Paralel yargıya operasyon geliyor

Paralel yapıya yönelik ikinci operasyonun çok yakın olduğu ve yargı ayağına yönelik olacağı belirtiliyor. Her an gelebileceği dile getirilen operasyon kapsamına MİT krizinden 17 ve 25 Aralık darbe girişimlerine kadar, illegal faaliyetlere karışan yargı mensuplarının gireceği ileri sürülüyor. Şu ana Adana'da ilk paralel yapı davaları açıldı. Ankara ve İstanbul'da ise ana soruşturmaların yürütüldüğü biliniyor. Tümünde sadece polis değil yargı ayağına dair de delillerin bulunduğu, daha hassas olması nedeniyle yargı ayağına yönelik operasyonun polisten sonraya bırakıldığı konuşuluyor. Cemaat ve mensupları için açılan soruşturmaları sümenaltı eden, ayrıca kumpasla düzenlenen fezlekeler ve iddianameler ile siyasete müdahale girişiminde bulunan yargı mensupları operasyonun hedefi olacak.

24.07.2014 13:43 Paralel devlet yapılanması örgütünün emniyet teşkilatı içindeki uzantılarına yapılan operasyonun ardından yargıdaki paralel yapı da 7 koldan ablukaya alındı. Hükümeti devirmeye yönelik operasyonların mimarları ile örgütün illegal faaliyetlerine yasal kılıf uyduran yargı ayağı için hazırlıklar tamamlandı.

Sabah'tan Aliye Çetinkaya'nın haberine göre, paralel örgütün ortaya çıkmasıyla birlikte İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok ilde açılan yüzlerce soruşturma giderek genişliyor. Soruşturma 7 koldan devam ederken birinci sırayı örgütün bugüne kadar gerçekleştirdiği yasadışı faaliyetlerinin koordinasyonuyla görevli yargı mensupları alacak. Bunlar arasında cemaat ve mensupları için açılan soruşturmaları sümenaltı eden, ayrıca kumpasla düzenlenen fezlekeler ve iddianameler ile siyasete müdahale girişiminde bulunan yargı mensupları da olacak.

KİMLERİ KAPSAYACAK?

İşte devam eden soruşturmanın önümüzdeki günlerde yayılabileceği alanlar ve dayanakları:

1-ÖRTBAS EDİLEN DOSYALAR: Gülen cemaati hakkında açılan soruşturmalar, paralel yapı mensubu savcılar eliyle hep sümenaltı edildi. Resmi kayıtlara göre Fetullah Gülen, hakkında 9 ayrı soruşturmada detaylı incelemeye gerek görülmeksizin "takipsizlik" kararı verildiği ortaya çıktı. Bu kararları veren savcıların paralel yapıyla bağlantıları ortaya çıkarılacak.

2-7 ŞUBAT MİT KRİZİ: İstanbul'daki KCK soruşturması kapsamında, MİT mensuplarına kumpas kuruldu. KCK'nın faaliyetlerine yönelik gizli bir operasyon yürüten MİT mensupları, koordinasyon sağlamak için olayı aynı kapsamda çalıştığı izlenimi veren savcılar Bilal Bayraktar ve Sadrettin Sarıkaya'ya anlattı. Ancak her iki savcı ve Başsavcıvekili Fikret Seçen kendilerine aktarılan kozmik bilgileri MİT mensuplarına karşı yürütmek istedikleri operasyonda delile dönüştürerek önce MİT mensuplarını takibe aldı ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan için gözaltı kararı çıkardı. Bu yolla elde edilen devlet sırrı niteliğindeki bilgilerin paralel yapının eline geçtiği yönündeki ihbarlar araştırılacak.

3-17-25 ARALIK: Yargı darbesini koordine eden savcı Zekeriya Öz ile operasyonu planlayan savcılar Celal Kara ve Muammer Akkaş'ın bütün bağlantıları masaya yatırılacak.

4-ZEKERİYA ÖZ: Darbe girişimi başarısız kalınca Bolu'ya düz savcı olarak atanan Öz'ün özellikle İstanbul adliyesindeki savcıları ve tutuklama kararı verecek hâkimleri ayarlama, koordine etme görevi üstlendiği değerlendiriliyor. Bu kapsamda, hakkında HSYK'da bir çok şikâyet bulunan Öz, yargı ile ilgili atılacak adımlarda kilit rolde olacak.

5-TIR TEZGAHI: Adana'da MİT'e ait TIR'lara baskın düzenleyerek Türkiye'yi terör örgütlerine yardım ediyor iddiasıyla uluslararası kamuoyuna teşhir etmeyi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne gidecek yolu açmayı hedefleyen Savcı Aziz Takçı ve bağlantıları da inceleme altında.

6-SELAM ÖRGÜTÜ: İstanbul Cumhuriyet Savcıları Adnan Çimen ile Adem Özcan 4 yıl önce Tevhid Selam Örgütü adı altında yüzlerce kişiyi hukuksuz bir şekilde dinledi. Aralarında Başbakan Tayyip Erdoğan ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da bulunduğu isimleri dinleyen savcılar, gazeteci, işadamı ve sanatçıların da aralarında bulunduğu 251 kişiyi de gözaltına almayı hedefliyordu. Ancak hazırladıkları kumpas dosyasının içinin boş olduğu dosyayı üstlenen savcılar tarafından tespit edildi ve takipsizlik kararı verildi. Bu kurguyu yapanlar büyüteç altına alındı.

7-HSYK AYAĞI: Paralel örgüt adına hareket eden ve hükümeti devirmeye yönelik girişimde bulunan savcıları himaye eden, şikayet dosyalarını kapatan ve örgütün faaliyetlerine alan açtığı değerlendirilen HSYK üyeleri ve düzenledikleri toplantılar da soruşturmanın kapsamında yer alacak.

Basını yönlendirdi

FİKRET SEÇEN: 17 -25 Aralık operasyonlarında İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekiliydi. Operasyonları yapacak savcılarla gizli toplantılar yapıp talimatlar verdi. Gazetecilerin yönlendirilmesi faaliyetini o yürüttü. Askeri casusluk soruşturması bahanesiyle Gölcük Donanma Komutanlığı'nın İstihbarat Şubesi'ne girdi. Donanma'nın kozmik odasına yaptığı usulsüz operasyonla büyük tepki çekti

'Efendilerin seni kurtarsın'

CELAL KARA: Zekeriya Öz'e bağlı olarak 17 Aralık soruşturmasını yürüttü. 17 Aralık operasyonunun ardından gözaltına aldığı işadamlarına "2 dakikan var anlat ve çık. Gelsin şimdi seni efendilerin kurtarsın" dedi. Darbe girişimi boşa çıkınca Zekeriya Öz ile birlikte gazetecileri odasına çağırıp gözdağı verdi.

Komploların savcısı

ADNAN ÇİMEN: Savcı Adem Özcan ile birlikte sözde Selam Tevhid örgütü soruşturmasını 4 yıl yürüttü. Soruşturma bahanesiyle Başbakan Erdoğan ile bakanlar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı ve devletin kritik noktalarında görev yapan kişileri dinletti. İnsanları 'İran ajanı' diye yaftaladı. Sahte delil ve tanık ifadeleri üretti. El Kaide ve KCK soruşturmalarını da o yürüttü. Paralel örgütün MHP'li yöneticilere kurduğu seks tuzağına ilişkin soruşturmayı o yaptı.

Savcı mı siyasetçi mi?

MUAMMER AKKAŞ: 25 Aralık'taki darbe girişiminin ikinci ayağı için düğmeye basan savcıydı. Hrant Dink cinayetine ilişkin ek soruşturmayı yürüttü. Paralel örgüt mensubu kamu görevlilerinin cinayetteki rolünü gizledi. 2012'de, Metro Turizm'in sahibi Galip Öztürk'e yönelik operasyonun iddianamesini hazırladı. Hükümet çevresine yönelik operasyonun ilk sinyallerini bu soruşturma ile verdi. 25 Aralık'ta, Türkiye'nin bütün önemli projelerini yürüten işadamlarına gözaltı talimatı verdi. Siyasetçi gibi bildiri dağıttı. Başsavcı Turan Çolakkadı'nın talimatıyla hukuksuz gözaltı ve operasyonlara izin verilmedi.

Kanun nizam tanımadı

ZEKERİYA ÖZ: Ergenekon soruşturmasını yürütürken pek çok üst düzey asker, işadamı, akademisyen, gazeteciye yapılan operasyonda onun imzası var. Bu operasyonları, özellikle sabahın erken saatlerinde, insanlar uykudayken yaptı. Defalarca HSYK'ya şikâyet edildi, sonuç alınamadı. 17 Aralık 2013'te hükümete yönelik darbe girişiminin başında da o vardı. 17-25 Aralık operasyonları sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gece baskını yaptı, polislere gözdağı verdi. Yetkili ve etkili olduğu dönemde, pervasız operasyonlar yaptırdı, kanun nizam tanımadı. Ballı Dubai tatilini, 17 Aralık'ta gözaltına aldığı işadamı Ali Ağaoğlu'na ödetti. HSYK nihayet! hakkında inceleme başlattı ama hâlâ sonuç alınamadı. (Sabah)

ÖZ, 17 ARALIK'TA AÇIK VERDİ

Sabah'ın haberine ek olarak Öz'le ilgili bir örnek vermek gerekirse, 17 Aralık soruşturmasını başlatan Savcı Zekeriya Öz, çok gizli operasyon belgelerinin ilk saatlerde cemaat yanlısı Taraf muhabirlerince yayınlanmasına sessiz kalırken Emniyet istihbarat'tan bir yetkiliyi İçişleri Bakanına operasyonları sızdırmaya çalışmak suçlamasıyla gözaltına aldırmaya çalışmıştı. Oysa bunun saptırmaca olduğu çok açık idi. Çünkü aksi halde operasyonları öğrenen İçişleri Bakanı engellemek için devreye girer, hem oğlunun gözaltına alınmasını önlemiş olur, hem kendisinin hem de hükümetin zan altında kalmasını engellemiş olurdu. Oysa ülkenin en üst düzey yöneticilerin operasyondan haberdar olmadığı ortaya çıktı. Yani soruşturma bu kadar gizli idi.. Odatv soruşturmasında basılmamış bir kitabı toplatacak ve nüshalarını elinde bulunduran gazetecilerden kendisine getirmesini isteyecek kadar ileri gidebilen Savcı Öz, çok gizli operasyon belgelerini çarşaf çarşaf bir web sitesinden yayınlayan, bunu yaparken de hükümete meydan okuyan Taraf muhabirlerinin ifadesini almak için ise en ufak bir girişimde dahi bulunmadı. İşte bu ve benzer çarpıcı somut bulgular hemen dikkati çekti. Operasyonlar için savcılıklara suç duyuruları yapılmasına neden oldu. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)

(24 Temmuz 2014, 13:43)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=6134