Kamikaze Hakimlere ret

Paralel Yapı' soruşturmaları kapsamındaki tutukluların usulsüz şekilde tahliyesini kararlaştıran ve meslekten ihraç edilen hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer'in, Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yargılandıkları davada, esas hakkındaki savunmalara devam edildi. Duruşmada savcı, sanıkların kovuşturmanın genişletilmesi taleplerine tepki gösterdi. Mahkeme heyeti de sanıkların bu talebini reddetti. Duruşmalarda esas hakkındaki savunmalarını tamamlayan sanıklar, beraat ve tahliyelerini talep etti. Sanıklar, ceza almaları halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istediler.

21.04.2017 14:48 'Paralel Yapı' soruşturmaları kapsamındaki tutukluların usulsüz şekilde tahliyesini kararlaştıran ve meslekten ihraç edilen hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer'in, Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yargılandıkları davada, esas hakkındaki savunmalara devam edildi.

19.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

Yargıtay Konferans Salonu'ndaki duruşmada heyete, Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Muhsin Şentürk başkanlık etti.

Duruşmada esas hakkındaki savunma için söz verilen Özçelik'in avukatı Önder Durdu, savunma öncesinde kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin sorulmadığını, bunun usul eksiklik olduğunu savunarak, taleplerde bulundu.

Avukat Elkan Albayrak da aynı gerekçelerle tahliyesine karar verilen kişilerin dosyalarının getirtilerek incelenmesi, tanık dinlenmesi, sanıklara ilişkin ByLock incelemesinin bağımsız bilirkişi tarafından yapılması taleplerini iletti.

Kovuşturmanın genişletilmesi taleplerine ilişkin görüşü sorulan Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Kenan Zeybek ise dosya kapsamında bugün 23. duruşmanın yapıldığını, davanın bir yılı aşkın süredir görüldüğünü söyledi.

"Yargılamayı başka mecralara taşıma niyetindeler"

Önceki oturum itibarıyla bin 80 sayfa SEGBİS çözümü bulunduğunu aktaran Zeybek, şöyle konuştu:

"Savunmanın söylemediği bir şey kalmamış. Meslek hayatımda görmediğim kadar reddihakim talebini bu dosyada gördüm. Sağıma döndüm reddi hakim talebi, soluma döndüm reddi hakim talebi. Talep edilmeyen bir şey de kalmadı. Son duruşmada biz de esas hakkındaki mütalaamızı okuduk ve tarafların talebi üzerine esas hakkındaki savunma için süre verildi. Bugün esas hakkındaki savunmaları yapmaları gerekirken, yine talepte bulunuyorlar. Savunmanın, yargılamayı başka mecralara taşıma niyetinin bulunduğu, muhterem mahkemenin yaptığı yargılamayı önemsemediği anlaşılıyor. Taleplerin, dosyaya katkı sağlamayacağı, makul sürede yargılamayı da olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle reddine karar verilmesi talep ve mütalaa olunur."

Verilen aranın ardından, mahkeme heyeti kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin reddine karar verdi.

"AYM VE AİHM'E GİDERİZ"

Daha sonra esas hakkındaki savunmasına başlayan sanık Metin Özçelik, bu dosyadan ceza alması halinde kararı temyiz edeceklerini, Anayasa Mahkemesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gideceklerini yargılamanın başında dile getirdiğini ve bunun kendileri için bir hak olduğunu ifade etti.

Yargı yetkisini kullanması nedeniyle burada bulunduğunu öne süren Özçelik, FETÖ'nün terör örgütü olduğuna ilişkin unsurların kendisiyle ilgili suç tarihinde oluşup oluşmadığına bakılması gerektiğini söyledi.

ÖZÇELİK: GÜLEN'İN SÖZLERİ DUA

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in daha önce yargılandığını ve beraat ettiğini aktaran Özçelik, iddianamede talimat olduğu belirtilen sözlerini kendisinin bir dua olarak gördüğünü, bunun da kendisine ulaştığına dair delil bulunmadığını ileri sürdü.

Özçelik, Gülen'in "Devletin kılcal damarlarına sızın' şeklindeki sözlerinin de ne zaman, nerede söylendiğinin, ona ait olup olmadığının belirlenemediğini savundu.

Bir mahkeme kararıyla hükümeti cebir ve şiddetle devirme suçunun işlenemeyeceğini ifade eden Özçelik, "Paralel yapı' soruşturması kapsamındaki tutukluların reddihakim taleplerini kabul eden kararını okudu.

Bu talepleri, geç saate kadar incelediğini ve bir kısmını evde yazdığını anlatan Özçelik, görev yaptığı mahkeme katibinin, "kararın önceden yazıldığı ve flaş bellekle getirildiği' yönündeki ifadesinin baskı altında alındığını, katibin daha sonra bu ifadeyi düzelttiğini iddia etti.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde sanık Özçelik, iddianamede talimat olduğu belirtilen Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in ifadelerini dua olarak gördüğünü tekrar etti. Özçelik, "Fetullah Gülen'in duası ayın 19'unda, bana yapılan reddi hakim başvurusu 20'sinde. Talihsizlik. Keşke bir hafta önce ya da 10 gün sonra dua etseydi. Benim için daha iyi olurdu.' dedi.

ÖZÇELİK: GÜLEN'İN O DUASIYLA TUTUKLU POLİSLERİ KASTETTİĞİNİ ANLIYORUM AMA SADECE BİR DUA!

Gülen'in "Allah'ım kolaylıkla salıver' ifadelerini kullandığını belirten Özçelik, "Tutuklu polisleri kastettiğini ben de anlıyorum ama bu bir dua.' diye konuştu.

Talimatla hareket etmediğini savunan Özçelik, verdiği karar uygulanmadığı için bir zarar meydana gelmediğini, verdiği karardan menfaat elde ettiğine dair delil de bulunmadığını öne sürdü.

Özçelik, "15 Temmuz öncesi unsurlar itibarıyla FETÖ diye bir örgüt yok. Dolayısıyla buradan örgüt üyeliği de çıkmaz.' görüşünü savundu.

Duruşmaya esas hakkındaki savunmalarla yarın devam edilecek.

20.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

Yargıtay Konferans Salonu'ndaki duruşmada heyete, Daire Üyesi Muhsin Şentürk başkanlık yaptı.

Sanık Özçelik, örgütün haberleşme programı 'ByLock'u kullanmadığını, MİT'in bu konudaki raporunun delil olarak değerlendirilemeyeceğini savundu.

Bunun üzerine Heyet Başkanı Şentürk, dosyada MİT'in değil, Emniyet Genel Müdürlüğünün 90 sayfalık raporunun bulunduğunu ve bu raporun Özçelik'e de verildiğini söyledi.

Programı kullanmadığını yineleyen Özçelik, "Kullandığımı var sayalım, bu rapora göre son kullanma 20 Şubat, ben kararı vermeden çok önce. Kaldı ki, ByLock kullanmak suç değil, bu programın varlığı örgüt üyesi olduğumu kanıtlamaz.' iddiasında bulundu.

Tahliyesini istedi

Hukuka uygun, yargısal bir karar verdiğini, bu kararın herhangi bir cemaatle ya da örgütle ilgisinin bulunmadığını savunan Özçelik, atılı suçları işlemediğini, suç unsurları oluşmadığından beraatini ve tahliyesini isteğini ifade etti.

Ceza alması halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istemediğini belirten Özçelik, esas hakkındaki savunmasını tamamladı.

Duruşmaya, sanık Başer'in esas hakkındaki savunmasıyla yarın devam edilecek.

21.04.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

Yargıtay Konferans Salonu'ndaki duruşmada heyete, Daire Üyesi Muhsin Şentürk başkanlık yaptı.

Sanık Başer savunmasında, kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini dile getirdi.

Hakimlik mesleği boyunca terör örgütü lehine verdiği bir karar bulunmadığını savunan Başer, 2014 yılı nisan ayında Bank Asya aleyhine bir karar verdiğini, bu karara bakıldığında meslek hayatı boyunca hukuktan hiç ayrılmadığının görüleceğini savundu. Başer, bu kararın mahkemeye getirilmesini istedi.

Cep telefonunun HTS kayıtlarında terör örgütü üyeleriyle görüştüğü yönündeki iddiaları da hatırlatan Başer, telefonla görüştüğü kişilerin hakim, savcı veya yüksek yargı üyesi olduğunu söyledi ve bu kayıtların da mahkemeye getirilmesi talebinde bulundu.

FETÖ firarisi eski Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan ile telefonla görüştüğünün iddia edildiğini de belirten Başer, Tekalan'ı tanımadığını ileri sürerek Tekalan'ın tanık olarak dinlenmesini istedi.

Başer, "Bundan sonra ben hayatım boyunca FETÖ'cü olmadığımı ispatlamaya çalışacağım. Bu örgütle irtibatlıysam bir yerlere gitmem, aralarına karışmam lazım. Benim ya da çocuklarımın hangi okullara gittiği, çocuklarımı hangi dershanelere gönderdiğim tespitinin yapılmasını istiyorum.' diye konuştu.

FETÖ'nün örgüt içi haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğu yönündeki raporları da kabul etmeyen Başer, "Teknolojiden, bilgisayardan anlamam. Bir yerden oyun bile indiremem. ByLock kullanıcısı olup olmadığım konusunda telefonumun incelenmesini istiyorum. ByLock kullandığıma ilişkin tespit varsa, mesajlaşmaların da tespit edilmesi gerekir.' dedi.

Terör örgütü FETÖ üyesi olmadığını savunan Başer, "Tek bir hakim kararım dışında ortada suç yoktur. Nerede kaldı benim yargıç bağımsızlığım? Ben bu kararı vermeden önce veya verdikten sonra terör örgütü üyesi olduğumu gösterir bir tek eylemim, hareketim ortaya konulmadıkça bu davada yargılanmam aslında mümkün değil. Bangalor etik ilkelerine göre 'aferin Mustafa'ya' demeleri gerekirken, ben buradayım.' ifadelerini kullandı.

Tutukluların tahliyesine ilişkin kararını savunan Başer, "Kararı verirken kötü niyetliysem bile karar infaz edildikten sonra hesap sorulmalıydı.' görüşünü ileri sürdü.

Esas hakkındaki savunmasını tamamlayan Başer, beraatini ve tahliyesini talep etti. Başer, ceza alması halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istedi.

Duruşma, 24 Nisan Pazartesi gününe bırakıldı.

Paralel yapı-25 Nisan (2015) 'İstanbul 25 Nisan kamikaze/yargısal darbe girişimi 2 sanık' davası

(21 Nisan 2017, 14:48), son güncel.: (22 Nisan 2017, 11:56)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=10224