Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki faaliyetlere ilişkin 534 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Cumhurbaşkanlığı Başyaveri Ali Yazıcıyı'ya koruma ve şoförlük yapmakla görevlendirilen eski yarbay Güven, eski başyaverin darbe gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerini öğrenmek için uydurduğu senaryoyu anlattı.
13.05.2017 13:40 Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki faaliyetlere ilişkin 534 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
8 Mayıs'taki gelişmeye göre, Ankara Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan tarafından hazırlanan iddianamede, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık, Milli Savunma Bakanlığı ve TRT Genel Müdürlüğü ile TRT çalışanı 65 kişi müşteki olarak yer alıyor.
İddianamede, aralarında eski Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın da yer aldığı 10'u sivil 534 şüphelinin, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Cumhurbaşkanına suikast', 'Askeri komutanlıkların gaspı', 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak' 'Nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (66 kez) ve 'Kamu malına zarar verme' suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmaları isteniyor.
Eski Başyaver Yazıcı şüpheliler arasında
Barış'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski Başyaveri Albay Ali Yazıcı, eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhammet Tanju Poshor, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği Devlet Bilgi Koordinasyon Müdürlüğünde Genelkurmay Temsilcisi eski Kurmay Albay Hüseyin Gözebe, eski albaylar Harun Olgun ve Rahmi Okan Çifteler, TRT baskınına giden eski yarbaylar Ümit Gençer ve Ekrem Işık da şüpheliler arasında yer aldı.
'124 asker TRT'ye gönderildi'
İddianameye göre, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayında görevli askerlerin darbe teşebbüsüne ilişkin faaliyeti, eski alay komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın emir ve talimatlarıyla yönetildi.
Barış'ın talimatıyla eski Piyade Yarbay Ekrem Işık komutasındaki Muhafız Komando Taburunda görevli 124 askerin TRT'ye gönderildiği belirtilen iddianamede, bu taburla TRT'ye giden bir önceki Muhafız Alayı Komutanı eski Kurmay Albay Muhammet Tanju Poshor ve eski Kurmay Yarbay Ümit Gençer'in de yanlarındaki koruma uzman çavuşlarla TRT stüdyolarına girerek darbe bildirisini zorla okuttuğu bildirildi.
'Muhafız Komando Taburu Genelkurmay'a sevk edildi'
Şüphelilerden eski piyade binbaşı Osman Koltarla komutasındaki Köşk Muhafız Komando Birliğinde görevli 103 askerin TRT baskınına destek için TRT yakınındaki Milli Savunma Bakanlığı Lojmanları'nda hazır bekletildiği kaydedilen iddianamede, eski binbaşı Fedakar Akça'nın da Muhafız Komando Taburunda görevli 108 askerle Genelkurmay Başkanlığı Karargahına sevk edildiği belirtildi.
Kasırga'nın derdest edilmesi iddianamede
İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın ve eski Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu'nun, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı sorumluluk bölgesindeki resmi konutlarından zorla derdest edilerek Akıncı Üssüne götürülmesine de yer veriliyor.
Başyaver Cumhurbaşkanına ait bilgileri köşkte saklamış
İddianamede şüpheli olarak yer alan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski Başyaveri Ali Yazıcı ile ilgili olarak, “Cumhurbaşkanlığı Başyaveri Albay Ali Yazıcı'nın Yurtta Sulh Konseyinin üyesi olduğu, darbe teşebbüsünün başlangıcından önce Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanlığında Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış öncülüğünde gerçekleştirilen ve farklı birliklerden üst rütbeli subayların da katıldığı gizli toplantılara katıldığı, bu toplantılarda yapılan darbe faaliyeti planlarına ve alınan kararlara iştirak ettiği, darbe teşebbüsünün en önemli unsurlarından birisi olan Cumhurbaşkanına suikast için onun yerini öğrenme ve aynı amaçla Başbakanın yerini öğrenme görevini üstlendiği anlaşılmıştır” denildi.
İddianamede Yazıcı'nın Çankaya Köşkünde bulunan ikametinde yapılan aramada ele geçirilen beş sayfa el yazısı belgede; Cumhurbaşkanı, bir kısım Bakanlar ve üst düzey kamu görevlileri ile onların yakınlarına ilişkin kişisel verileri içeren bilgileri yazarak sakladığı kaydedildi.
PARS DARBE PLANI ÇERÇEVESİNDE WHATSAPP GRUPLARI OLUŞTURULDU
İddianamede, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın emriyle darbe teşebbüsü öncesinde oluşturulan ‘Pars Darbe Planı'na dahil birliklerin tamamına yönelik whatsapp gruplarının oluşturulduğu bildirilerek, “Söz konusu whatsapp gruplarına dahil edilen personele önceden ‘Pars' koduyla alarm mesajı gönderileceği bilgisi verilerek, bu mesajı aldıkları anda en seri şekilde önceden oluşturulan ‘Pars Darbe Planı' doğrultusunda bir araya gelmeleri ve Alaya intikal etmeleri yönünde emir verilmiştir. Whatsapp gruplarının kurulmasındaki amaç darbe teşebbüsüne katılacak personelin reaksiyon süresini minimuma indirmek ve en seri şekilde Kışlaya intikallerini sağlamaktır” ifadelerine yer verildi.
TRT BASKINI AYRINTILARIYLA ANLATILDI
15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe teşebbüsü sırasında TRT baskınının Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayında görevli askerler tarafından gerçekleştirildiği hatırlatılan iddianamede, “Pars darbe planının bir parçası olarak Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın emriyle Alay Komutan Yardımcısı Piyade Yarbay Ekrem Işık Komutasında Muhafız Komanda Taburundan 4 subay, 3 astsubay, 54 uzman erbaş, 63 erbaş ve erden oluşan toplam 124 asker TRT'ye gönderilmiştir. Bu Taburla TRT'ye giden bir önceki (eski) Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Muhammet Tanju Poshor ve Kara Harp Okulunda Tabur Komutanı olarak görevli Kurmay Yarbay Ümit Gençer yanlarına koruma olarak verilen uzman çavuşlarla birlikte fiilen TRT binasındaki stüdyolara girerek zorla darbe bildirisinin okunmasını sağlamışlardır. Piyade Binbaşı Osman Koltarla komutasında Köşk Muhafız Komando Birliğinden 5 subay, 12 astsubay, 81 uzman erbaş ve 3 erbaş ve erden oluşan toplam 101 asker TRT baskınına giden askerlere takviye olarak gönderilmiş, yakın bölgedeki Milli Savunma Bakanlığı Oran Lojmanlarında hazır kuvvet olarak beklemişlerdir” bilgilerine yer verildi.
‘IŞİD SALDIRACAK' DİYEREK GİRMİŞLER
TRT'de görevli Koruma ve Güvenlik Müdürü, Özel Güvenlik Amiri ile iki özel güvenlik personeli tarafından tanzim edilen 16 Temmuz 2016 tarihli tutanağa göre; “15 Temmuz 2016 tarihinde saat 22.30 sularında altı adet zırhlı araç, bir adet askeri flamalı Renault Clio marka araç, içerisinde beş sivil şahıs taşıyan Ford Focus marka aracın TRT Genel Müdürlüğü Oran Yerleşkesi Ana Nizamiyesinden giriş yaptığı, zırhlı araçlardan inen askerlerin kapıdan nöbet tutmakta olan özel güvenlik personeline ‘IŞID saldırısı olacak buraya koruma altına alıyoruz, sizin içinize de sızmış olabilirler' diyerek onları yüz üstü yere yatırmak suretiyle kelepçeledikleri ve etkisiz hale getirdikleri” ifade edildi.
BAZI TRT ÇALIŞANLARI FETÖ'CÜLERE YARDIM ETTİ
İddianameye göre darbeci askerler tarafından gerçekleştirilen TRT baskınına ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri ve TRT çalışanlarının beyanlara göre, olay sırasında baskını gerçekleştiren ve zorla darbe bildirisini okutan askerlere TRT çalışanı ve asker olmayan sivil bir kısım şahısların yardım ettikleri, askerlerle birlikte hareket ettikleri, TRT çalışanlarının askerlere yönelik pasif direnişleri karşısında askerlere darbe bildirisinin yayınlanması konusunda teknik destek sağladıkları tespit edildi.
‘EMREDERSİNİZ AMİRALİM' DEDİKTEN SONRA SPİKERE BİLDİRİYİ OKUTTU
İddianamede; Yarbay Ümit Gençer'in TRT binası D blokta bulunan TRT haber rejisine yanındaki uzman çavuşlarla birlikte girerek silah tehdidiyle içeride bulunanları yere yatırdıkları, onlar yerdeyken sırayla ellerini arkadan plastik kelepçeler ile bağlamaya başladıkları anlatıldı. Reji odasındayken Yarbay Ümit Gençer'in telefonlara sürekli ‘Komutanım 2-3 dakika içerisinde yayına gireceğiz' diye cevaplar verdiği, en son ‘Emredersiniz amiralim' diyerek telefonu kapattıktan sonra bildiriyi kendisinin okumayacağını, spikerin okuması gerektiğini söylediği belirtilen iddianamede Gençer'in spiker Tijen Karaş'tan bunu istemesinin ardından Karaş'ın ‘Bana bunu yapmayın' dediği ifade edildi.
Erdoğan'ın Başyaveri Yazıcı elinde boş zarfla...
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerini öğrenmekle görevlendirilen eski Cumhurbaşkanlığı Başyaveri Ali Yazıcı'nın, sıkıntı yaşanması halinde kendisinin Cumhurbaşkanını arayarak, 'Genelkurmay Başkanımız aradı, size iletilmek üzere bir zarf verdi, paralel yapıyla ilgili çok önemli bilgiler var, sizinle onu görüşeceğim' bahanesiyle Erdoğan'ın yerini tespit etmeyi planladığı, hatta bu senaryo için elinde boş bir zarf bile bulunduğu belirtildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki faaliyetlere ilişkin hazırlanan iddianamede, darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanlığı Başyaveri Ali Yazıcıyı'ya koruma ve şoförlük yapmakla görevlendirilen eski yarbay Emin Güven'in ifadesine yer verildi.
Darbe girişimi gecesi, Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğünde Piyade Yarbay rütbesiyle görev yapan şüphelilerden Emin Güven, Kara Harp Okuluna girmeden önce 1991 yılında FETÖ yapılanmasına dahil olduğunu, Harp Okuluna girdikten sonra da irtibatının devam ettiğini anlattı.
Darbe girişimi günü saat 14.30 sıralarında eski Albay Fırat Alakuş'u lojmanından aldığını belirten Güven, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayına gittiklerini, eski Cumhurbaşkanlığı Başyaveri Albay Ali Yazıcı, eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın kendilerini karşıladığı ifade etti.
Güven, ifadesinde bu kişilerin etrafını çevirdikleri bir masa üzerinde, CAS uydu haritası çıktıları açık vaziyette toplantı yaptıklarını, darbe teşebbüsüne hazırlık yapıldığını, haritalar, kağıtlar ve evraklarla dolu masa etrafında toplantı yapan komutanların bir plan üzerinde görüştüklerini anladığını aktardı.
YAZICI'YA ERDOĞAN'IN YERİNİ TESPİT ETME GÖREVİ VERİLDİ
Konuşulanları kısmen duyduğunu, duyduklarına göre albayların aralarında Cumhurbaşkanı'nın yerinin öğrenilmesi, Cumhurbaşkanı'nın bir ekip tarafından alınması, yerini bilmedikleri için bulunabileceği muhtemel yerlere bakılması konularını tartıştıklarını anlatan Güven, Ali Yazıcı'ya Marmaris'e giderek Cumhurbaşkanı'nın yerini tespit etme ve koordinatlarını Albay Fırat Alakuş'a bildirme görevinin verildiğini söyledi.
Yazıcı'nın, kendisinin Cumhurbaşkanının yanına gidip yerini öğrenebileceğini, kendisinden şüphelenmeyeceklerini söylediğini belirten Güven, yine aralarında konuştuklarına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Fırat Alakuş'un cemaat evinde hazırladığı listedeki ekibin veya Harp Akademilerinden gelecek ekibin alacağını kaydetti.
SENARYO İÇİN ELİNDE BOŞ ZARF HAZIRDI
Güven, 'Bu toplantıda Ali Yazıcı, eğer Cumhurbaşkanı'nın yerini öğrenmede sıkıntı yaşanırsa kendisinin Cumhurbaşkanını arayarak ona 'Genelkurmay Başkanımız aradı, size iletilmek üzere bir zarf verdi, paralel yapıyla ilgili çok önemli bilgiler var, sizinle onu görüşeceğim' diyerek, bu bahaneyle Cumhurbaşkanının yerini öğrenebileceğini oradakilere söyledi. Hatta bu senaryo için elinde boş bir zarf bile vardı.' dedi.
ANTALYA'YA DOĞRU YOLA ÇIKTIK
Güven ifadesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Antalya'ya maça gideceği, Başyaver Albay Ali Yazıcı'nın da oraya gideceği konuşulduktan sonra Yazıcı'nın, yanına birinin verilmesini istediğini, bunun üzerine eski Albay Fırat Alakuş'un, Ali Yazıcı'ya koruma ve şoförlük yapmak üzere kendisini görevlendirdiğini anlattı.
Planlandığı şekilde Ali Yazıcı'yla Antalya'ya doğru yola çıktığını, Yazıcı'nın yolda Cumhurbaşkanının yerini öğrenmek için sürekli telefonda görüşmeler yaptığını, arada mesajlar yazdığını belirten Güven, 'Ali Yazıcı, muhtemelen Cumhurbaşkanı'nın Antalya'da olmadığını öğrenmiş olması nedeniyle Antalya'ya gitmekten vazgeçti. İzmir'de bulunan Çiğli Ana Jet Üs Komutanlığına doğru yol almaya başladık. Üsse girerken güvenlik noktasından geçerek komutanın odasına geçtik, sabah 04.00'e kadar orada bekledik. Giriş çıkışlar yasaklandığı için başlangıçta ayrılamadık ancak sabah saat 10.00 sıralarında çıkış izni verildiğinde oradan birlikte ayrıldık. İzmir'de Albay Ali Yazıcı'dan ayrılarak otobüsten bilet alıp Bodrum'daki ailemin yanına gittim.' ifadesini verdi.
(13 Mayıs 2017, 13:40)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: