İkinci Ergenekon davasına 156. duruşma ile devam ediliyor. Savunmaların alınmasına ara verilen duruşmada, sanık ve avukatların talepleri alınıyor.
07.02.2012 12:12 İkinci ´Ergenekon´ davasına 156. duruşma ile devam ediliyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan küçük salonda görülen duruşmaya, CHP İzmir Milletvekili olan gazeteci Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu´nun da aralarında bulunduğu 15 tutuklu sanık ile ´Odatv davası´ kapsamında tutuklu olan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük katıldı. Tutuklu sanıklardan 1. Ordu eski Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon, CHP Zonguldak Milletvekili ve Başkent Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve emekli Tuğgeneral Levent Ersöz´ün gelmediği duruşmada, tutuksuz sanık Mehmet Ali Çelebi de hazır bulundu.
Tutuklu sanık Mehmet Haberal, tutuklandığı 17 Nisan 2009 tarihinden bu yana duruşma salonuna hiç gelmediği gibi savunması da hastane ile duruşma salonu arasında kurulan video konferans yöntemi ile alınmıştı. Savunması aynı yöntemle alınan Levent Ersöz ise sadece bir kez ambulans ile doktor nezaretinde duruşma salonuna gelmişti.
Duruşma başlamadan önce tutuklu sanıklar, salona gelen yakınları ile sohbet etti. Emekli Kızılay müfettişi olan tutuklu sanık Kemal Aydın´ın yakınları ile yaptığı sohbet dikkat çekti. Ergenekon soruşturması ve yargılamasına ilişkin süreci ´savaş´ olarak değerlendiren Aydın, Bu bir savaş. Bizim görevimiz burada olmak. Biz şu an ahlaksız bir savaşın muhatabıyız. Ancak dua etsinler dışarı çıkmayayım. ifadelerini kullandı.
YALÇIN KÜÇÜK: AHMET ŞIK BİZİ CANİ GÖRÜYOR
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, tutuksuz sanıkların savunmalarına ara verilerek sanık ve avukatların taleplerinin alınmasına geçildiğini belirtti. İlk olarak OdaTv davası kapsamında tutuklu bulunan bu davanın tutuksuz sanığı Prof. Dr. Yalçın Küçük söz aldı. Bugün başka bir davası olduğunu ancak ona gitmediğini ifade eden Küçük, Burası ana, diğerleri üvey mahkemem. Onlara fırsat buldukça gidiyorum dedi.
Savunmasını geçen hafta tamamlayan tutuksuz sanık Erol Mütercimler´in 12 Eylül askeri darbesi 24 Ocak kararlarının uygulanması ve 78´li subayların tasfiyesi için yapıldı. Ben de 78´li bir subayım. 78´li subaylara nasıl işkence yapıldığı bana anlatıldı ifadeleriyle ilgili olarak Küçük, 78´de Harp Okulu´nda bin 400 kadar öğrenci vardı. Gündüz subay, gece eylemciydiler. Büyük eylemler yaparlardı. Ordu onları tasfiye etti. Tarihin bütün sırları bende vardır. Mütercimler ayrıca bana ´Mahkeme heyetine iletin, benim bildiğim Ergenekon, bu davada iddia edilen Ergenekon değil. Benim bildiğim Ergenekon 1983 yılında tasfiye edildi´ dedi ifadesini kullandı.
Ergenekon sanıklarından ve iddianameden daha acımasız ithamların yer aldığını iddia ettiği Ertuğrul Mavioğlu ve Ahmet Şık´ın yazdığı Kırk katır, kırk satır. Ergenekonda kim kimdir kitabını göstererek Küçük, Ahmet Şık bizden çok şikayet eder ama bir üst katımızda kalıyor şimdi. Bizi her türlü cani cinayetten sorumlu tutuyor. Bizi cani olarak görüyor. Bizi sevmediğini de Odatv davasında göstermiştir diye konuştu.
Geçen hafta savunmasını tamamlayan tutuksuz sanık CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün´ün savunması sırasında Odatv davası nedeniyle duruşmada bulunamadığını hatırlatan Küçük, eski dostum dediği Aygün´ün çelişkiler verdiğini ifade ederek savcının dikkatini bu konuya vermesi gerektiğini söyledi. Küçük, esnaf eylemleriyle ilgili Aygün´ün o dönemde kendisine verdiği bilgiyle mahkemede verdiği ifadeler arasında çelişkiler bulunduğunu, ayrıca milletvekili olan Aygün için CHP´de müstehar, ödünç CHP´li dedi. Küçük, ´AKP´nin Aygün´ün evinde kurulduğu, kendisine de Recep Tayyip Erdoğan tarafından Sanayi Bakanlığı´nın teklif edildiği, kabul etmeyince ise aralarının bozulması´ konusunun Aygün´ün savunmasında hiç dile getirilmediğini ifade etti.
Ayrıntılı savunmasını yapmak için çok sayıda kitap ve ansiklopedi ile geleceğini ve bir aylık süreye ihtiyacı olduğunu belirten Küçük, Burası bir üniversite, burada tarih yazılıyor şeklinde yargılamayı değerlendirdi. Cezaevinde yapılan aramaları da eleştiren Küçük, aramalar için ellerini her iki yana açılması talimatının kendisini leyleğe çevirdiğini belirterek, Kendimden şüphelenmeye başladım. Acaba homo mu oluyorum? Memur beyler en gizli yerlerimizi mıncık mıncık ediyorlar. Umarım tutukluluk uzun sürmez yoksa başka bir insana benzeyeceğim diye konuştu.
Küçük´ün bu sözleri üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese Burası mahkeme salonu diyerek uyarıda bulundu. ( DHA)
BALBAY´DAN WİKİLEAKS AÇIKLAMASI
18´i tutuklu 118 sanığın yargılandığı İkinci Ergenekon Davası´nın 156. duruşması tutuklu sanıkların taleplerinin alınmasıyla devam ediyor. Duruşmada söz alan tutuklu sanık CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, sözlerine Odatv davasında tutuklu yargılanan Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan´ın yeni yayınlandığı Sızıntı/Wikileaks´te Ünlü Türkler kitabının 226 ve 269. sayfalarına dikkat çekerek başladı. Balbay, Sızıntı kitabına konu olan Wikileaks belgeleri arasında Amerikan Büyükelçiliği´nin Beyaz Saray´a gönderdiği kriptolarda 21 Kasım 2008-29 Mayıs 2009 tarihleri arasında bazı Türk emniyet yetkililerinin Amerikan Büyükelçiliği´ne Ergenekon soruşturmalarıyla ilgili brifing verdiğinin bildirildiğinin altını çizdi. Balbay, Wikileak belgelerine göre Amerikalılar´a bilgi veren yetkililer ´Mahkumiyet kesin, bu dava sağlam. Ama hakimlere güvenemiyoruz´ diyorlarmış dedi. Bu sözler üzerine Başkan Hasan Hüseyin Özese araya girerek, Dava dışı beyanlar bizi bağlamaz. Örgüt var mı yok mu yargılama sonunda belli olacak diye konuştu.
Balbay, dava dosyasının 228. klasörünün 13. sayfasında bulunan Emniyet´in kendisine ilişkin bilirkişi değerlendirmesinde, Mustafa Balbay Cumhuriyet Gazetesi Ankara temsilcisidir. İlhan Selçuk´un talimat ve yönlendirmeleri doğrultusunda hareket etmektedir. Amerikan Büyükelçiliğinde gizli kapaklı toplantılara katılmaktadır şeklinde ifadeler yer aldığına dikkat çekti. Balbay, Işıklar içinde yatsın, İlhan Selçuk´a songuz saygı duyuyorum. Benim gazeteciliğim ondan da bağımsızdır. Bu iddialara İlhan Selçuk ile ve halen gazetemizin genel yayın yönetmeni olan İbrahim Yıldız ile yaptığım telefon görüşmelerine dayanıyor dedi. Emniyet tarafından gizli kapaklı olarak değerlendirilen Amerikan Büyükelçiliği´ndeki yemeğe 4 gazetenin Ankara temsilcileri olarak katıldıklarını anlatan Balbay Büyükelçi sohbetin yazılmasını istemedi. Ama daha sonra demeç verdi. Ben Cumhuriyet Gazetesi´ne yazdım, Fikret Bila da Milliyet Gazatesi´nde yayınladı diye konuştu. Balbay şöyle devam etti:
Burada bir kurgu var. ABD tarafından yalanlanmayan belgelerde Türkiye´de sürmekte olan bir yargı için yardım istemişler. Bu kapalı kapılar arkasında kalmamalı. Arkanızda ´Adalet mülkün temelidir, yani devletin temelidir´ yazıyor. Devletin temel ilkesi nerenin temelidir? Deniz Baykal da Kemal Kılıçdaroğlu da Amerikan Büyükelçiği´ndeki görüşme ile ilgili Meclis´te soru önergesi verdiler. Bizim güvencemiz sizlersiniz. Sizler nasıl yönlendirilmek istenmişsiniz bu belgelerde görülüyor.
BALBAY: ALMA MAZLUMUN AHINI ÇIKAR AHESTE AHESTE SÖZÜ GERÇEKLEŞTİ.. VARSIN BİZ FEDA OLALIM
Markette yoğurt alındığında içeriğine, son kullanma tarihine, markasına bakıldığını ifade eden Balbay Bizim suçlandığımız iddianamede size gelen belgelerin ´made in ne´ olduğuna da bakmanız gerekir. ´Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste´ sözünün gerçekleştiği günlerdeyiz. Çok aheste çıkıyor ama varsın biz feda olalım. Biz tutuklu kalalım ama sizde gerçeği görün diye konuştu.
Sürekli olarak yargı reformu paketleri hazırlandığını, ikincisinin geçtiğini, üçüncü yargı reformu paketinin de yolda olduğunu ifade eden Balbay, En iyi yasa bile kötü uygulayıcıların elinde kötü sonuçlar verir. Yargıda sorun olmazsa sürekli reform paketi hazırlanır mı? Ben hayatımda hiçbir gazeteciye dava açmadım. Bu davadan haklı olarak açanlar oldu. Ben iddianame hazırlanırken aleyhimde çıkan haberler konusunda gizliliği ihlal suçlamasıyla bile dava açmadım. Ocak ayında bana Silivri Cumhuriyet Savcılığı´ndan bir tebligat geldi. Orta büyüklükte bir ilçede bir gazetede ´Mustafa Balbay terörist´ diye bir yazı yazılmış. Savcı soruşturma açmış, bana ´şikayetçi misin´ diye soruyor. Yani bir cumhuriyet savcısı beni savunuyor, gözlerim yaşardı. Cevap veremedim süre istedim. Bir gazeteden davacı olmak istemedim ama ´şikayetçi değilim´ desem ´teröristim´ demiş olacağım. Şikayetçi oldum. Üçüncü yargı paketine göre artık ´Balbay terörist´ denilebilecek ifadelerini kullandı.
İddianamedeki Balbay bir yandan gazetecilik mesleğini sürdürürken aynı zamanda siviller ile askerler arasında irtibat sağlıyor suçlamasına dikkat çeken Balbay mahkeme heyetine, Savcılar bile gazeteci olduğumu teslim ediyor. Siyasi iktidar temsilcileri iddianameden de öte ´Hayır, gazeteci değil´ diyor. Bu iddianameni birçok yerinde sahteciliğin altı çizildi. İddianame ´yok hükmünde´ durumuna geldi. Siz bir planın parçası olmamalısınız. Sayın Özese üye hakimken başkan oldu. Sayın Ercan Fırat, Nihat Topal, heyete yeni katıldılar. Yeni katılmaları belki daha avantajlı olur. Lütfen bu kurguyu tekrar inceleyin diye seslendi.
Gazetecileri tanıklıkları nedeniyle sanık haline getirirken tarih önündesiniz diye seslenen Balbay, Hiroşima´da ölen 260 bin kişinin mezarlığına gittim. Bunların 20 bini öleceklerini bile bile gönüllü çalışan sağlıkçılar, doktorlardı. Gazetecilerin mezarları da yanındaydı diye konuştu. Cezaevinde olmasına karşı milletvekili olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade eden Balbay Cezaevinde çek ve senetten çok sayıda tutuklu ile tanıştım. 26 Mayıs 2011´de bu konuda yazmıştım. Şimdi yasa çıktı. Mobilyacı Sait, kasap Tarık, manav Soner çıkarlarken benim de payım olduğunu söylediler. Gardiyanların sorunlarıyla da ilgileniyorum. Bu koşullarda bile görevimi yapmaya çalışıyorum dedi. Balbay, konuşmasını Beni serbest bırakmayı düşünmeyin. Vicdanınızı serbest bırakın diyerek tamamladı.
HASAN ATAMAN YILDIRIM: KOZİNOĞLU CIA AJANLARININ KENDİSİNİN TUTUKLANACAĞINI SÖYLEDİKLERİNİ SÖYLEDİ!
İkinci Ergenekon Davası tutuklu sanığı emekli Yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım da söz alarak ilginç iddialarda bulundu. Yıldırım, 12 Kasım 2011´de hayatını kaybeden Kaşif Kozinoğlu ile aynı koğuşta kaldığını anlatarak, Kozinoğlu, savcılık sorgusundan sonra adliyede beklerken bir hakim gelip, ´Dik dur, seni tutuklayacaklar´ demiş iddiasında bulundu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Özese´nin, hakimin kim olduğunu sordu. Ancak Yıldırım, Bilmiyorum yanıtını verdi.
Kozinoğlu´nun tutuklanmadan önceki son görevinin Afganistan´da olduğunu belirten Yıldırım, Kozinoğlu, bana ve Hasan Atilla Uğur´a tutuklanması ile ilgili süreci anlattı. Afganistan´da iken bir CIA ajanın kendisine ´Türkiye´ye gitme seni tutuklayacaklar´ dediğini söyledi. Ancak buna rağmen Kaşif Kozinoğlu gelerek, Savcı Zekeriya Öz´e ifade verdi diye konuştu. Hasan Ataman iddialarını şöyle sürdürdü: Kozinoğlu´nun tutuklanma gerekçeleri arasında ´kaçma´ şüphesi de vardı. Kozinoğlu ´Ne kaçması ben Afganistan´dan geldim´ diyordu. Bir gün ´Mahkemede konuşayım mı?´ diye sordu. ´Konuşsam devlet sırrı açıklamaktan suç olur, konuşmasam ben suçlu olurum´ diyordu. Sonunda MİT´e avukatı aracılığıyla ´Konuşayım mı konuşmayayım mı´ diye bir yazı gönderdi. Avukat, Kozinoğlu´nun mektubunu MİT´e göndermiş ama cevap gelmedi. Kozinoğlu, MİT´e bir yazı daha gönderdi. Ama cevabı gelmeden kaybettik. ( DHA)
İLKER BAŞBUĞ´UN KOĞUŞ ARKADAŞI HURŞİT TOLON
Tutuklu sanık Hurşit Tolon´un ise dün öğleden sonra cezaevi yönetimi tarafından alınan bir karar ile koğuşunun değiştirildiği, yeni koğuşuna yerleşmeye çalıştığı için de bugünkü duruşmaya katılamadığı öğrenildi. Ergenekon davası tutuklu sanığı Hurşit Tolon´un, İnternet Andıcı davası tutuklu sanığı İlker Başbuğ ile aynı koğuşa alındığı öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Tolon, Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ´un da kaldığı 5 No´lu Cezaevi F-9 koğuşuna alındı. Başbuğ ve Tolon bundan sonra aynı koğuşta kalacağı belirtildi. İlker Başbuğ´un avukatı İlkay Sezer, daha önce müvekkilinin 70 yaşında olduğunu ve koğuşta tek başına kalmasında sakınca bulunduğunu belirterek, Cezaevi yönetimine dilekçe vermişti.
Taleplerin alınmasının ardından duruşma 20 Şubat´a ertelendi.
(07 Şubat 2012, 12:12)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: