Tam
EskidenYeniye
 

Flaş!!! Odatv´ye 2. baskın

Ergenekon soruşturması kapsamında Yalçın Küçük, Ahmet Şık, Nedim Şener, Kaşif Kozinoğlu ve Odatv çalışanlarının aralarında bulunduğu 11 kişinin evinde arama yapılıyor. Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz´ün yürüttüğü operasyonun Odatv internet sitesinde ele geçirilen belgelerden yola çıkılarak başlatıldığı ifade edildi. Operasyon yapılan isimler kısa süre önce, Hanefi Avcı´nın kitabına benzeyen, Ergenekon davalarını hedef alan ve Ergenekon soruşturmasını çökertmek amacıyla dezenformasyon bilgileri içeren yeni bir kitap yazımı için bir araya geldiklerinin ortaya çıkmasıyla gündeme gelmişti. Yine kısa süre önce benzer gerekçelerle Odatv´ye operasyon düzenlenmiş Soner Yalçın ve iki arkadaşı tutuklanmıştı.

Önceki haber title=Sonraki haber

FLAŞ!!! Ergenekon operasyonu: 11 gözaltı

Ergenekon soruşturması kapsamında Yalçın Küçük, Ahmet Şık, Nedim Şener, Kaşif Kozinoğlu ve Odatv çalışanlarının aralarında bulunduğu 11 kişinin evinde arama yapılıyor. Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz´ün yürüttüğü operasyonun Odatv internet sitesinde ele geçirilen belgelerden yola çıkılarak başlatıldığı ifade edildi. Operasyon yapılan isimler kısa süre önce, Hanefi Avcı´nın kitabına benzeyen, Ergenekon davalarını hedef alan ve Ergenekon soruşturmasını çökertmek amacıyla dezenformasyon bilgileri içeren yeni bir kitap yazımı için bir araya geldiklerinin ortaya çıkmasıyla gündeme gelmişti. Yine kısa süre önce benzer gerekçelerle Odatv´ye operasyon düzenlenmiş Soner Yalçın ve iki arkadaşı tutuklanmıştı.

´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten savcılardan Zekeriya Öz´ün talebi üzerine, İstanbul nöbetçi 10. Ağır Ceza Mahkemesinin, Prof. Dr. Yalçın Küçük, gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık´ın da aralarında bulunduğu 11 kişiye ilişkin olarak arama ve gözaltı kararı verdiği belirtildi.Ergenekon sanıklarından Yalçın Küçük´ün Ankara´da bulunan evinde ve bürosunda polis tarafından arama yapılıyor. Ergenekon´da yeni dalga kapsamında Yalçın Küçük´ün Balgat´taki evinde arama başlatıldı. Ergenekon kapsamında tutuklanarak cezaevine giren Küçük, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.Yalçın Küçük, Nedim Şener, Ahmet Şık, Odatv Ankara Temsilcisi Mümtaz İdil, Odatv´nin koordinatörü Doğan Yurdakul, Odatv´nin yazarı Müesser Yıldız, Aydın Bıyıklı, Coşkun Musluk, Odatv muhabiri İklim Ayfer Kaleli´nin (Bayraktar) evinde de arama yapılıyor. İklim Ayfer Kaleli´nin bir süre önce CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce ile yaptığı bir telefon görüşmesi basına yansımıştı. Bu arada eski MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu´nun da evinde arama yapılıyor.

15 yerde arama, 11 kişi için gözaltı kararı

Geçtiğimiz günlerde gazeteci Soner Yalçın ile birlikte 2 Odatv çalışanın gözaltına alınmasıyla başlayan soruşturma kapsamında İstanbul ve Ankara´da eş zamanlı olarak aralarında gazetecilerin de bulunduğu 11 kişiye ait 15 adreste arama başlatıldı. Yazar Yalçın Küçük, gazeteciler Sait Kılıç, Ahmet Şık, Milliyet muhabiri ve yazar Nedim Şener, Müesser Yıldız, Oda TV Ankara Temsilcisi Mümtaz İdil, Oda TV yazarı İklim Bayraktar, Aydın Bıyıklı, Coşkun Musluk, Oda TV Genel Koordinatörü Doğan Yurdakul ve eski MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu´nun evlerine, polis sabah 6.30´da eş zamanlı baskın düzenledi. Söz konusu 11 kişi ile ilgili ´gözaltına alma´ kararı da var. Gazeteci Sait Kılıç. Doğan Yurdakul ve eski MİT mensubu Kozinoğlu´nun da aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı.

´O kitabın orada ne işi var?´

Ahmet Şık´ın Kabataş Setüstü Hacı İzzet Paşa Sokağı´ndaki evindeki arama avukatlarının da katılımıyla sürüyor. Şık´ın çalıştığı özel bir üniversitedeki bürosunda da arama yapıldığı bildirildi.Ahmet Şık´ın adı Soner Yalçın soruşturmasında geçmişti. Basılmamış kitabı Soner Yalçın´ın bilgisayarında çıkmış Ahmet Şık da O kitabın orada ne işi var diye sorup kaygılarını belirtmişti.

Yalçın Küçük, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı

İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Prof. Dr. Yalçın Küçük´ün Balat Kireçhane Sokak´taki ve Ankara´daki evlerinde Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından arama yapılıyor. Küçük´e ait Yüzüncü Yıl´daki Öncü Sitesi´nde bulunan evde ve ofiste sabahın erken saatlerinde aramalar başlatılmıştı. Yalçın Küçük´ün ofisine alarm sistemi nedeniyle giremeyen güvenlik güçlerinin çilingir yardımıyla alarm sistemini etkisiz hale getirdiği ve kapıyı açtığı, aramalara bu şekilde başlayabildiği öğrenildi. Ofiste ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında çeşitli belgelerin arandığı ve incelendiği bildirildi.

Şener´in evi de aranıyor, komşuları Türk bayrağı astı

Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, Nedim Şener´in Bakırköy Kartaltepe Mahallesi Akın Yolu Sokak Oğuzhan Sitesi´ndeki evinde de arama başlatıldı. Haberi alan Şener´in arkadaşı gazeteci Murat Sabuncu da eve geldi. Ancak eve girişine izin verilmediğini belirten Sabuncu, Nedim Şener´in evde olduğunu söyledi. Sabuncu, Nedim Şener´in eşinin geçtiğimiz hafta kalp krizi geçirdiğini vurgulayarak, Şener ve eşini göremeden evden ayrıldığını ifade etti. Öte yandan, polislerin, Nedim Şener´in arama yapmaya başlamasının ardından bazı komşularının pencerelerine ve balkonlarına Türk bayrağı astığı görüldü.

11.33: Nerelerde arama yapılıyor?

İddialara göre, savcılığın talimatı doğrultusunda emniyet güçleri, Ankara ve İstanbul´da Oda TV Ankara Temsilcisi Mümtaz İdil, Gazeteci-Yazar Yalçın Küçük, Gazeteci Nedim Şener, Ahmet Şık ve MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu, Coşkun Musluk, Oda TV Koordinatörü Doğan Yurdakul, Oda TV yazarı Müesser Uğur, Aydın Bıyıklı, Oda TV Muhabiri İklim Ayfer Kaleli olmak üzere 10 kişinin ev ve işyerlerinin arandığı öğrenildi. Evinde arama yapılan Sait Çakır ve Yalçın Küçük gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sayısı 8´e yükseldiği bildirildi. Alınan bilgiye göre, Üsküdar´daki evinde yapılan aramaların tamamlanmasının ardından Sait Çakır hakkında gözaltı işlemi uygulandı. Odatv´de yazıları yayınlanan Çakır´ın, Vatan Caddesi´ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü Yerleşkesine götürüldüğü bildirildi. Öte yandan, soruşturma kapsamında Prof. Dr. Yalçın Küçük´ün evindeki aramanın sürdüğü, Küçük´ün bilgisayarlarının yedeklendiği, belgelerinin incelendiği bildirildi.

Evi aranan Kozinoğlu yurtdışında

Gelen haberlere göre evinde arama yapılanlardan eski MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu´nun yurt dışında olduğu bildiriliyor. Ergenekon kapsamında bu sabah evinde arama yapılan Kaşif Kozinoğlu, Türkiye´nin en gizemli askerlerinden biri. Eski bordo bereli Kozinoğlu ismi birçok kez gündeme gelmesine rağmen yüzünü gösteren temiz tek bir fotoğrafı olmayan eski bir MİT´çi... Türkiye kamuoyu Kaşif Kozinoğlu´nu ilk kez 6 yıl önce dönemin Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya ile Alaattin Çakıcı´nın davası için yaptığı görüşmenin ortaya çıkması ile tanıdı. Telefon dinleme kayıtları ile ortaya çıkan bu olay o dönemde MİT-Mafya-Yargı üçgeninde yaşanan karmaşık ilişkileri gözönüne sermişti. MİT bu gelişmelerin ardından ilk aşamada o dönemde görev başında olan Kaşif Kozinoğlu´na sahip çıktı. MİT´in açıklamasına göre Kozinoğlu, Yargıtay Başkanı´na yapılacak bir suikast girişimini araştırıyordu. Ancak daha sonra bu ihbarın Çakıcı tarafından yapıldığı ortaya çıktı. Mahkeme ise delillerden yola çıkarak yapılan görüşmelerin amacının Çakıcı´nın davasının lehine sonuçlanması için bir girişim olduğunu ortaya koydu.

Hakkında dava açılan ilk üst düzey MİT´çi

Kozinoğlu o dönemde MİT´te Operasyon Başkan Yardımcısı idi ve geçici bir görev için Tokyo´da olduğu açıklanmıştı. Böylece, MİT tarihinde ilk kez, üst düzey bir görevli için böyle şok bir iddiayla ve çeteye yardım ve yataklık maddesinden dava açılmış oldu. Sonuçta Çakıcı´nın Yargıtay´daki davasını, Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya aracılığıyla takip ettiği iddia edilen MİT´çi Kaşif Kozinoğlu 5 ay hapis cezası aldı.

Eski bordo bereli

Kozinoğlu, hem eski bir bordo bereli hem de üst düzey MİT görevlisi olması nedeniyle ismi bu kadar gündeme gelmesine rağmen halen Türkiye´nin en gizemli isimlerinden biri. Medyada yer alan fotoğrafı bile yıllar önce çekilmiş görüntü kalitesi oldukça düşük bir kare. Binbaşı rütbesi ile Özel Kuvvetler Komutanlığı´ndan emekli olan Kozinoğlu, daha sonra MİT´e çalışmaya başladı.

Özel harekatçıları eğitti, Afganistan´da görev aldı

Kaşif Kozinoğlu, 1986 yılında Özel Harp Dairesi´nde görevli iken Polis Özel Harekat timlerini eğitmek üzere görevlendirildi. 1987´de ise MİT´in kurduğu yurtdışında görev yapacak birimin kuruluşunda görev aldı. Kaşif Kozinoğlu, MİT´te Operasyon Başkanlığı´nın altında Asya Ülkeleri Daire Başkanı Vekilliği yaptı. Kozinoğlu´nun Afganistan´daki etkinliği hem ABD´nin işgalinden önce hem de sonrasında devam etti. General Dostum´la yakın dostluğu bulunan Kozinoğlu, bu ülkenin önde gelenleri tarafından hala çok önemsenen bir aktör. Hatta bazı kaynaklara göre Kozinoğlu Afganistan´da general rütbesinde etkinliği olan biri.

MİT´e verdiği diploma sahte çıktı

Özel Kuvvetlerin altında hizmet veren Muharebe Arama Kurtarma Birliği´nin kuruculuğunu yaptı. 1994 yılında yurtdışına çıkana kadar bu görevdeydi. Görevi yıllar sonra yine Ergenekon operasyonunda yolları kesişecek Levent Göktaş´a bıraktı. MİT-Yargıtay-Mafya üçgeninde yaşanan skandal sırasında Kozinoğlu ile ilgili ilginç bir olay daha ortaya çıktı. O da MİT´te yükselmek için teşkilata verdiği diplomanın sahte çıkması. (NTV)

11.45: Ankara Baro başkanından tepki

Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, Ergenekon soruşturması kapsamında Odatv´nin faaliyetlerine yönelik ikinci dalga operasyonlarına karşı çıkarak, ´Ortada hiç bir somut konu olmadığı halde aramalar yapılıyor.´ iddiasında bulundu. Ankara´da aramaların yapıldığı bir adrese giden Feyzioğlu, burada yaptığı açıklamada, aramaların durdurulmasını istedi. Aralarında gazetecilerinde bulunduğu baskınlara gerekçe gösterilen arama kararlarının ´hukuka aykırı´ olduğunu söyleyen Feyzioğlu, Kararda somut hiçbir gerekçe gösterilmemiştir. Kimin ne ile suçlandığının yazmadığı bir arama kararı olamaz. Soyut gerekçelerle çıkarılan bu kararlar hukuka aykırıdır dedi. Vatandaşlara ´sanmayın ki yalnızca soyadı Küçük olanların başına bunlar gelebilir diyen Feyzioğlu, hiçbir vatandaşın mesken güvenliğinin kalmadığını söyledi. Bu korku, bu gelecek güvencesizliği, endişe ne zaman bitecek? Ne zaman insanlar sabahları polis mi savcı mı kapıma dayandı? diye endişe etmekten kurtulacak. Kimse benim bu sözlerimi ´darbe savunuculuğu´ olarak algılamasın. Ankara Barosu, darbenin karşısındadır. Benim amacım herkesin özgürlüğüne yapılan müdahaleyi ortaya koymaktır.

12.37: Cumhurbaşkanı Gül: Mahkeme ve savcıların kararı, söyleyecek bir şeyim yok

Mısır Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi Başkanı Mareşal Muhammed Hüseyin Tantavi´nin davetine icabetle günübirlik çalışma ziyareti gerçekleştirmek üzere Mısır´a giden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, hareketinden önce Esenboğa Havalimanı´nda basın toplantısı düzenledi, ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gül, bir gazetecinin ´Ergenekon soruşturması kapsamında Nedim Şener, Yalçın Küçük ve Ahmet Şık´ın da aralarında bulunduğu 10 kişinin evinde aramalar başladı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?´ sorusu üzerine, ´Biraz önce öğrendim. Mahkeme ve savcıların kararı, söyleyecek bir şeyim yok´ dedi.

13.10: Doğan Yurdakul gözaltına alındı

Oda Tv Koordinatörü Doğan Yurdakul, Ankara´daki evinde gözaltına alındı. Ergenekon soruşturması kapsamında önce evi aranan Yurdakul, arama işlemlerinin tamamlanmasının ardından emniyete götürüldü. Yurdakul´un Ayrancı´daki evine gelen iki kardeşi, ağabey Yurdakul gözaltına alınıp götürülürken, polisten bilgi almaya çalıştı. Yurdakul, polis aracına bindirilirken kameraya el salladı. (Cihan)

13.34: Gazeteci-Yazar Ahmet Şık ve Nedim Şener gözaltına alındı

´Ergenekon´ soruşturması kapsamında evindeki arama işlemleri tamamlanan gazeteci-yazar Ahmet Şık gözaltına alındı. Kabataş Setüstü Hacı İzzet Paşa Sokağı´ndaki evindeki aramaların tamamlanmasının ardından Ahmet Şık hakkında gözaltı işlemi uygulandı. Yine gözaltına alınan diğer isim Nedim Şener oldu. Şener emniyete götürülürken, ´Hrant için, adalet için´ diye bağırdı. Şener, Vatan Caddesi´ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirildiğinde ise, basın mensuplarına, ´Türkiye´de Amerika´dan daha özgür bir basın var. İçişleri Bakanı´na selam olsun´ diye seslendi.

13.40: Meclis´te Ergenekon tartışması

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu´nda Ergenekon davası kapsamında bugün yapılan operasyonlar nedeniyle muhalefet ve iktidar milletvekilleri arasında tartışma yaşandı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Sivas Milletvekili Mustafa Açıkalın başkanlığında 19 maddelik ´Mini Torba´ yasa olarak adlandırılan düzenlemeler için toplandı. Pakette, özel güvenlik şirketleri ve Tahkim Kurulu başta olmak üzere bazı alanlarda yeni düzenlemeler getiriyor.

Komisyon Başkanı Açıkalın, ilk olarak teklif hakkında bilgi vermek üzere toplantıya katılan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu´na söz verdi. Eroğlu´nun mikrofonu çalışmayınca CHP´li komisyon üyeleri, bu sabaha karşı başlatılan Ergenekon operasyonunu gündeme getirerek, Gazetecileri susturuyorsunuz, bakın sizin de sesiniz kesiliyor. şeklinde göndermede bulundu. Bunun üzerine Eroğlu, yer değiştirerek teklifle ilgili sunumunu gerçekleştirdi ancak tartışmalar devam etti. CHP İstanbul Milletvekili Özyürek, bu sabah 11 gazetecinin içeri alındığı böyle bir günde bu konuları konuşmanın abes olduğunu söyledi. Bakan Eroğlu ise konunun yargının takdirinde olduğunu ve herkesin bilmesi gerektiğini anlattı. CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin ise Gün gelir bu hesaplar döner. diye cevap verdi. Bunun üzerine AK Partili komisyon üyelerinin itirazlarına rağmen CHP´li Özyürek, Ergenekon operasyonuyla ilgili eleştirilerini sürdürdü ve operasyonun, iktidarın doğrudan seçime yönelik sindirme girişimi olduğunu iddia etti. İktidarın bütün gazetecileri susturduğunu ileri süren Özyürek, Daha önce cezaevinde 53 gazeteci vardı. Bunlara 11 gazeteci daha eklendi. 65 gazeteci içerideyken basın özgürlüğünden bahsedilemez. Bunu şiddetle kınıyoruz. şeklinde konuştu.

Bakan Eroğlu, Hükümet olarak biz almıyoruz, alan yargıdır. diye karşılık verirken, MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da komisyonu izleyen gazetecilere, Sıranın kime geleceği belli olmaz. Sabah evden çıkarken vedalaşın, akşama dönemeyebilirsiniz. dedi. Yaşanan tartışmalar üzerine Başkan Açıkalın, komisyon toplantısına ara verdi. Buna rağmen tartışmalar bir süre daha devam etti. BDP´li Hasip Kaplan, tutuklamaların siyasi olduğunu, Ergenekon´da olduğu gibi KCK tutuklamalarını da bu çerçevede değerlendirdiklerini ifade etti. (Cihan)

13.48: İşçi Partisi: Türkiye´nin hiçbir yerinde kimse sessiz kalmayacaktır

Evin bulunduğu bina önünde açıklama yapan İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey ise hukukun olmadığı yerde aramalara gerekçe aramanın saflık olduğunu öne sürerek, Yapılan kanunsuzluktur. Burada hukuk yok. Türk yargısı, Türk adaleti yok. Bundan böyle Türkiye´nin hiçbir yerinde kimse sessiz kalmayacaktır dedi.

14.28: CHP´li Yılmaz Ateş´ten operasyona tepki

CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, destek vermek üzere Ergenekon soruşturması kapsamında evinde arama yapılan Oda TV yazarı Müesser Uğur Yıldız´ın Çankaya´daki evine geldi. Ateş, çıkışta yaptığı açıklamada, aramalara tepki gösterdi. Ateş, şöyle konuştu: ´Bu aramanın ilginç olan tarafı şu; Müyesser Hanım birinci Ergenekon davasında, hakkında herhangi bir arama olmadan davayla herhangi bir ilgisi olmadan bir gazeteci arkadaşıyla yaptığı konuşma teknik takibe takılmış. Müyesser Hanım hakkında da herhangi bir mahkeme kararı olmadan, telefonlarının dinlenme kararı olmadan, bu arkadaşın o konuşmaları olduğu gibi iki gazetede yayımlandı. Bunun üzerine bu arkadaşımız Yargıtaya başvurdu. Savcı Zekeriya Öz hakkında davacı oldu ve Yargıtay başvurusunu haklı bularak Zekeriya Öz´ün yargılanmasına karar verdi. 1 Mart Salı günü de en son duruşması vardı. Fakat o da 3 Hazirana ertelenmiş. Şimdi sayın Zekeriya Öz, bu gazeteci arkadaşımızın hasmı. Şu anda mahkemelikler. Yargıtay yargılanması gerektiğine karar vermiş, ayrıca bu konuşmaları yayınlayan iki gazete de özel hayatın gizliliğini ihlal nedeniyle mahkum olmuşlar. Böyle bir süreç, böyle bir dava. Salı günü duruşma yapılıyor, hasmı olan kişi sayın Zekeriya Öz bir gün sonra gözaltına alınması kararını veriyor. Evi aranıyor.´

Kılıçdaroğlu: Aramalar demokratik değil

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon soruşturması kapsamında yapılan aramaları değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Aramalar demokratik değil. Hükümet açıklama yapmalı. Tuz kokmuştur. AK Parti, kendi iktidarını devam ettirebilmek için basın mensuplarına baskı uyguluyor. iddiasında bulundu. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de operasyonlara tepki gösterdi. ´Ergenekon´ soruşturması kapsamında bazı gazetecilerin gözaltına alınmasının tek amacının ´Hükümeti eleştiren sesleri susturmak´ olduğunu belirten Hamzaçebi, ´Şimdi Türkiye´de bir Muaviye dönemi yaratılmak isteniyor´ dedi. Hamzaçebi, Ergenekon soruşturmasının Türkiye´de darbe teşebbüsü olduğu gerekçesiyle başladığını, ancak giderek amacından uzaklaştığını ve ´AKP iktidarına muhalif olanların seslerinin kesildiği, onların susturulduğu´ bir soruşturmaya dönüştüğünü savundu.

BDP´den aramalara eleştiri

BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Ergenekon davası kapsamında bu sabah yaşanan gözaltıları Bu bir sindirme hareketidir şeklinde değerlendirdi.

15.10: Türkiye Gazeteciler Cemiyeti´nden tepki

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti gazetecilere yönelik gözaltılarla ilgili açıklama yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye´de özgür basının sindirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. TGC´den yapılan yazılı açıklamada, Türkiye´de demokrasinin birinci şartı olan basın özgürlüğünün ve hukukun üstünlüğü ilkesinin ayaklar altına alındığı iddia edildi. Muhalif olan her gazetecinin ?Ergenekon terör örgütü üyeliği ve halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek? suçuyla gözaltına alınmasının, ülkede korku iklimini hakim kıldığı belirtildi. Açıklamada, ?Amerika´dan ileri olduğu söylenen basın özgürlüğünü mumla arıyoruz. Gazetecilere yönelik gözaltılar, tutuklamalar ve açılan davalar, bu ülkede fikir suçlarını yeniden hortlatmıştır? ifadeleri kullanıldı. Yaşanan gelişmelerin en endişe verici yanının, araştırmacı-gazetecilerin özgürce görev yapmalarının adeta bir kampanya halinde engellenmeye çalışılması olduğu ileri sürülen açıklamada, araştırmacı gazeteciliğin önünün kesilmesinin Türkiye´nin de imzası bulunduğu Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi´nin tavsiye kararlarına aykırı olduğu bildirildi. Halkın doğru, yansız haber alma hakkının ve basın özgürlüğünün korunmasının, herkes için gerekli olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

?Türkiye´de özgür basın sindirilmeye çalışılıyor. 2010 yılı gazeteciler için basın özgürlüğü açısından karanlık bir yıl oldu. 2011 yılının da 2010´dan daha kötü olacağının işaretlerini hemen görmeye başladık. Cezaevinde 60 gazeteci tutuklu, 2 bini aşkın gazeteci yargılanıyor. 4 bin gazetecinin hakkında soruşturma yürütülüyor. Gazetecilere yönelik yüzlerce yılı bulan dava ve ölüm tehditleri devam ediyor. Gazetecilerin mesleğini yapabilir hale gelmesi için bu yasalardaki maddelerin değiştirilmesi ve ölüm tehditlerini yapan kişilerin gün ışığına çıkarılması gerekiyor. Demokrasinin tahammül etme sanatı olduğunu hatırlatıyor, gazetecilere ve halkın gerçeklerini öğrenme hakkına yönelik baskılara artık ´dur´ denilmesini istiyoruz.? Açıklamada ayrıca, ?Bu tehditlerin kaynağının ortaya çıkarılamaması, hükümetin durumdan rahatsızlık duymadığı izlenimi vermekte, basın özgürlüğüne ve gazetecilere yönelik tehditlere seyirci kalındığını düşündürmektedir? denildi. (AA)

16.16: Bahçeli: Yargı kararlarına saygı gösterilmeli

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ergenekon soruşturması kapsamında bugün yapılan aramalarla ilgili bir açıklamada bulundu. Bahçeli, ´Yargı süreci devam ediyor, yargı kararlarına saygı gösterilmeli´dedi

Ahmet Şık Ergenekon üyesi değil iddiası

Ahmet Şık, polis nezaretinde evinden çıkarıldığı sırada, Dokunan yanar diye bağırdı. Şık, evinin dışında bekleyen yakınları ve arkadaşları tarafından alkışlarla uğurlandı. Şık´ın avukatı Bülent Utku, Müvekkilim, son zamanlarda hazırladığı (İmamın Ordusu) ismini vermeyi düşündüğü Fethullah Gülen´in cemaatteki örgütlenmesini anlatan kitap nedeniyle gözaltına alındığı düşüncesini bize iletti dedi. Bülent Utku, Ahmet Şık´ın evinden sim kartı ve dijital malzemelerin alındığını belirterek, CD´lerle ilgili itirazımız oldu, ama hazırlık soruşturması gizli olduğu için daha fazla bilgi vermek sakıncalı diye konuştu. Soner Yalçın soruşturmasında adı geçen Ahmet Şık´ın Bilgi Üniversitesi´ndeki odasında da arama yapılıyor. Ahmet Şık´ın adı son olarak OdaTV baskınında bilgisayarlarda bulunduğu iddia edilen dosyalarda geçmişti. Tutuklanan Odatv´nin sahibi gazeteci-yazar Soner Yalçın, sorgusunda bu dosyalarla ilgili bilgisinin bulunmadığını söylemişti. Bugün evi aranan ve gözaltı kararı bulunan OdaTV Koordinatörü Doğan Yurdakul da, bilgisayardaki dosyaların polis tarafından konulduğunu iddia etmişti. Dosyalardaki Sabri Uzun adlı world belgesinde ise şu ifadeler yer alıyordu: ?Ahmet Şık-Sabri kitap başlıklı belgede Sabri´nin kitap konusunda çekincesi var. İkna etmeye çalışalım. Kitabı seçimden önce yetişmeli. Nedim, Ahmet Şık konusunda görüşsün. Kitaba çalışırken, cesur olun. Çıkarma ve ekleme yapmaktan çekinmeyin. Bu kitap Simon´dan daha kapsamlı olmalı. Nedim´i kutlarım. Ahmet´i çalıştırsın. Hanefi çıkacak ve Sabri´ye katılacak. Emin ve Sabri´ye moral verin. Sabri adıyla çıkmasına zorlayın. Seçimden önce yetişsin.?

Şık´a göre olay komplo

Gazeteci Ahmet Şık da, Bianet´deki köşe yazısında, kitabının Odatv bilgisayarlarında çıkmasının olanaksız olduğunu, burada bir komplo olduğunu yazmıştı. Şık, O belgenin ve bitmemiş kitabımın kopyasının orada işi ne? Ben de bilmiyorum. Önümde iki seçenek var. İlki birilerinin inandırılmaya çalışıldığı gibi Ergenekon güdümünde olduğu öne sürülen Soner Yalçın´la ortak hareket ediyor olmam. Beni birazcık tanıyan, gazetecilik geçmişimi kıyısından köşesinden takip edenler dahi bu ihtimalin gerçek olmayacağını anlar. Yalçın´ın kendisi mi öyle bir bilgi notu yazdı onu da bilemem. Yazdıysa da doğru yapmamış. Ama sorgusunda öyle bir yazıdan haberi olmadığını söylediğinin de altını çizmek gerek. Bu vurguyu avukatlarının, odatv´nin bilgisayarlarına suçlanmalarına konu olan virüslü elektronik posta gönderildiği açıklamalarıyla birlikte değerlendirdiğimizde ise aklıma yatan diğer ihtimal oluyor. Eğer Yalçın´ın avukatlarının iddiası doğruysa üzerinde çalıştığım kitaptan haberdar olanlar ki eminim kitabımın konusunu oluşturan yapının mensuplarıdırlar, çalışmamı bir şekilde ele geçirip o bilgi notuyla odatv´nin bilgisayarlarına da yüklemiştir. Zaten ben de buna inanıyorum. demişti.

´Ergenekon´u anlama kılavuzu´nu yazdı

Gazeteciler Ertuğrul Mavioğlu ile gazeteci Ahmet Şık´ın ´Ergenekon Davası´ üzerine yazdıkları, ´Kırk Sakır Kırk Satır´ başlığı altında, Kontrgerilla ve Ergenekon´u Anlama Kılavuzu ile Ergenekon´da Kim Kimdir adlı iki ciltlik kitapları geçen yıl 14 Nisan´da piyasaya çıktı. Tam 1116 sayfalık kitabın yayınlandığı gün Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Dursun Yılmaz, ´gizliliği ihlal´ iddiası ve 4,5 yıl hapis cezası istemiyle soruşturma başlattı. İki gazeteci, verdikleri ifadede, 1116 sayfanın bir gün içerisinde okunup soruşturma başlatılmasına anlam veremediklerini, suçlamaların da tamamen soyut olduğunu kaydetti. Savcı Yılmaz ise emniyet görevlilerinin kitapları bir gün içerisinde okuyup bitirdiğini ve ardından suç duyurusunda bulunduklarını, kendisinin yalnızca göz gezdirdiğini söyledi.

Mavioğlu: Kimse ona talimatla iş yaptıramaz

Ahmet şık´ın evinin aranmasını ve gözaltı kararını değerlendiren Radikal Gazetesi muhabiri Ertuğrul Mavioğlu, Ahmet ile düşmanlığı yan yana getirmek mümkün değil. Ahmet hayatı boyunca barıştan yanaydı. Ahmet ´n yazdığı iki kitabı okuyanlar Ahmet´in neden Ergenekon üyesi olmayacağını bilir. Ahmet Şık´ın, Ergenekon üyeliği ile suçlanması yanlış olur. Nokta´da Özden Örnek´in günlüklerini yayınlayan ve bu işin üzerinde imzası olan isimdir Ahmet. Nedim Şener´in de Hrant Dink davasını yakından takip ettiği, Dink davasının da Ergenekon davasına bağlanması gerektiğini yazdı yazılarında. İddia Odatv baskını sonucunda Odatvnin bir bilgisayarında çıkan yazıdan yola çıkılarak bu aramaların yapıldğı söyleniyor. Küçük bir yazı çıkan iddiaya göre. Ahmet Şık´a ne kimse o yazıdaki gibi kitap yazdırabilir, ne de talimatla iş yaptırabilir. Düşünen, konuşan, yazan çizen herkesin başına böyle bir saldırının gelmesi söz konusu olabilir dedi. ( Hürriyet)

Ahmet Şık Hanefi Avcı taktiği ile olaydan sıyrılmaya mı çalışıyor?

Gazeteci Ahmet Şık, OdaTV aramalarında adının geçmesiyle ilgili, kendisi hakkında bir karalama ve yıpratma kampanyası başlatıldığını söylemişti. Hanefi Avcı´nın yazdığı kitabın bir benzerini yazdığı öğrenilen Şık, tıpkı Avcı gibi kendisine polis içindeki cemaatçiler (Fethullah) tarafından komplo düzenlendiğini iddia etmiş, kendisinin Ergenekon örgütüyle ilişkilendirilmeye çalışıldığını ifade etmişti. Kitabını OdaTV´ye vermediğini, orada nasıl bulunduğuna şaştığını belirtiyor. Şık da diğer OdaTV´ciler gibi dosyanın dışarıdan bilgisayarlara yüklenmiş olabileceğini ima ediyor. OdaTV´nin yayınları ile kitabının örtüşmesi konusuna bir açıklama getirmeyen Ahmet Şık´ın da editörü olduğu Haber Vesaire internet sitesinde 16 Şubat tarihinde yayınlanan haberde şu bilgilere yer verilmişti: Gazeteci Ahmet Şık, OdaTV´de ele geçirildiği söylenen belgeler arasında hazırlamakta olduğu kitabın dosya adının geçmesinin ve hakkında karalama kampanyası başlatılmasının tesadüf olmadığını düşünüyor: ?Hazırladığım kitap son 20-25 yılda emniyet teşkilatı içinde cemaat örgütlenmesi sürecini anlatıyor. Yazılanlardan anladığım kadarıyla kitabımın bir kopyası birilerinin eline geçmiş ve orada yazılanlar belli ki birilerini fazlasıyla rahatsız etmiş. Bu nedenle beni OdaTV vasıtasıyla ´Ergenekon örgütü´yle ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Böylece ´birilerinin´ bana bu kitabı yazdırdığı iddiası dillendirilerek kitabın tarafsızlığı ve objektifliği gölgelenmeye, itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor.?

Şık´a göre asıl tartışılması gereken konu farklı: Kitap dökümanı OdaTV´ye nasıl gitti?

Uzun bir süredir telefonlarının dinlendiğini ve bu dinleme-izleme faaliyetinin kitap çalışmasıyla birlikte daha da sıkılaştığını düşünen Şık, kitabı hazırlarken gazete arşivlerinden, dava dosyalarından, dosyalardaki belgelerden yararlandığını ayrıca Emin Aslan, Sabri Uzun ve Hanefi Avcı gibi emniyet içinden isimlerle de görüştüğünü, kitap çalışması yapan bir gazeteci için de bu görüşmelerin son derece normal olduğunu ifade ederek asıl sorulması gereken sorunun ?000Kitap? adıyla kaydettiği kitap dokümanının nasıl olup da OdaTv´ye veya başka bir yere gittiği sorusu olduğunu söylüyor.

Akla ve mantığa sığmaz

?Soner Yalçın ve OdaTV ile de kitabım için görüştüğüm emniyet müdürleriyle de tamamen farklı görüşleri savunan, dünya görüşü açısından aramızda hiç bir ortak nokta bulunmayan, kendini ?sosyalist? olarak tanımlayan bir gazetecinin, varlığı iddia edilen belgedeki gibi bu insanların yönlendirmesiyle bir kitap yazacağını ileri sürmek akla ve mantığa sığmaz? diyen Şık, Posta gazetesi yazarı Nedim Şener´in de meslektaş olarak tanıdığı ve saygı duyduğu bir insan olduğunu ancak belgede iddia edildiği gibi aralarında ?Ahmet´i çalıştırsın? gibi bir ilişki olmayacağının da kendilerini tanıyan herkes tarafından bilindiğini söylüyor. ( Cnnturk)

Sağ ve sol görüşler nasıl bir araya gelir? İşte böyle

Sağ ve sol görüşler nasıl bir araya gelir diye komplo iddiasını dillendiren Ahmet Şık ile bu iddiayı dillendiren çevreler, Ergenekon sürecinde belgeleriyle ortaya çıkan farklı örgütler arasındaki işbirliğini, Susurluk sürecinde aynı arabada bulunan farklı kişileri ve son olarak da hayatını sol örgütlerle mücadeleye adadığı iddia edilen emniyet müdürü Hanefi Avcı´nın sol bir örgüte nasıl polis operasyonlarını ihbar ettiğini ise görmek istemiyor. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)

Ahmet´in şık gazeteciliği, Ergenekon´u pejmürdeleştiremez

04 Mart 2011 - Melih Altınok (Taraf): Dün sabah Ergenekon soruşturması kapsamında aralarında Ahmet Şık´ın da bulunduğu bazı gazetecilerin evlerinin arandığı haberini alınca, dört yıla yakın bir süredir devam eden bu soruşturmanın labirentlerindeki yolculuğumuzu düşündüm. Solun kolektif hafızasının çoraklaşmaya yüz tutmuş bahçelerinde çıkacağımız bu tarz gezintilerin, Ergenekon davasının ilk zamanlarında ?temkinli? davranan zamanla ise açıkça demokrasiden yana tavır alan demokratların, solcuların kafasında bugünlerde yeniden yaratılmaya çalışılan tereddütleri gidermeye yardımcı olacağını düşünüyorum. Çünkü gözaltı haberinin hemen ardından başlayan, Ahmet´in gazeteciliğinin şıklığıyla, onca ciddi delilin yer aldığı davayı pejmürdeleştirme girişimlerinin, onca iç hesaplaşmanın ardından demokratlığa terfi edenleri bile ?acaba? dedirtmeyi başardığını üzülerek görüyorum. 2008 yılı başlarında Ergenekon soruşturması kapsamında Küçükler, Kerinçekler, Perinçsizler gözaltında alındığında, şaşıracaksınız, Birgün gazetesi operasyonu ?Ortalık güzel koktu? manşetiyle selamlıyordu.

Ancak yine de hiçbir otoriteye güvenmeyen solcu refleksiyle, arkasında, yıllardır resmî ideolojinin emir kulu olarak görev yapmasına alıştığımız siyasal iktidar konumundaki AKP´nin iradesinin bulunduğu bu soruşturma sürecinin düzen içi bir hesaplaşma olabileceği şeklindeki şerhimizi düşmeden edemiyorduk. Tartışmaların çok hararetli olduğu 20 Aralık 2008´de SKY TURK´te katıldığım bir programda tavrımı şöyle özetlemiştim:

?Yanlış anlaşılmasın, TKP Genel Başkanı Kemal Okuyan´la aynı safta falan değilim. Çünkü öyle bir algı yaratılmaya, davaya karşı homojen bir tavır alan cepheye dâhil edilmeye çalışıyoruz. Ergenekon fasa fisodur falan diyebilir miyim, hâşâ. Benim durduğum nokta, hukuka tam riayet edilerek davanın daha da ileriye görülmesi, emeklilerin yanında muvazzafları, siyasileri ve polisleri de kapsayacak şekilde genişletilmesidir.?

Zamanla bir kısmımız, taleplerimize uygun olarak, muvazzaf subayların da aralarında bulunduğu isimlerin gözaltına alınmasıyla, Balyoz, Kafes... gibi aynı zamanda Ergenekon´u tamamlar nitelikte yeni ve çok ciddi soruşturmalarla sürecin daha da derinleştirilmesi üzerine tavrımızı netleştirdik. O dönem aynı noktada durduğumuz bazı arkadaşların sertleşmesi ise, ne yazık ki Ergenekon´un bir komplo olduğu noktasına doğruydu.

Köprünün altından çok su aktı

Yukarıda anlattığım dönemlerde kimi zaman farkında olmadan kimi zamansa bilinçli şekilde Melih Pekdemir gibi devrimcilere Ergenekoncu yaftası yapıştırılarak soruşturmalar ciddiyetsizleştirilmeye çalışılıyorsa şimdi de Ahmet Şık gibi, gazetecilik serüveni boyunca (Radikal´deki haberleri, Nokta serüveni vs.) demokrasiden yana durmuş bir ismin evinin aranması gibi prosedürler üzerinden tüm sanıklar için masumiyet karineleri çıkartılmaya çalışılıyor. Çalışmalarıyla ve ortak tanıdıklarımızın referanslarıyla tanıdığım Şık´ın Ergenekon örgütüyle organik bir bağı olduğuna inanmadığımı söyleyebilirim. Ancak Henüz savcıların Şık´ı soruşturmanın neresine oturttuklarını ayrıntılarıyla bilmiyoruz. Örneğin Şık, geçtiğimiz günlerde gönderdiği mailde, bir kitap üzerinde çalıştığını ve bu kitap henüz basılmadığı halde Oda TV bilgisayarında çıkmasına anlam vermediğini söylüyordu.

Muhtemelen savcılar, Ergenekon´un medya ayağını oluşturduklarını iddia ettikleri kesimlerin Ahmet Şık ile ilişkilenme çabalarının nedeni ve Şık´ın Ergenekon hakkında kitabında anlatmadığı başka bilgilerin de olabileceği gibi noktalar üzerinde duruyorlar. Hülasa ilerde yine pişman olmamak için biraz sükûnet. Zira iddianamenin aleyhine bir delil ortaya çıkmış değil.

Kürtçe yayın yaptıkları için yüzlerce yılla yargılanan tutuklu Azadiya Welat çalışanları ya da kanser olduğu halde tedavisi bile yaptırılmayan Erol Zavar gibi gazeteciler için ağzını açmayan vicdan simsarlarının şimdilerdeki intifada çağrılarına karşı, 22 Temmuz 2008´de Birgün gazetesindeki köşemde yaptığım uyarıyla bitireyim: ?Artık Ergenekon´un varlığına dair bir kanıt sunma ihtiyacında değiliz. Darbe günlükleri ortada; örgütün arşivleri çarşaf çarşaf yayımlanıyor. Ancak gelinen noktada patolojik bir vaka olan komplo teorisyenlerinin bu temizlik hareketine, demokrasi mücadelesine zarar verdiğini artık görmeliyiz. Bu fırsatı kaçırmayalım, Ergenekon susurluk olmasın.? Bir daha asla. ( Melih Altınok / Taraf)

(03 Mart 2011), son güncel.: (04 Mart 2011)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:

Kontrgerilla Medyası

ODATV İLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ

Ergenekon davasını engelleme girişimleri

Virüs adı: Oda.. Hedefi: Ergenekon´u bozmak

Ergenekon medyası ´karanlık oda´da yapılandırıldı

Sabah Akşam ´Karanlık Oda´yı aydınlattı

Flaş!!! Odatv´ye baskın

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=3048    yazdır/print

ŞOK! TSK'daki Fetö'den darbe

15.07.2016 22:46 Türkiye, 15 Temmuz saat 22:00'den beri şok dakikalar yaşıyor.. İlk önce Jandarmadan bazı birliklerin İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri tanklarla ulaşıma kapattığı haberleri geldi. İlerleyen dakikala..
Tamamı 15.7.2016

İşte çılgınlıklarının nedeni

17.07.2016 14:13 TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimi "çılgınca" ve "gözü dönmüş" olarak değerlendiriliyor. Bir çok detay bu değerlendirmeye yol açıyor. Örneğin Meclis'in bombalanması.. Örneğin TRT'yi ele geçirirken canlı yayında darbe..
Tamamı 17.07.2016

İşte Paralel'in 81 il imamı

20.01.2015 21:02 Fetullah Gülen cemaatinin Marmara bölge imamı ile birlikte 8 il imamı olduğu iddia edildi. Bu isimlerin fotoğraflı özgeçmişleri yayınlandı. Bu imamların bir devlet memuru gibi terfi alarak kademe kademe yükseldiği iddia ediliyor..
Tamamı 20.01.2015

Paralel'e de Ergenekon'a da hayır

11.03.2014 14:52 Türkiye'de dün yargıda şiddetli bir deprem yaşandı. Daha önce benzeri yaşanmayan bu depremin merkez üssü, Ergenekon davasına bakan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi oldu. Ergenekon davasına bakan İstanbul ..
Tamamı 11.3.2014

Büyükanıt: Huzurum kalmadı!

19.12.2015 23:00 Abdullah HARUN / kontrgerilla.com - 27 Nisan e-muhtırası soruşturmasında 'şüpheli' olarak sorgulanan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ifadesi ortaya çıktı. Kontrgerilla.com'un ulaştığı iki sayfalık ifaded..
Tamamı 19.12.2015

Fehmi Koru sitemize taş attı

12.10.2015 19:46 Maişet derdi nedeniyle yaklaşık 1 yıldır günlük yerine haftalık haber girişine geçmek zorunda kaldık. Dikkat edenler bunu farketmiştir. Saatlerdir süren bu haftalık haber girişini de az önce tamamlamış ve internet..
Tamamı 12.10.2015

Şok!!! Savcı Öz yurtdışına kaçtı

18.08.2015 20:19 HSYK tarafından haklarında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturma başlatılan, ardından mahkemece yakalama kararı çıkarılan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın yurtdışına kaçtıkları ortaya çıktı. Mahkeme eski s..
Tamamı 18.08.2015

Balyoz Planı gerçek: 7 beraate itiraz

09.10.2016 13:55 Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirdi. 6 Ekim'de yaşanan gelişmeye göre, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına B..
Tamamı 9.10.2016

Belgesel: Gezi'nin ardındakiler

24.06.2013 11:20 Taksim Gezi olaylarına katılanlar.. Haber, açıklama ve attıkları twitlerle destek verenler.. 'Çapulcu' olduklarını açıkça belirtenler.. 'Mesele Gezi değil sen hala anlamadın mı?' diyerek hükümeti bir ayaklanma ile devirmeye destek verenler..
Tamamı 24.06.2013

7 sanıklı Balyoz davası kapandı mı?

16.12.2018 11:00 İstanbul'da, Fetö yargısının etkin olduğu dönemde açılan ve 237 sanığın müebbet hapse mahkum edildiği, Fetö ile mücadelenin başlamasının ardından davanın kumpas olduğuna dair somut delillerin ortaya çıkması üzerine..
Tamamı 16.12.2018

Humeyni planı suya düştü

08.11.2014 13:58 Yıllardır ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye dönmekten kesinlikle vazgeçtiği ileri sürülüyor. Gülen cemaatinin liderliğini yapan Fetullah Gülen, kendisine DGM tarafından dava açılmadan hemen önc..
Tamamı 8.11.2014

Gülen: 28 Şubat MGK'sı sevaptı

01.11.2014 17:35 Erdoğan'ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı MGK toplantısı 10 saati aşarak en uzun MGK rekorunu kırdı. 28 Şubat süreci kararlarının alındığı MGK toplantısı ise 8 saat sürmüştü. MGK'da paralel..
Tamamı 1.11.2014

Ayrıntılarıyla 7 Şubat krizi

08.02.2014 15:18 Tarih: 7 Şubat 2012.. Ankara, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir olayla sarsıldı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan dahil 5 MİT yöneticisi hakkında savcılık tarafından yakalama kararı çıkartıldı.. Sabah gazetesinden A..
Tamamı 8.2.2014

Beddua etti, suç duyurusu yağdı

27.01.2014 13:03 Fetullah Gülen'in avukatı: Psikolojik harekâtta yeni aşamaya geçildi.. Fetullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak, müvekkili hakkında ortaya atılan iftiraların suç duyurusu şeklinde yargıya taşınması suret..
Tamamı 27.1.2014

Paralel Yapı = P2 Locası

14.01.2014 15:48 Gülen cemaatinin lideri Fethullah Gülen'in paralel yapıyı uzaktan yönetmek için yaptığı telefon görüşmeleri bugün internette yayınlandı. (1) Görüşmelerde Gülen'in, bir dini cemaat liderinin ötesine geçerek siyaset..
Tamamı 14.1.2014

Özkök ve Yalman'dan şok inkar

03.11.2014 19:23 Balyoz davasında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 'hak ihlali' kararı üzerine yeniden yargılama başladı. Duruşma, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Anadolu Adalet Sarayı'ndaki 450 kişilik Şehit Hakan Kılıç Konferans Salo..
Tamamı 3.11.2014

Yabancı vakıflara suç duyurusu

02.12.2013 16:57 Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusund..
Tamamı 2.12.2013

Düşünen adam da olacak mı?

19.06.2013 17:17 Taksim Gezi olayları 19 günlük bir süreç sonra polisin Gezi parkını boşaltmasıyla sona erdi. Ancak artçı gelişmeler sürüyor. İki gündür 'duran adam' eylemi gündemde. Hükümeti protesto eden ve Gezi eylemcilerine destek ..
Tamamı 19.6.2013

Fetö'nün Şok Mangasına dava

21.11.2022 14:22 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'cü olmayan askeri öğrencilerin "şok mangası" yöntemiyle fiziki ve psikolojik şiddet uygulayarak okulu bırakmalarına neden oldukları ileri sürülen 8 eski asker hakkında "işkence ..
Tamamı 21.11.2022

Kara Kuvvetleri: 80 Müebbet Onandı

29.11.2022 10:33 Ankara'da, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) karargahında yaşanan olaylara ilişkin aralarında 4 eski generalin de bulunduğu 132 sanıklı dava dosyasının istinaf incelemesi tamamlandı..
Tamamı 29.11.2022

Kars: 12 Müebbetin Gerekçesi

30.11.2022 13:13 Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve örgütün kentteki sözde 'ana komuta kademesi'nde yer aldıkları iddia edilen, aralarında örgütün sözde 'sıkıyönetim komutanı' ve dönemin 14. Me..
Tamamı 30.11.2022

Yakalanan İlk Darbeciye Müebbet

29.11.2022 11:03 Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Bursa'da sözde 'sıkıyönetim komutanı' olmayı beklerken 'yakalanan ilk darbeci' olan dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş'un da..
Tamamı 29.11.2022

Darbeci Yaver'in Müebbeti Onandı

29.11.2022 10:43 Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın kaldığı oteli darbecilere bildirdiği belirlenen eski başyaver Ali Yazıcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile eski Dalaman Deni..
Tamamı 29.11.2022

Çatı Davada Müebbetler Değişmedi

29.11.2022 10:22 Ankara'da, Yargıtay'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan FETÖ çatı davasında, örgütün tepe yöneticileri eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, keski Zaman Gazetesi İm..
Tamamı 29.11.2022

Askeri Hakimlere Müebbet Onandı

02.12.2022 09:55 Ankara'da, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ'nün darbe girişiminde yer alan dönemin Genelkurmay Başkanlığı adli müşavirleri Hayrettin Kaldırım ve Muharrem Köse'nin de aralarında bulundu..
Tamamı 2.12.2022

Poyrazköy Kumpası: 1. Dava Başladı

28.11.2022 13:39 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat, Kafes eylem planı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Amirallere Suikast" gibi davalardaki usulsüzlüklere ilişkin polis mem..
Tamamı 28.11.2022

Poyrazköy Kumpası: 2. Dava Yargıya

28.11.2022 15:42 İstanbul'da, kamuoyunda 'Poyrazköy davası' olarak bilinen dava ve soruşturmalarda görev alan 48 eski hakim ve savcı hakkında 'gizliliği ihlal', 'iftira', 'suç delillerini yok etme', 'kişisel verileri hukuka aykırı olar..
Tamamı 28.11.2022

1985'teki Sınav Hırsızlığına Dava

02.12.2022 12:37 Ankara'da, FETÖ irtibatı nedeniyle hakkında dava açılan eski Albay Cengiz C.'nin, 1985'te yapılan askeri lisesi sınav sorularını, 'örgüt abisi' aracılığıyla önceden aldığını itiraf etmesi, verdiği bilgilerin doğru çı..
Tamamı 2.12.2022

Pinhan Restaurant'a 9 Hapis

30.11.2022 12:08 İstanbul'da, Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütü (Fetö) adına faaliyetlerde bulunulduğu gerekçesiyle kayyum atanan örgütün karargahı konumundaki Maltepe Pinhan Restoran yapılanmasına dair 45 sanıklı davaya devam..
Tamamı 30.11.2022

Zırhlı Tugay Darbe davası

30.11.2022 12:40 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'si tutuklu 138 askerin 'kamu malına zarar verme' suçundan altışar yıl ile 'Anayasal düzeni ort..
Tamamı 30.11.2022

Darbede Valilik İşgali davası

30.11.2022 12:29 İstanbul'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Valiliğinin işgalini konu alan 90 sanıklı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan eski Yarbay Recep Karaçam'ın yeniden yargılan..
Tamamı 30.11.2022

Donanma Darbe davası

28.11.2022 13:24 Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada dosyaları ayrılan 6'sı tutuksuz, 13'ü firari 19 sanığın yargılanmasına devam edildi..
Tamamı 28.11.2022

Adana Yasadışı Dinleme davası

21.11.2022 12:10 Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden hüküm giyen eski İl Emniyet Müdürü Ahmet Zeki Gürkan ile terörden sorumlu emniyet müdür yardımcısı İsmail Bilgin'in, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu yasa ..
Tamamı 21.11.2022

Tır Kumpası Organizatörleri davası

21.11.2022 11:57 Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulması ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle haklarında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 5'er ay hapis cezası istemiyle dava açılan Fetullahçı Terör Örgütü'nün ..
Tamamı 21.11.2022

13.08.2001'den beri ziyaretçi sayısı:
63.453.025