Antalya Fetö Medyası davası

Antalya'da FETÖ'nün medya yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında haklarında silahlı örgüt üyeliğinden 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan, aralarında Aktif Eğitim Sen Şube Başkanı Erdoğan Polat ile Zaman Gazetesi çalışanlarının da bulunduğu 22 sanığın yargılanmasına devam edildi. FETÖ/PDY soruşturması kapsamında yargılanan Zaman Gazetesi çalışanı Özkan Mayda, örgüt üyesi değil, spor muhabirliği yapan bir gazeteci olduğunu, Eto'o'yu takip ederken FETÖ'den tutuklandığını belirtti. Duruşmada, Özkan Mayda ile Bizim Antalya adlı internet sitesinin sahibi Olgun Matur tahliye edildi.

25.05.2017 13:37 Antalya'da FETÖ'nün medya yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında haklarında silahlı örgüt üyeliğinden 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan, aralarında Aktif Eğitim Sen Şube Başkanı Erdoğan Polat ile Zaman Gazetesi çalışanlarının da bulunduğu 22 sanığın yargılanmasına devam edildi.

FETÖ'nün Antalya'daki medya yapılanmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında haklarında silahlı örgüt üyeliğinden 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan, aralarında Aktif Eğitim Sen Şube Başkanı Erdoğan Polat ile Zaman Gazetesi çalışanlarının da bulunduğu sanıkların yargılanmasına devam edildi.

24 Mayıs'taki davanın ikinci duruşmasında 8'i tutuklu 14 sanık hazır bulundu. 2 sanık ise vareste tutulduğu için duruşmaya katılmadı.

ByLock kullandığı iddia edilen sanıklardan Erdoğan Polat, kendisinin böyle bir programı indirmediğini ve kullanmadığını ileri sürdü. Suçlamaları reddeden Polat, sendikanın internet aboneliği olmadığı için işlemleri cep telefonu hattından gerçekleştirdiğini söyledi. Bu süreçte cep telefonunu modem gibi kullandığını anlatan Polat, sendikanın ofisine gelenlerin de zaman zaman buradan internete bağlandığını söyledi.

Kapatılan Zaman Gazetesi'nin Bölge Temsilcisi Tuncer Çetinkaya da dijital verilerin sonradan eklenip çıkarılabileceğini belirterek, ByLock kullandığına ilişkin tespit tutanağını kabul etmediğini söyledi. Kendisine kumpas kurulduğunu belirten Çetinkaya, 5 Şubat 2015 tarihinde ByLock'u indirdiğine ilişkin tespiti de kabul etmedi. Kendisinde daha önce ByLock tespiti yapılmadığını, tensiple birlikte tahliyesine karar verilince birdenbire 'ByLock çıktı' denilerek tekrar tutuklandığını aktaran Çetinkaya, bunun tutuklama maksatlı bir kumpas olduğunu ileri sürdü. Çetinkaya, sağlık sorunları olduğunu belirterek tahliyesini istedi.

Tahliye edildikten sonra tekrar tutuklanan sanıklardan Bizim Antalya sitesinin sahibi Olgun Matur da kendisinin silahlı terör örgütü üyesi değil, elinde kaleminden başka bir şey olmayan bir gazeteci olduğunu savundu. Tahliye edildikten sonra ByLock tespit edildiği gerekçesiyle yeniden tutuklanan CHP'li Meclis Üyesi Sıtkı Soydal da ByLock kullanmadığını söyledi. Buna ilişkin hazırlanan tespit tutanağını da kabul etmediğini belirten Soydal, "Benim hakkımda CHP'nin Antalya imamı gibi yazılar yazıldı. Ben örgüt üyesi değil, sadece CHP'nin üyesiyim. Vatan haini değil vatanseverim. Bana karşı siyasi bir linç uygulanmaktadır" dedi.

'ETO'O'YU TAKİP EDERKEN FETÖ'DEN TUTUKLANDIM'

Tutuklu sanıklardan Özkan Mayda da örgüt üyesi değil, spor muhabirliği yapan bir gazeteci olduğunu söyledi. Kendisinin spor muhabiri olarak Eto'o'yu takip ederken FETÖ'den tutuklandığını belirten Özkan Mayda, ByLock tespit edilen hattını da kendisinin hiç kullanmadan bir arkadaşına verdiğini söyledi. Bu kişinin davanın ilk duruşmasında tanıklık yaptıktan sonra tutuklandığını anlatan Mayda, beraat etmesi gerektiğini söyledi.

Mahkeme telefon hattı bir başkası tarafından kullanıldığı tespit edilen Özkan Mayda ile ByLock tespit edilemeyen Olgun Matur'un tahliyesine karar verip duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

30 Mart'ta, Antalya'da FETÖ/PDY'nin medya ayağıyla ilgili 22 sanık hakkında hazırlanan iddianame, mahkemece kabul edilmişti.

İddianamede, kapatılan Antalya gazetesinin, örgütün kent siyasetinde etkili olması amacıyla kullanıldığı, diğerleri bin-2 bin adet basılırken, FETÖ'nün desteğiyle bu gazetenin basım adedinin 10 bin civarına ulaştığı bildirildi.

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Ömer Yurdusev tarafından "FETÖ'nün basın yapılanmasına yönelik" soruşturma kapsamında hazırlanan, biri tutuklu, 16'sı adli kontrol şartıyla serbest bırakılan ve 5'i hakkında yakalama kararı bulunan 22 sanıkla ilgili iddianame, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, soruşturmaya konu yayın organlarından "www.bizimantalya.com" isimli internet sitesi, Antalya gazetesi ve Cihan Haber Ajansı gibi yayın organlarının, FETÖ'nün amaçları doğrultusunda hareket ettikleri belirtildi.

"www.bizimantalya.com" isimli internet haber sitesinin imtiyaz sahibi sanık O.M'nin, 17-25 Aralık hükümeti devirme girişimi sonrasında kendisine ait sosyal medya hesabında hükümeti hedef alan, terör örgütü ve elebaşını öven paylaşımlar yaptığına yer verilen iddianamede, sanığın terör örgütüne müzahir Feza Gazetecilik AŞ bünyesindeki Cihan Haber Ajansında muhabirlik yapan sanık T.Ç. ile hareket ettiği, terör örgütü lehine yazılar yazdığı ve haberler yayımladığı kaydedildi.

İddianamede, "155"e gelen ihbarda, "İlimizde bulunan bazı matbaalarda Sayın Başbakanımıza karşı halkı kışkırtmak amacıyla afiş, bildiri basılacak, Berkin Elvan'ın ölümü ile ilgili gelişmeler de işlenerek Başbakan'ın ilimize geldiği 15 Mart 2015 tarihinde provokasyon unsuru olarak kullanılacak." ifadelerinin kullanıldığı aktarıldı.

İhbar üzerine yapılan incelemede, matbaanın FETÖ firarisi A.Ö'ye ait olduğu ve Antalya gazetesinin de burada basıldığının tespit edildiği bildirildi.

Sanık T.Ç'nin söz konusu internet haber sitesindeki yazılarının FETÖ/PDY'ye bağlı gazete ve kanal haberleriyle benzerlik gösterdiğine işaret edilen iddianamede, sanığın Twitter hesabında yapılan incelemede FETÖ/PDY'ye yönelik, elebaşı ve faaliyetleri hakkında övücü mahiyette birçok paylaşım olduğunun belirlendiği vurgulandı.

İddianamede, T.Ç'nin evinde yapılan aramada FETÖ/PDY kurucusu ve elebaşı Fetullah Gülen'in "Vaaz Külliyatı" isimli, dini değer ve duyguları kullanarak örgütsel propaganda yaptığı 7 CD ve bazı yasaklı kitapların ele geçirildiği belirtildi.

- Toplantının video kasetleri

T.Ç'nin, üzerinde "Zaman-1 ve Zaman-2" ibareleri bulunan mini kamera kasetlerinin incelendiği ifade edilen iddianamede, bu kasetlerin, "FETÖ/PDY'nin basın yayın ayağı" bilinen ve bu doğrultuda kapatılan Zaman gazetesinin 2009 yılında Antalya ilinde gerçekleştirilen toplantısına ait olduğu aktarıldı.

İddianamede, "Zaman-1" isimli videoda FETÖ/PDY'ye üye olmak suçundan hakkında yakalama kararı bulunan Zaman gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın konuşmalarının yer aldığı, Dumanlı'nın konuşmalarının bazı yerlerinde FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'i övücü nitelikte sözlerinin yer aldığı bilgisi paylaşıldı.

Ayrıca, T.Ç'nin pasaportunda yapılan incelemede, 2021'e kadar ABD vizesi olduğu ve bu vizeyi 2011'de iki kez ve 2013'te bir kez kullanıldığı, pasaportta ABD'ye giriş kaşeleri bulunduğu kaydedildi.

- Antalya gazetesi kullanıldı

İddianamede, FETÖ/PDY'nin Antalya yerelinde siyaset üzerinden etkili olabilmesi amacıyla S.S'nin sahibi olduğu iddia edilen Antalya gazetesinin kullanılmaya başlandığı belirtildi.

Yerel seçimlerin hemen öncesinde kullanılmaya başlanan Antalya gazetesinin diğerleri bin-2 bin adet basılırken, 10 bin civarında basıldığı ve FETÖ tarafından finanse edildiği vurgulandı.

İddianamede, S.S'nin FETÖ/PDY içinde aktif olduğu, örgütün Antalya yapılanması içinde bulunduğu yönünde istihbari bilgiler elde edildiği, S.S'nin operasyonlar sonrasında yurt dışına kaçan N.A. ile de bağlantılı olduğu tespitine yer verildi.

- FETÖ zanlısı çatı katında saklanmış

İddianamede, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan ve daha sonra adli kontrol şartıyla tahliye edilen İ.B'nin eşi B.B'nin ifadeleri de yer aldı.

Eşi İ.B'nin, Nisan 2015'te babası N.A. hakkında Ankara Adliyesinde yürütülen soruşturmadan korktuğunu söyleyerek evden ayrıldığını ve uzun süre kendisiyle görüşmediğini öne süren B.B, ifadesinde şunları dile getirdi:

"Yaz mevsimi geldiği için Korkuteli'nde babama ait apartmanın üçüncü katına kızlarımı da alarak geldim. 20 Temmuz 2016 tarihinde öğleden sonra eşim söz konusu binaya geldi. Eşimi uzun zamandan beri ilk defa orada gördüm. Bunun akabinde aynı gün akşam saatlerinde polis ekipleri, Aşağıpazar Mahallesi'nde bulunan babama ait evin önüne geldiler, arama yapacaklarını söylediler. Ben de onlara eşlik ederek evin birinci ve ikinci katını aramalarına yardımcı oldum. İkinci kat babama aitti, ikinci katta Fethullah Gülen'e ait dergi ve kitaplara el koydular. Benim ikamet ettiğim üçüncü katı da aradılar.

Orada herhangi bir şey bulamadılar. Daha sonra çatı katına çıkmak istediler. Ben çatı katının anahtarının olmadığını görevlilere söyledim. Polis ekipleri çatı katına çıkınca eşim İ.B. çatı katında saklandığı yerden çıkarak polis ekiplerine teslim oldu."

- "Belli mi olur, belki savaş çıkar"

İddianamede, Korkuteli Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan ihbarda, şüpheli N.A'nın evine 2013-2015 yıllarında temizliğe giden kişinin, ikametgahın bazı odalarında terör örgütü elebaşının boy boy fotoğraflarının bulunduğu yönünde bilgi verdiği kaydedildi.

Ayrıca, ihbarcının, N.A'nın sürekli evde bulunmasına karşılık maddi durumunun çok iyi olmasından, evine koliler halinde un, yağ ve şeker gibi gıda maddelerinin taşınmasından şüphelendiğine de işaret edildi.

İddianamede, ihbarcının N.A. ve eşi F.A'ya "Siz iki kişisiniz, neden evinize bu kadar yiyecek geliyor?" diye sorduğu, bunun üzerine şüpheli N.A'nın, "Belli mi olur, belki savaş çıkar." diye cevap verdiği aktarıldı.

Sanıkların tamamı hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

(25 Mayıs 2017, 13:37)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=10523