İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin 271 sanık hakkındaki davanın görülmesine, Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki (DKK) bazı tanıkların dinlenmesiyle devam edildi.
![]() ![]() ![]() |
26.08.2017 16:47 İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin 271 sanık hakkındaki davanın görülmesine, Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki (DKK) bazı tanıkların dinlenmesiyle devam edildi.
21.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince duruşma salonuna dönüştürülen Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tanık olarak ifade veren Kıdemli Yüzbaşı H.Ö. darbe girişiminin yaşandığı gün Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında nöbetçi amir olarak görev yaptığını ve tutuklu sanık eski Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız'ın emri doğrultusunda 'Birliklerin güvenlik alarm seviyesine geçilmesi, personel toplama planı' anonsu yapıldığını söyledi.
Yıldız'ın o akşam 3 cipin, askerlerin ve teçhizatların hazır olması yönünde emirler verdiğini ifade eden tanık, Yıldız'ın evrak defterinin içine bakarak sıkıyönetim mesajını gördüğünü ve 'tamam gelmiş' dediğini söyledi.
Tanık kendisinin de deftere baktığını ve mesajı gördükten sonra verilecek emirlerin kanunsuz olduğunu düşündüğü için uygulamamaya karar verdiğini ifade etti.
Darbe girişiminin yaşandığı gün tutuklu sanıklardan Alican Özcan'ın şoförlüğünü yapan tanık E.Y. SEGBİS'le verdiği ifadesinde derdest edilen Tümamiral Hasan Nihat Doğan'ı Foça'daki Deveboynu kampından alarak Çiğli'ye götürdüklerini belirtti.
Tanık, araçta yaşananları şöyle anlattı:
'Sivil komutan araca bindiğinde ortada oturuyordu. 'Neler oluyor, nereye gidiyoruz' diye sordu. Yanımda oturan Alican albay 'Sizi daha güvenli bir yere götürüyorum. Güvenliğiniz için Çiğli 2. Ana Jet Üssü'ne gidiyoruz' yanıtını verdi. Komutan kızdı. 'Böyle mi götürülür. Bu şekilde güvenlik olmaz. Beni apar topar götürdünüz. Telefonumu almama bile izin vermediniz.' dedi. Alican albay 'Böyle olması gerekiyordu' dedi.'
Tanık E.S. Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında astsubay üstçavuş olarak görev yaptığını belirterek, darbe girişimi akşamı nöbetçi astsubayı arayarak personel toplanma planı çağrısını bildirmesi üzerine Foça'ya gittiğini ifade etti.
Foça Deniz Üssü Doğu Lumbarağzı'nda konuşlandıklarını söyleyen tanık E.S. Ayhan binbaşının 'Ramazan Gencer (tutuklu sanık) gelirse onu Güvenlik Tabur Komutanlığına getir' emri verdiğini söyledi.
'Ben yeni Foça üs komutanıyım'
Tanık, 01.00 gibi bir cipin geldiğini belirterek, 'Cipin içinde bulunan Ramazan Gencer'e 'Güvenlik Tabur Komutanlığına kadar size refakat edeceğim' dedim. Gencer, 'Başlatma Güvenlik Tabur Komutanlığına. Ben yeni Foça üs komutanıyım.' dedi. Şoförüne 'Bas gaza' diye talimat verdi. Ayhan binbaşıyı aradı cevap vermedim. Tugay binasına doğru intikal etti. Arabayı takip ettim. Önüne geçmeye çalıştım. İkimiz de aynı anda arabadan indik. Sol elimde tabancam, sağ elimle arabayı göstererek 'Güvenlik tabur komutanlığına gitmemiz gerekiyor' dedim. O sırada Halil İbrahim Yıldız (tutuklu sanık) şakağıma silah dayadı. 'Sen kimsin lan benim albayı alacak' dedi. Silahımdan çekmeye başladı. Dizime vurarak çökertti. Şoförü de omzumdan bastırdı. 'Silahımı kimseye vermeyeceğim. Silahım namusum' dedim. Kıdemli yüzbaşı H.Ö. girdi araya beni ayağa kaldırdı. İtiş kalkış devam etti. Gerçek anlamda arbede yaşandı.' diye konuştu.
Öte yandan mahkeme başkanı, sanıkların tanıklara yönelttiği sorular üzerine 'Sorular subjektif yorumlar içeriyor. Maddi vakaları ortaya çıkaracak sorular sorun. Uyarıma rağmen subjektif sorular soruyorsunuz. 'Halil İbrahim Yıldız menfaati için şunu yapar mı? Öyle dese buradan bir yere varılabilir mi?' dedi.
Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı yarına erteledi.
23.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince duruşma salonuna dönüştürülen Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tanık olarak ifade veren Kıdemli Yüzbaşı H.Ö. darbe girişiminin yaşandığı gün Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında nöbetçi amir olarak görev yaptığını ve tutuklu sanık eski Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız'ın emri doğrultusunda 'Birliklerin güvenlik alarm seviyesine geçilmesi, personel toplama planı' anonsu yapıldığını söyledi.
Yıldız'ın o akşam 3 cipin, askerlerin ve teçhizatların hazır olması yönünde emirler verdiğini ifade eden tanık, Yıldız'ın evrak defterinin içine bakarak sıkıyönetim mesajını gördüğünü ve 'tamam gelmiş' dediğini söyledi. Tanık kendisinin de deftere baktığını ve mesajı gördükten sonra verilecek emirlerin kanunsuz olduğunu düşündüğü için uygulamamaya karar verdiğini ifade etti. Darbe girişiminin yaşandığı gün tutuklu sanıklardan Alican Özcan'ın şoförlüğünü yapan tanık E.Y. SEGBİS'le verdiği ifadesinde derdest edilen Tümamiral Hasan Nihat Doğan'ı Foça'daki Deveboynu kampından alarak Çiğli'ye götürdüklerini belirtti.
Tanık, araçta yaşananları şöyle anlattı: 'Sivil komutan araca bindiğinde ortada oturuyordu. 'Neler oluyor, nereye gidiyoruz' diye sordu. Yanımda oturan Alican albay 'Sizi daha güvenli bir yere götürüyorum. Güvenliğiniz için Çiğli 2. Ana Jet Üssü'ne gidiyoruz' yanıtını verdi. Komutan kızdı. 'Böyle mi götürülür. Bu şekilde güvenlik olmaz. Beni apar topar götürdünüz. Telefonumu almama bile izin vermediniz.' dedi. Alican albay 'Böyle olması gerekiyordu' dedi.'
Tanık E.S. Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında astsubay üstçavuş olarak görev yaptığını belirterek, darbe girişimi akşamı nöbetçi astsubayı arayarak personel toplanma planı çağrısını bildirmesi üzerine Foça'ya gittiğini ifade etti. Foça Deniz Üssü Doğu Lumbarağzı'nda konuşlandıklarını söyleyen tanık E.S. Ayhan binbaşının 'Ramazan Gencer (tutuklu sanık) gelirse onu Güvenlik Tabur Komutanlığına getir' emri verdiğini söyledi.
'Ben yeni Foça üs komutanıyım'
Tanık, 01.00 gibi bir cipin geldiğini belirterek, 'Cipin içinde bulunan Ramazan Gencer'e 'Güvenlik Tabur Komutanlığına kadar size refakat edeceğim' dedim. Gencer, 'Başlatma Güvenlik Tabur Komutanlığına. Ben yeni Foça üs komutanıyım.' dedi. Şoförüne 'Bas gaza' diye talimat verdi. Ayhan binbaşıyı aradı cevap vermedim. Tugay binasına doğru intikal etti. Arabayı takip ettim. Önüne geçmeye çalıştım. İkimiz de aynı anda arabadan indik. Sol elimde tabancam, sağ elimle arabayı göstererek 'Güvenlik tabur komutanlığına gitmemiz gerekiyor' dedim. O sırada Halil İbrahim Yıldız (tutuklu sanık) şakağıma silah dayadı. 'Sen kimsin lan benim albayı alacak' dedi. Silahımdan çekmeye başladı. Dizime vurarak çökertti. Şoförü de omzumdan bastırdı. 'Silahımı kimseye vermeyeceğim. Silahım namusum' dedim. Kıdemli yüzbaşı H.Ö. girdi araya beni ayağa kaldırdı. İtiş kalkış devam etti. Gerçek anlamda arbede yaşandı.' diye konuştu.
Öte yandan mahkeme başkanı, sanıkların tanıklara yönelttiği sorular üzerine 'Sorular subjektif yorumlar içeriyor. Maddi vakaları ortaya çıkaracak sorular sorun. Uyarıma rağmen subjektif sorular soruyorsunuz. 'Halil İbrahim Yıldız menfaati için şunu yapar mı? Öyle dese buradan bir yere varılabilir mi?' dedi.
25.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
25 Ağustos'ta Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsünde İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine dönüştürülen salondaki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tutuklu sanık eski Foça Batı Görev Grup Komutanı Tuğamiral Yaşar Çamur'un tanık olarak dinlenilmesini istediği eski Donanma Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal darbe girişiminin yaşandığı gün Gölcük'te görevli olduğunu, Foça'dan gemilerin seyre çıkışının planlı bir faaliyet olmadığını ileri sürdü.
Tanık Yalçın Payal, plan dışı bir faaliyet nedeniyle görev icra eden kişinin komutana haber verme zorunluluğu olduğunu ifade ederek kendisine bu şekilde bilgi gelmediğini söyledi.
Darbe girişimi akşamı darbeci askerler tarafından rehin alındığını belirten tanık, 16 Temmuz sabahına kadar Batı Görev Grup Komutanlığının faaliyetlerinden haberi olmadığını ifade etti.
Mahkeme başkanı : 'TSK yönetime el koymuştur' diyorsa, darbecidir'
Tanığın ifadesinden sonra söz alan tutuklu sanık Yaşar Çamur, 'Ben hiçbir zaman 'üstlerime ulaşmak istedim ama ulaşamadım' demedim. Birinci önceliğim bana emanet edilen 7 geminin güvenliğini sağlamaktı. Emir alma ihtiyacım yoktu. O yüzden aramadım. Kurmay Başkanı'nın Foça'dan kalkan tüm gemilerden haberdar olması gerekirdi.' dedi.
Mahkeme Başkanı, Çamur'un ifadeleri üzerine, 'Darbe kalkışmasında adı geçen herkesle irtibatta oluyorsun. Senin 1. bağlılarını aramaktan imtina etmişsin.'dedi.
Çamur'un 'Vicdanen rahatım, gemilerin emniyeti için çıktım, bu kişilerle konuştum, sadece bilgi aldım.' demesi üzerine Mahkeme Başkanı, 'Bu bilgiyi kurmay başkanından alabilirsin. Eski Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık (tutuklu sanık) seni arayıp 'TSK yönetime el koymuştur' diyorsa, darbecidir.' dedi.
Mahkeme Başkanı Çamur'un 'Benim görevim gemilerin emniyetini sağlamak darbeyi çözmek değil.' ifadelerine ise 'Personel yok o sırada gemide. Onları çağırarak emniyetsiz pozisyona sokan sensin. Gemilerin emniyette olup olmadığı konusunda irtibat için üstlerinle görüşebilirsin. Sen gidiyorsun Halil İbrahim Yıldız'ı (tutuklu sanık) arıyorsun.' yanıtını verdi.
Mahkeme Başkanının 'Darbe başarılı olsaydı, cunta başa geçmiş olsaydı sen güney deniz saha komutanı mı olacaktın?' sorusuna Çamur, 'Onu niye verdiler bilmiyorum. Büyük ihtimal yine yargılanıyor olacaktım. O gece verilen emir sıkıyönetim direktifi. Ben o emirlerin hiçbirisini yapmadım. Darbeye yönelik tek bir emrim yok. Bütün gemilerin bilgisi donanma harekat merkezinde var. Kurmay başkanı başka hareket var mı, başka gemi kalkıyor mu diye sorsa bilgisi olurdu. Onların verdiği emirde yer alan 'Gemiler limana dönecektir' ifadesi çok afaki.' şeklinde savunma yaptı.
Tanık eski Harp Filosu Komutanı Tümamiral Ahmet İskender Yıldırım, tutuklu sanık Yaşar Çamur'un emrinde olan 3 amiralden biri olduğunu belirterek darbe girişimi akşamı eski Donanma Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal'ın kendisini aradığını ve 'Gölcük'ten gemiler seyre çıkıyor, haberiniz var mı' dediğini ifade etti.
Filo komutanının haberi olmadan 1 geminin bile hareket etmesinin mümkün olmadığını söyleyen tanık, 'Gemilerin amiralden izinsiz çıkması mümkün değildir. O akşam 'Benim emrim olmadan hiçbir gemi seyre kalkmasın' emri verdim.' dedi.
Tanık, darbe girişimi akşamı gemilerde televizyonların kapatıldığını telefonların toplatıldığını anımsatarak, 'Televizyonu ve telefonu kapatırsanız düşmanın nerede olduğunu nasıl anlarsınız?' diye sordu.
Duruşmada tutuklu sanık Enver Topal'ın FETÖ terör örgütü üyesi olduğunu ve Topal'ın eşiyle cemaat evliliği yaptığını iddia eden gizli tanık Abdullah, dinlendi.
Sesi değiştirilip görüntüsü mozaiklenerek ifadesi alınan gizli tanık Abdullah tutuklu sanık Ender Topal ile Erzincan'da görevdeyken tanıştıklarını ve Topal'ın girdiği ilk sınavda akademiyi kazanıp kurmay olduğunu, kendisinin ise 6 yıl akademi sınavlarına girip başarılı olamadığını belirtti.
Gizli tanık, tutuklu sanık Enver Topal'ın konuşmalarından FETÖ üyesi olduğunu anladığını belirterek, 'Hakan kod adlı kişi bana 'Ben Enver'den sorumlu abiyim' demişti. Poliste verdiğim ifadede Enver Topal ve FETÖ yapılanmasıyla ilgili bildiğim her şeyi anlattım. 1986 yılında cemaatin askeri okullara sızdığı haberinden sonra örgüt hücresel yapıda öğrenci almaya başladı. 1986 yılındaki operasyondan sonra öğrenciler birbirlerini deşifre ettiler. Bu yüzden başlatılan hücresel yapıda 1-2 kişi birbirini bilir, gizli yapıdır. Ben eşime mini etek giydirmedim. Mini etek giydirenler ve alkol alanlara sınavlar kazandırılırdı. Beynimi onlara vermedim. Bana 'İmayla namaz kılacaksın' dediler. Gittim camide kıldım.' diye konuştu.
Savcının 'Enver Topal ile öğrenci alım mülakatları konusunda bir konuşma olmuş. Biraz bahseder misin?' sorusuna gizli tanık, 'Enver Topal ve bir kişinin daha olduğu bir sohbetti. Sohbette zafer edasıyla 'bir dava uğruna' şeklinde ifadeler geçiyordu.' yanıtını verdi.
Tutuklu sanık Topal ise gizli tanığın ifadelerini reddederek, 'Akademiyi kazanmış herkesi kendi kazanamadığı için örgütçülükle suçlamıştır.' dedi.
Tanık Foça Merkez Komutanı Ali Türker Demiralp, darbe girişimi günü toplanma planı çerçevesinde komutanlığa gittiğini, komutanlıkta kendisine komuta yapısının değiştiği yönünde bilgi verildiğini ifade etti.
Tanık Demiralp, olağan dışı olayların yaşandığını fark ettiğini ve yeni komuta yapısını gösteren evrakı incelediğinde yasal bir evrak olmadığını anladığını kaydetti.
Demiralp, 'Personeli toplantıya çağırdım. Evrakı tanımadığımı söyledim. Aksi çıkanı tutuklayacaktım. Emniyet tedbirlerini arttırdık. Darbeye kalkışanların tutuklamalarını gerçekleştirdik.' dedi.
Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına müzekkere yazılarak darbe girişimi günü Foça Batı Görev Grup Komutanlığından seyre çıkan gemilerin tüm teknik verileriyle incelenerek, duruşma dosyasına konu eylemler açısından değerlendirmeler yapılarak, sivil makamların anlayabileceği bir açıklıkta rapor istenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İddianamede, elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu 267 sanık hakkında 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs' suçlamaları yöneltilmişti.
Daha sonra hazırlanan ek iddianame ve birleştirilen bir dosya nedeniyle 4 kişinin daha dosyaya ilave edilmesiyle sanık sayısı 271'e yükselmişti.
Yargılananlar arasında tamamı TSK'dan ihraç edilen, 'yurtta sulh konseyi'nce Manisa ve İzmir'de sözde 'sıkıyönetim komutanı' ilan edilen tutuklu sanıklar eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen, eski NATO Kara Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Salih Sevil, eski Bornova 57. Topçu Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmed Nuri Başol, eski Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız, eski Foça Batı Görev Grup Komutanı Tuğamiral Yaşar Çamur, eski Hava Teknik Okulları Komutanı Tümgeneral Ahmet Cural, eski Amfibi Gemiler Komutanı Tuğamiral Erdal Ergün, eski Ulaştırma Personel ve Eğitim Komutanı Tümgeneral Mustafa İlter, eski İstihkam Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı Tuğgeneral Osman Nadir Saylan, eski Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Süleyman Manka, eski Hava Eğitim Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Veyis Savaş ile eski Gaziemir Hava Sınıf Okulları Komutanı Tuğgeneral Ersal Ölmez de bulunuyor.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016) 'İzmir 271 sanık Darbe Yapılanması' davası
(26 Ağustos 2017, 16:47)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: