İstanbul'da, MİT tırlarına ait görüntüleri yayınlaması karşılığında yurtdışına firar etme hazırlığı nedeniyle varlıklarını elden çıkarmaya çalışan Can Dündar'ın villasını fahiş fiyatla satın aldıkları öne sürülen, MİT tırlarının durdurulması davasının sanığı eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı Sönmez Ahi ile Bekir Mustafa Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 4 avukat hakkında 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan on beşer yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
11.02.2018 16:39 İstanbul'da, MİT tırlarına ait görüntüleri yayınlaması karşılığında yurtdışına firar etme hazırlığı yapan Can Dündar'ın villasını fahiş fiyatla satın aldıkları öne sürülen MİT tırlarının durdurulması davasının sanığı eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı Sönmez Ahi ile Bekir Mustafa Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 4 avukat hakkında 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan on beşer yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
6 Şubat'taki gelişmeye göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, MİT tırlarına ilişkin yürütülen dosya kapsamında tutuklanan avukatlar Sönmez Ahi, Bekir Mustafa Yılmaz, Atilla Tarık Çilekçi ve firari şüpheli Faruk Öksüz hakkında soruşturma tamamlandı.
Soruşturma sonucunda hazırlanan ve İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 95 sayfalık iddianamede, şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın, mali raporlara göre örgütle ilişkisi olduğundan bahisle haklarında işlem yapılan kişilerle, yurt dışında 'Gülenist' kuruluş olarak bilinen kuruluşlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunduğu, şüpheli ile aynı gün yurtdışı çıkışı yapan kişilerin örgütle ilişkili kuruluşlarla parasal ilişki içerisinde bulunduğu kaydedildi.
Şüphelinin cep telefonunda Bylock tanıtıcı isminin bulunması ancak programlarda bulunmaması, buna göre programın silinmiş olabileceği, tespit edilemeyen bir hatla Bylock kullanmış olabileceğinin değerlendirildiği anlatılan iddianamede, şüphelinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 'FETÖ Çatı' soruşturmasında ismi geçen Kudret Ünal, Abdülkadir Aksoy, Süleyman Tiftik, Rıdvan Akovalı ile bu dosyanın şüphelisi avukat Atilla Tarık Çilekçi ile irtibatlı olduğu kaydedildi.
Şüpheli Yılmaz'ın MİT tırlarının durdurulması olayında kilit rol oynayan ve hakkında dava açılan eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatlığını yapan ve Ankara'da 'abilik' yaptığı belirtilen Sönmez Ahi'nin ortağı olduğu vurgulanan iddianamede, MİT tırlarının durdurulması olayından kısa bir süre sonra, örgütün amacına ulaşması kapsamında, MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin görüntülerin Cumhuriyet gazetesinde haber olarak geçen Can Dündar'ın ilan vermesine rağmen uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, diğer şüpheli Sönmez Ahi ile beraber aldıkları öne sürüldü.
Sönmez Ahi
İddianamede, şüpheli Sönmez Ahi hakkında yapılan ihbarda, şüphelinin Ankara'da 'abilik' yaptığı ve Zekeriya Öz ile irtibatlı olduğu belirtilerek, şüpheli hakkında başka bir ihbar da ise Ankara'da bu dosyanın diğer şüphelisi Atilla Tarık Çilekçi'nin işlerini yürütmesi, FETÖ'ye iltisakı ile meslekten ihraç edilen eski hakim Kadir Kayan ile örgüt evlerinden arkadaş olduğu anlatıldı.
Şüpheli Ahi'nin, yapılan araştırmada Bank Asya'da hesabının bulunduğu, mali raporlara göre örgütle ilişkisi olduğundan bahisle haklarında işlem yapılan kişilerle, yurt dışı 'Gülenist' kuruluş olarak bilinen kurumlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunduğu vurgulanan iddianamede, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 'FETÖ Çatı' soruşturmasında ismi geçen Ahmet Can ile irtibatlı olduğu, bacanaklık ilişkisi bulunan şüpheli Atilla Tarık Çilekçi'nin İstanbul'da, kendisinin Ankara'da faaliyet göstererek koordinasyonu sağladığı anlatıldı.
MİT tırlarının durdurulması olayında kilit rol oynayan ve hakkında dava açılan eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatlığını da yapan şüpheli Sönmez Ahi'nin, MİT tırlarının durdurulması olayından kısa bir süre sonra, örgütün amacına ulaşması kapsamında MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin görüntüleri Cumhuriyet gazetesinde haber olarak yayınlayan Can Dündar'ın uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, resmi işlemlerde ortağı olan diğer şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın adı geçmesine ve ifadesinde hadiseyi sonradan öğrendiğini beyan etmesine rağmen, incelemeye takılan görüşmesini içeren tape kaydına göre Bekir Mustafa Yılmaz ile beraber aldığı belirtildi.
Faruk Öksüz
İddianamede, hakkında yakalama kararı bulunan şüpheli avukat Faruk Öksüz hakkında ihbara da yer verildi. İhbarda, şüpheli Öksüz'ün örgüt içerisinde 'avukat abi' olarak yer aldığı, diğer şüpheli Sönmez Ahi ile ilgisinin bulunduğu, örgütün toplantı ve dernek faaliyetlerine katıldığı anlatılan iddianamede, hakkında FETÖ davası açılan Bank Asya'nın eski avukatlarından Süleyman Taşbaş'ın beyanına göre, şüphelinin kapatılan TUSKON'un avukatı olduğu belirtildi.
Aramalarda şüpheliden ele geçirilen dijital materyallerde örgüt elebaşısı Gülen'in fotoğraf ve videolarının bulunması, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 'FETÖ Çatı' soruşturmasında ismi geçen Ali Çelik ve Ahmet Can ile irtibatlı olduğu belirtilen iddianamede, örgütle ilgisi bulunduğu değerlendirilen şirket ortağı olduğu ve Bylock kullanıcısı olduğu kaydedildi.
Diğer şüpheli Atilla Tarık Çilekçi hakkındaki suçlamalar ise iddianamede şöyle anlatıldı:
'Şüpheli Çilekçi'nin 24 Kasım 2015 günlü ihbar içeriğine göre gizli örgüt toplantılarına katılması, örgüt içinde Ömer kod adını kullanması, 08 Şubat 2016 tarihinde ihbarda bulunan kişinin ifadesine göre Ömer kod adını kullanması, küçüklüğünden beri örgüt içinde yer alması, örgüt liderinin yakınında bulunması, hakim, savcı ve emniyet mensuplarıyla irtibatlı olarak davalar ile ilgili görüşmesi, örgüt üyelerinin gezilerini ve seminerlerini organize etmesi, örgüt liderinin bizzat görüşmek için şüpheliyi çağırması, örgüt avukatlarının şüpheliden aldıkları talimatla Yargıtay ve Danıştay'da davaları takip ettikleri, Fahri Toğa'nın beyanına göre ortaokul yıllarından itibaren örgüt içerisinde yer alması, açık kaynaklarda örgüt lideri ile görüntülerinin bulunması, aramalarda ele geçirilen dijital materyallerde örgüt liderinin görüntülerinin, konuşmalarının, örgüt lideri ve örgüt liderinin yeğeni ile çekilmiş fotoğraflarının, örgüt liderinin kitaplarının, örgüte müzahir dergi sayılarının bulunması, Bylock kullanıcısı olması, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı çatı soruşturmasında ismi geçen Süleyman Tiftik ile irtibatlıdır.'
İddianamede, şüpheli Çilekçi'nin diğer şüphelilerden Sönmez Ahi ile bacanaklık ilişkisi bulunduğu, FETÖ şüphelisi meslekten ihraç edilen hakim savcılarla irtibatlı olduğu anlatılarak, şüphelinin ifadesinde 17/25 Aralık sonrası yapının amacını anladığını, örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer almadığını beyan etmesine rağmen, o tarihten sonra örgüt üyelerine has Bylock programını kullanması, örgüt elebaşının görüntülerini saklamaya devam ettiği kaydedildi.
İddianamede, 4 şüpheli hakkında tüm bu nedenlerle atılı 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçunu işledikleri belirtilerek, söz konusu suçtan 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi.
Görüşmeler iddianamede
İddianamede, MİT TIR'larının durdurulmasına ilişkin haberlerin Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanması soruşturması sırasında 2015 yılında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bir telefon ihbar yapıldığı ve şüpheli avukatlar Atilla Tarık Çilekçi, Faruk Öksüz ve Sönmez Ahi'nin gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül ile ilişkilerinin olduğunun öne sürüldüğü belirtildi. Emniyetin yaptığı çalışmalarda 2013 Eylül ayında Can Dündar'ın Ankara Karakusunlar Mahallesi'nde bulunan villasını satışa çıkarmasına rağmen satamadığı, 29 Mayıs 2015 tarihinde MİT TIR'larının durdurulması ile ilgili Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan görüntülerden kısa bir süre sonra 25 Haziran 2015 tarihinde bu konutun tapu kayıtlarına göre 1 milyon 500 bin TL bedelle şüphelilerden avukat Bekir Mustafa Yılmaz'a satıldığı belirtildi.
VİLLANIN ALIMI KONUSUNDA BİRLİKTE HAREKET ETTİLER
İddianamede şüpheliler Bekir Mustafa Yılmaz ve Sönmez Ahi'nin aynı hukuk bürosunda çalıştıkları, Can Dündar'a ait villanın alımı konusunda birlikte hareket ettikleri kaydedildi. Ayrıca şüpheli avukat Sönmez Ahi'nin MİT TIR'larının durdurulması davası sanıklarından eski Tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı olduğu ve MİT'e ait TIR'ların durdurulmasından sonraki süreçte sık telefon irtibatlarının bulunduğu da iddianamede yer aldı. Şüphelilerden Atilla Tarık Çilekçi'nin ise Sönmez Ahi'nin bacanağı olduğu, Çilekçi'nin FETÖ/ PDY terör örgütü lideri Fetullah Gülen'in yakınında bulunan kişiler arasında olduğu, ihbarlarda geçen FETÖ/PDY örgütü ile iltisaklı olduğu belirtilen Aydınlı Grup ile bağlantılarının bulunduğu ifade edildi.
BYLOCK ÇIKTI
İddianameye göre şüpheli avukat Atilla Tarık Çilekçi'nin hakkındaki ihbara göre gizli örgüt toplantılarına katılması, küçüklüğünden beri örgüt içinde yer alması, örgüt liderinin yakınında bulunması, hakim, savcı ve emniyet mensuplarıyla irtibatlı olarak davalar ile ilgili görüşmesi, örgüt üyelerinin gezilerini ve seminerlerini organize etmesi, örgüt liderinin bizzat görüşmek için şüpheliyi çağırması, örgüt avukatlarının şüpheliden aldıkları talimatla Yargıtay ve Danıştay'da davaları takip ettikleri anlatıldı. Ayrıca şüpheli Çilekçi'nin açık kaynaklarda örgüt lideri ile görüntülerinin bulunması, kendisinin İstanbul'da, bacanağı Sönmez Ahi'nin Ankara'da faaliyet göstererek koordineyi sağlaması, ifadesinde 17/25 Aralık sonrası yapının amacını anladığını, örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer almadığını beyan etmesine rağmen, o tarihten sonra örgüt üyelerine has programı kullanması, ayrıca ifadesinde Fetullah Gülen'in dini içerikli notlarının Bylock ile kendisine gönderildiğini beyan etmesi, örgüt liderinin görüntülerini saklamaya devam etmesi ve ihbarlarda belirtildiği gibi kendisinin Ömer olarak tanındığını kabul etmesi dikkate alınarak atılı suçu işlediği belirtildi.
CELEPOĞLU'NUN AVUKATI
İfadesinde 2013 yılı Ağustos ayından itibaren Genelkurmay Başkanlığı sandığının sözleşmeli avukatı olduğunu söyleyen şüpheli Sönmez Ahi'nin ihbara göre Ankara'da 'abi'lik yapması ve Zekeriya Öz ile irtibatlı olması, Bankasya'da hesabının bulunması, mali raporlara göre örgütle ilişkisi olduğundan bahisle haklarında işlem yapılan kişilerle, yurtdışı Gülenist kuruluş olarak bilinen kuruluşlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunması, MİT TIR'larının durdurulması olayında kilit rol oynayan Hamza Celepoğlu'nun avukatlığını yapması, Can Dündar'ın uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, resmi işlemlerde ortağı olan diğer şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın adı geçmesine ve ifadesinde hadiseyi sonradan öğrendiğini beyan etmesine rağmen, tape kaydına göre Bekir Mustafa Yılmaz ile beraber alması değerlendirilerek örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer aldığı ve örgütün amacı doğrultusunda hareket ettiği anlatıldı.
DÜNDAR'IN VİLLASINI SATIN ALDI
Şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın yurtdışı Gülenist kuruluş olarak bilinen kuruluşlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunması, aramalarda ele geçirilen Iphone marka cep telefonunda Bylock tanıtıcı isminin bulunması ancak programlarda bulunmaması, buna göre programın silinmiş olabileceği, tespit edilemeyen bir hatla bylock kullanmış olabileceğinin değerlendirildiği, Ankara'daki çatı soruşturmasında ismi geçen bazı kişilerle irtibatlı olması, şüpheli Atilla Tarık Çilekçi ile irtibatlı olması ve Sönmez Ahi'nin de ortağı olması atılı suçu işlediği belirtildi. Ayrıca Can Dündar'ın uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, resmi işlemlerde kendi adı geçmesine rağmen diğer şüpheli Sönmez Ahi ile beraber alarak örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer aldığı ve örgütün amacı doğrultusunda hareket ettiği ifade edildi.
'AVUKAT ABİ' İDDİASI
Şüpheli Faruk Öksüz'ün ihbara göre örgüt içerisinde avukat abi olarak yer aldığı, sohbet ve toplantılara katılması, aramalarda ele geçirilen dijital materyallerde örgüt liderinin fotoğraf ve videolarının bulunması, diğer şüphelilerle irtibatlı olması, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı çatı soruşturmasında ismi geçen kişilerle irtibatlı olması, örgütle ilgisi bulunduğu değerlendirilen şirket ortağı olması, Bylock kullanıcısı olması dikkate alınarak atılı suçu işlediği ileri sürüldü.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAKLAR
Şüpheliler, FETÖ ile herhangi bir bağlantıları olmadığını belirterek suçlamaları reddetti. Tutuklu şüpheliler Sönmez Ahi, Bekir Mustafa Yılmaz, Atilla Tarık Çilekçi ve Faruk Öksüz'ün 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 7,5'er yıldan 15'er yıla kadar hapsi talep edildi. Şüpheliler, ağır ceza mahkemesinde önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacaklar.
Önce satamadı
MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin haberlerin Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanması soruşturması sırasında yapılan bir telefon ihbarı üzerine yapılan incelemede, Can Dündar'ın Ankara Karakusunlar Mahallesi'nde bulunan villasını satışa çıkarmasına rağmen satamadığı, MİT tırlarının durdurulması ile ilgili Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan görüntülerden kısa bir süre sonra bu konutun tapu kayıtlarına göre 1 milyon 500 TL bedelle şüphelilerden avukat Bekir Mustafa Yılmaz'a satıldığı kaydedildi.
Şüpheliler Bekir Mustafa Yılmaz ve Sönmez Ahi'nin aynı hukuk bürosunda çalıştıkları, Can Dündar'a ait villanın alımı konusunda birlikte hareket ettikleri kaydedilen iddianamede şüpheli avukat Sönmez Ahi'nin MİT TIR'larının durdurulması davası sanıklarından eski Tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı olduğu ve MİT'e ait tırların durdurulmasından sonraki süreçte sık telefon irtibatlarının bulunduğu da iddianamede yer aldı.
İddianamede Şüphelilerden Atilla Tarık Çilekçi'nin ise Sönmez Ahi'nin bacanağı olduğu, Çilekçi'nin FETÖ/ PDY terör örgütü lideri Fetullah Gülen'in yakınında bulunan kişiler arasında olduğu, ihbarlarda geçen FETÖ/PDY örgütü ile iltisaklı olduğu belirtilen Aydınlı Grup ile bağlantılarının bulunduğu ifade edildi.
Şüpheli avukat Atilla Tarık Çilekçi'nin açık kaynaklarda FETÖ örgüt lideri ile görüntülerinin bulunduğu aktarılan iddianamede, örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer almadığını beyan etmesine rağmen örgüt üyelerine has Bylock programı kullandığı belirtildi. Çilekçi'nin ifadesinde Fetullah Gülen'in dini içerikli notlarının Bylock ile kendisine gönderildiğini beyan ettiği ifade edilen iddianamede, örgüt liderinin görüntülerini saklamaya devam etmesi ve ihbarlarda belirtildiği gibi kendisinin Ömer olarak tanındığını kabul etmesi dikkate alınarak atılı suçu işlediği belirtildi.
MİT tırlarının durdurulması kilit rol oynayan eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatı
İddianamede, şüpheli Sönmez Ahi hakkında yapılan ihbarda, şüphelinin Ankara'da 'abilik' yaptığı ve Zekeriya Öz ile irtibatlı olduğu belirtilerek, şüpheli hakkında başka bir ihbar da ise Ankara'da bu dosyanın diğer şüphelisi Atilla Tarık Çilekçi'nin işlerini yürütmesi, FETÖ'ye iltisakı ile meslekten ihraç edilen eski hakim Kadir Kayan ile örgüt evlerinden arkadaş olduğu anlatıldı.
Yapılan araştırmada Sönmez Ahi'nin Bankasya'da hesabının bulunduğu, mali raporlara göre örgütle ilişkisi olduğundan bahisle haklarında işlem yapılan kişilerle, yurt dışı 'Gülenist' kuruluş olarak bilinen kurumlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunduğu vurgulanan iddianamede, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 'FETÖ Çatı' soruşturmasında ismi geçen Ahmet Can ile irtibatlı olduğu, bacanaklık ilişkisi bulunan şüpheli Atilla Tarık Çilekçi'nin İstanbul'da, kendisinin Ankara ilinde faaliyet göstererek koordineyi sağladığı anlatıldı.
MİT tırlarının durdurulması olayında kilit rol oynayan ve hakkında dava açılan eski tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatlığını da yapan şüpheli Sönmez Ahi'nin, MİT tırlarının durdurulması olayından kısa bir süre sonra, örgütün amacına ulaşması kapsamında MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin görüntüleri Cumhuriyet Gazetesinde haber olarak yayınlayan Can Dündar'ın, yaptığı ilana rağmen uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, resmi işlemlerde ortağı olan diğer şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın adı geçmesine ve ifadesinde hadiseyi sonradan öğrendiğini beyan etmesine rağmen, incelemeye takılan görüşmesini içeren tape kaydına göre Bekir Mustafa Yılmaz ile beraber aldığı belirtildi.
Can Dündar'ın villasını satın aldı
Şüpheli Bekir Mustafa Yılmaz'ın yurt dışında Gülenist kuruluş olarak bilinen kuruluşlara para gönderen kişilerle parasal ilişkisinin bulunması, aramalarda ele geçirilen cep telefonunda Bylock tanıtıcı isminin bulunması ancak programlarda bulunmaması, buna göre programın silinmiş olabileceği, tespit edilemeyen bir hatla bylock kullanmış olabileceğinin değerlendirildiği, Ankara'daki çatı soruşturmasında ismi geçen bazı kişilerle irtibatlı olması, şüpheli Atilla Tarık Çilekçi ile irtibatlı olması ve Sönmez Ahi'nin de ortağı olduğu aktarıldı.
Yılmaz'ın da atılı suçu işlediği kaydedilen iddianamede, Can Dündar'ın uzun süre satamadığı gayrimenkulünü, resmi işlemlerde kendi adı geçmesine rağmen diğer şüpheli Sönmez Ahi ile beraber alarak örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer aldığı ve örgütün amacı doğrultusunda hareket ettiği vurgulandı.
Şüpheli Faruk Öksüz'ün ihbara göre örgüt içerisinde avukat abi olarak yer aldığı, sohbet ve toplantılara katılması, aramalarda ele geçirilen dijital materyallerde örgüt liderinin fotoğraf ve videolarının bulunması, diğer şüphelilerle irtibatlı olması, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı çatı soruşturmasında ismi geçen kişilerle irtibatlı olması, örgütle ilgisi bulunduğu değerlendirilen şirket ortağı olması, Bylock kullanıcısı olması dikkate alınarak atılı suçu işlediği ileri sürüldü.
Paralel yapı-29 Mayıs (2015) 'İstanbul 5 sanık (ilk 3+2) Can Dündar/Aydınlık TIR görüntülerini yayınlama' davası
(11 Şubat 2018, 16:39)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: