Flaş!!! 2000´deki andıç da bulunamadı

Genelkurmay´ın ´psikolojik savaş için kışkırtıcı yayın yapan web siteleri kurup işletme´ andıcına gerekçe gösterdiği ´Başbakanlık Direktifi´ belgesini arşivinde bulamayan başbakanlık, genelkurmayın belge Bülent Ecevit´in başbakanlığı dönemi olan 2000 tarihine ait diyerek düzelttiği açıklamasındaki 2000 tarihli belgeyi de başbakanlık arşivinde bulamadı. Başbakanlık bunun üzerine, genelkurmaydan tarih ve sayı numarası istedi. Genelkurmay, internet üzerinden psikolojik harp yürütülmesini öngören andıcın, 2000´de dönemin Başbakanı Ecevit´in direktifiyle hazırlandığını açıkladı. Başbakanlık görevlileri, bu açıklamanın yapıldığı cumartesi günü arşivleri bir kez daha gözden geçirdi. Ancak internet andıcına dayanak gösterilen hiçbir genelge, talimat ya da emir bulunamadı. Başbakanlık, Genelkurmay´a bir kez daha resmi yazı yazarak, belgenin tarih ve sayı numarasını sordu.

FLAŞ!!! Burun uzadıkça uzuyor. 2000´deki Andıç da bulunamadı

Genelkurmay´ın ´psikolojik savaş için kışkırtıcı yayın yapan web siteleri kurup işletme´ andıcına gerekçe gösterdiği ´Başbakanlık Direktifi´ belgesini arşivinde bulamayan başbakanlık, genelkurmayın belge Bülent Ecevit´in başbakanlığı dönemi olan 2000 tarihine ait diyerek düzelttiği açıklamasındaki 2000 tarihli belgeyi de başbakanlık arşivinde bulamadı. Başbakanlık bunun üzerine, genelkurmaydan tarih ve sayı numarası istedi. Genelkurmay, internet üzerinden psikolojik harp yürütülmesini öngören andıcın, 2000´de dönemin Başbakanı Ecevit´in direktifiyle hazırlandığını açıkladı. Başbakanlık görevlileri, bu açıklamanın yapıldığı cumartesi günü arşivleri bir kez daha gözden geçirdi. Ancak internet andıcına dayanak gösterilen hiçbir genelge, talimat ya da emir bulunamadı. Başbakanlık, Genelkurmay´a bir kez daha resmi yazı yazarak, belgenin tarih ve sayı numarasını sordu.

Meçhul subayın, ikinci ihbar mektubuyla kamuoyuna duyurduğu internet siteleri andıcıyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı´nın 2000 yılını referans gösterdiği direktife Başbakanlık arşivlerinde rastlanmadı. Genelkurmay Başkanlığı´nın ?Direktif 2000 yılına aittir. Söz konusu internet siteleri, 2007 Tarihli 5651 Sayılı Yasaya uyum sağlamak maksadıyla yeniden düzenlenmiş ve daha sonra tümüyle iptal edilmiştir? açıklaması üzerine arşivlerini cumartesi günü tekrar kontrol eden Başbakanlık görevlileri, direktif belgesine rastlamadı. Bu gelişme üzerine harekete geçen Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı´ndan 2000 yılındaki belgenin tarih ve sayı numarasını istedi. Başbakanlık arşivinde tüm belgeler kayıt altında tutulduğu için Genelkurmay Başkanlığı´ndan gelecek olan cevap yazısına göre, Adli Müşavir Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu´nun yaptığı açıklamanın doğru olup olmadığı ortaya çıkacak.

´Direktifi Ecevit verdi´ demişlerdi

Hatırlanacağı gibi ?AKP ve Fettullah Güleni Bitirme Planı? olarak bilinen ?İrticayla Mücadele Eylem Planı?nın aslını Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara gönderen meçhul subay, ardından ikinci bir ihbar mektubunu basın mensuplarına ve savcılara göndermişti. Bu ihbar mektubunda, Genelkurmay Başkanlığı´nın psikolojik harekat yapmak üzere internet siteleri açtığı, bazı siteleri de takip ettiği ortaya çıkmıştı. Bu ihbar mektubunun kamuoyuna yansıması üzerine, geçen cuma günü konu Genelkurmay basın bilgilendirme toplantısında gündeme geldi. Genelkurmay Adli Müşaviri Çubuklu, ?Türk Silahlı Kuvvetleri, Başbakanlık´ın ilgili plan ve direktifleri çerçevesinde irticai ve bölücü tehdit unsurlarını izlemek üzere kurulmuş, işletilmiş internet siteleri bulunmaktadır? dedi ve andıcın varlığını kabul etti. :

Başbakanlık direktife rastlamadı

Ancak, Başbakanlığın yaptığı araştırmada AKP döneminde böyle bir direktif verilmediği ortaya çıktı. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanlığı´ndan bilgi istenince, bu kez Genelkurmay tarafından cumartesi günü bir açıklama daha yapıldı. Yazılı açıklamada direktifin 2000 yılına ait olduğu, 2007 Tarihli 5651 Sayılı Yasaya uyum sağlamak maksadıyla yeniden düzenlendiği ve daha sonra tümüyle iptal edildiği belirtildi. Bu açıklama üzerine tekrar arşivlerini kontrol eden Başbakanlık yetkilileri, arşivlerde 2000 yılındaki direktife rastlamadı. Ardından da aynı gün Genelkurmay Başkanlığı´na bir yazı yazılarak, 2000 yılında alındığı iddia edilen direktifin, tarih ve sayı numarası istendi. ( Mehmet Baransu, Taraf)

Genelkurmay´ın andıç siteleri, asimetrik savaş yaptı

Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı Destek Şubesi tarafından kamuoyunu yönlendirmek maksadıyla kurulduğu öne sürülen internet sitelerinde yayınlanan haberler zamanlama olarak dikkat çekiyor. Genelkurmay Başkanlığı´nın da varlığını kabul ettiği sitelerde çıkan haberler siyasete göre şekillenmiş. Genel seçimlerin yapıldığı 2007 Temmuz ayında sitelerde yoğun bir şekilde ´terör´ işlenirken cumhurbaşkanlığı seçiminin olduğu 2007 Ağustos ayında ´irtica´ gündeme getirilmiş.

Özel Harp Dairesi (ÖHD) halka karşı kontrgerilla savaşı yürütüyor

Komplo Belgesi´nin hazırlayıcısı Kurmay Albay Dursun Çiçek´in Özel Harp Dairesi´ne bağlı Psikolojik Savaş Dairesi´nin elemanı olduğunu ve dolayısıyla belgenin de ÖHD´nin işi olduğunu sitemizde daha önce işlemiştik. Bir işgal durumunda dış düşmana karşı uygulanması gereken kontrgerilla yöntemleriyle savaşı, bu kurmaylar açıkça görülüyor ki Türk halkını düşman olarak görerek ona karşı yürütüyor. Kurmaylar, bu kontrgerilla yöntemlerinden birisi olarak da web siteleri üzerinden milli ve kutsal değerleri istismar ederek toplumu kışkırtmaya ve kafaları karıştırmaya çalışıyor. Sitelerde psikolojik harekat ´irtica´ ve ´terör´ üzerinden yürütülmüş. Danıştay saldırısı, Malatya Zirve Kitabevi´ndeki kanlı eylem, şehit cenazeleri, eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç´e yönelik saldırı, Genelkurmay Başkanlığı´nca düzenlenen ´Teröre Karşı Refleks´ mitingleri, başörtüsü, Abant Platformu, Türkçe Olimpiyatları ve Fethullah Gülen´le ilgili haberlerin provokasyon oluşturacak şekilde yayınlandığı görülüyor.

İşte web sitelerinin kışkırtıcı yayınlarına örnekler

´terorveguvenlik.net´ 2006 yılında YÖK Başkanı Erdoğan Teziç´e yapılan saldırıyla Alparslan Arslan´ın gerçekleştirdiği Danıştay cinayetinin benzer olduğu yönünde haber yapmış. Arslan´ın saldırıyı dini sebeplerle yaptığı ileri sürülmüş. Malatya´daki Zirve Kitabevi´ne yapılan saldırıyı gerçekleştiren ekibin, namaz kıldıkları da iddia edilmiş. 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yaklaştığı bir dönemde ´irtica.org´ ve ´irtica.net´ sitelerinde cumhurbaşkanının AK Parti içerisinden birisi olmaması içerikli yazılar ve haberler sıklıkla yayınlanmış. ´AKP´ye kaos uyarısı´ başlıklı bir haber de yer almış. Aynı sitede Fethullah Gülen´le ilgili yazılar dikkat çekici. Gülen´i şiddetle eleştiren haberlerin dışında, Gülen´in teşvikiyle gerçekleştirilen Uluslararası Türkçe Olimpiyatları, Abant Platformu gibi Türkiye´yi dünyaya açan ve demokrasinin olgunlaşmasına katkı sağlayan etkinlikler ve dünyanın dört bir yanında açılan okullar ağır bir şekilde eleştiriliyor.

Bunun neresi askerlik?.. Bu kurmaylar hangi ordunun subayı?..

´Kutlu Doğum neyin nesi?´ diye haber yapılarak uydurma olduğu iddiası işlenmiş

Sitelerde yer alan haberler sadece belli gruplara ve kurumlara yönelik olmakla kalmıyor. İslam alemi tarafından Hz. Muhammed´in (sas) doğumunun kutlandığı Kutlu Doğum Haftası´na da göndermeler yapılmış. Kutlu Doğum Haftası için ´Neyin nesi?´ başlığı ile haberler yayınlanırken, Kutlu Doğum Haftası´nın uydurma olduğu iddiasında bulunulmuş.

İrtica.com ve irtica.org´da dini değerlere hakaretler yağdırılmış

Yine ´irtica.com´ ve ´irtica.org´ adlı sitelerde AK Partili belediyeler hedef haline getirilirken, belediyelerin öğrencilere yaptığı yardımlar bile ağır bir dille eleştirilmiş. AK Parti hükümetinin göreve gelmesinden itibaren irticai eylemler içerisinde olduğu şeklinde bir izlenim oluşturulmaya çalışılmış. Başörtülü kadınların Meclis oturumunu izlemesinin kabul edilemeyeceği belirtilmiş. Toplumun hassasiyet duyduğu ´din´, ´milliyet´ ve ´laiklik´ gibi alanlarda provokatif söylemlerde bulunmaktan da çekinilmemiş. Laiklik elden gidiyor temalı haberler yoğun bir şekilde yer alırken ´Henüz yıkılmayan iki kalemiz var: Atatürk ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK). Başarabilirlerse sıra şimdi onlarda... Yargı gitti. YÖK gitti. Türk-İş gitti. Medya gitti. Son iki kalemiz de giderse, işlem tamam olacak...´ şeklinde toplumda kutuplaşma ve kaosa sebep olacak ifadeler sıkça kullanılmış.

Şu an kapalı olan o genelkurmay destekli kışkırtma sitelerine nasıl girilebilir?

Genelkurmay psikolojik harp sitelerini deşifre olduktan sonra kapattı. Ancak internetteki açık ya da kapalı tüm siteleri arşivleyen www.archive.org gibi sanal arşiv sitelerin yardımıyla kapalı ya da içi boşaltılmış bu sitelerin eski içeriklerine girmek mümkün. Genelkurmay´ın kapattığı sitelerin muhtevasına, web arşivi tutan http://web.archive.org adresli internet sitesi üzerinden ulaşılabiliyor. Kara propaganda sitelerine ulaşmak için öncelikle adresine girmek gerekiyor. The Wayback Machine yazısının altındaki kutucuğa, bulmak istediğiniz sitenin (http://irtica.org gibi) adresini yazıp Take Me Back tuşuna basıyorsunuz. Karşınıza ulaşmak istediğiniz sitenin değişik zamanlardaki kayıtları geliyor. İstediğiniz bir tarihi tıklayarak sitenin yazılı nüshasına ulaşıyorsunuz. Arşivde sitenin fotoğraf ve görüntüleri yer almıyor.

Dezenformasyon (kışkırtıcı yayın) sitelerinde sapıklıklar iyi dini değerler kötü gösteriliyor

Kara propaganda siteleri, Ergenekoncuların gündeme getirdiği iftiralarla dolu. Hükümet ve Fethullah Gülen´in hedef alındığı sitelerde üreme organlarının işlevlerinden burçlara, Pontus girişimlerinden Moon tarikatına kadar her şeyi bulmak mümkün. Kurum ve şahıslar hakkında en ağır ifadeler www.irtica.org uzantılı sitede kullanılıyor. Yargı kararı olmadan insanların devlet eliyle karalandığı bu sitede okuyuculara Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk´ün Türkiye´yi kemiren ihanet: Allah ile aldatmak kitabı tavsiye ediliyor. Tavsiye listesindeki diğer kitaplardan bazıları şöyle: Musa´nın Çocukları, Ya Sev ya Sevr, Şeriat Pazarı, Türkiye Nasıl Kuşatıldı?, Küçük Şeyler, Fethullah Gülen´in 40 Yıllık Serüveni, Bir Cumhuriyet Düşmanının Portresi ya da Fethullah Gülen Hocaefendi´nin Derin Misyonu, Fethullah Müslüman mı?

En çok alıntı yapılan gazete ve yazarlar

Kara propaganda için kurulan siteler, hükümet ve Fethullah Gülen´i, ulusal yayın yapan 5 gazeteden yapılan alıntılar, marjinal internet siteleri ve imzasız yazılarla karalıyor. Siteler, en çok Cumhuriyet, Vatan, Gözcü, Hürriyet ve Milliyet gazeteleri ile Aydınlık dergisinde çıkan yazı ve haberlerden alıntı yapmış. Kara propagandanın diğer alıntı kaynakları ise davamiz.com, turksolu.org, gercekgundem.com, acikistihbarat.com, nurettinveren.net, istiklalmahkemesi.com, fethullah.has.it, jonturk.com, kuvvaimilliye.net gibi marjinal internet siteleri ile kim tarafından kaleme alındığı bilinmeyen imzasız yazılar. Sitelerde, ´bir okurdan gelen elektronik posta´ mahreciyle de karalama kampanyası yürütülmüş. Sitelerin Günlük gazeteler bölümünde, tirajı düşük olan Birgün bile yer alırken Zaman, Taraf, Vakit, Yeni Şafak gibi gazetelerin linki bulunmuyor. Kara propaganda için yazı ve haberlerinden en çok alıntı yapılan isimler ise şöyle: Prof. Muzaffer Eryılmaz, Erol Manisalı, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Nilgün Cerrahoğlu, Prof. Dr. İlker Birdal, araştırmacı-yazar Mustafa Yıldırım, Oktay Ekşi, Necati Doğru, Erdal İpekeşen, Reha Muhtar, Özdemir İnce, Mustafa Mutlu, Fatih Altaylı, Mehmet Y. Yılmaz, Mehmet Şehirli, Mustafa Balbay, Oray Eğin, Tufan Türenç, Rıza Zelyut, Nuray Mert, Yalçın Doğan, Yılmaz Polat, Can Ataklı, Kemal Baytaş, Neval Kavcar, Merdan Yanardağ, Okay Gönensin, Nilgün Cerrahoğlu, Yakup Kepenek, Mine Kırıkkanat, Nagehan Alçı, Ahmet Hakan, Ruhat Mengi, Orhan Bursalı, Deniz Som, Mehmet Tezkan, Hasan Pulur, Nur Arslan, Güneri Civaoğlu, Yılmaz Özdil, Sabahattin Önkibar, Cüneyt Ülsever, Aydın İleri, Sırrı Yüksel Cebeci, Melih Aşık, Rahmi Turan, Bekir Coşkun.

Haşim Kılıç da hedef tahtasında

www.irtica.org´da 0003´te türbanlı. Anayasa Mahkemesi Başkanlığı´na Haşim Kılıç seçildi. Kılıç´ın eşi erkek görünce başını halının altına sokmuştu. Kılıç´ın ise ´günah´ diyerek evine TV almadığı öne sürülmüştü. ifadeleri dikkat çekiyor. www.irtica.org adresli sitede yer alan yazılarda Fethullah Gülen´in Amerika ile çalıştığı, devlet içinde gizlice güçlenerek Humeyni gibi Türkiye´nin başına geleceği, Moon tarikatı ile irtibatlı olduğu, misyonerliğe destek verdiği iftiraları yer alıyor. Said-i Nursi´nin ise İngilizlerle çalıştığı ve yeni Kur´an yazma amacı güttüğü ifade ediliyor. Nakşibendiliğin en politik tarikat olduğu savunulan sitede Allahüekber, Humeyni rehber!, Sütçü İmam dururken Atatürk de kim oluyor?, I love Humeyni!, Manda yuva yapmış türbana, Köyler imamlara kaldı, Dinden ekmek yiyen uçkur düşkünleri!, Kaç ´karı´ makbul?, İran Devrimi´nin ayak sesleri Türkiye´de, TRT de AK Parti medyasında, TRT´nin yönü değişti gibi kışkırtıcı başlıklar dikkat çekiyor.

Hükümeti yıpratmaya yönelik haberlerden bazılarının başlıkları ise şöyle: AKP türbana dolandı, Abdullah Gül, İslamcı öğrencilerle buluştu, Devletten iş alacak kişinin eşi örtünür, Türban ders kitabına girdi, Türkiye molla rejimine doğru gidiyor, Harem-selamlık alternatif yılbaşı, Metrobüsten sonra harembüs, AKP yumuşakça İslamlaştırıyor, Anaokulu kitabında din eğitimi, Öğretmenler mevlide çağrıldı, Başbakanlık tarikat amblemini tercih etti.

Üreme organının işlevleri de anlatılıyor

Islak imzayı ortaya çıkaran meçhul subayın deşifre ettiği kara propaganda sitelerinde cinsel organın işlevlerini anlatan bilgiler de var. www.ozgurgenc.net uzantılı sitede, gençlere, terör örgütleri ve uyuşturucunun zararları yanında cinsel hayat hakkında da bilgi veriliyor. Sitede ergenlik dönemi, hobiler, halk ozanları, zeka oyunları ve burçlarla ilgili bilgiler bulunuyor. Kadın üreme organları ve işlevleri başlıklı bölümde Kadın üreme sistemi, dış organlar ve iç organlar olarak iki bölümde incelenir. cümlesine yer veriliyor. Yazının devamında organın bölümleri detaylı olarak anlatılıyor. Erkek üreme organları başlıkla bölümde Erkek üreme organları da dış ve iç organlar olarak ikiye ayrılır. ifadesi kullanıldıktan sonra organla ilgili detaylar veriliyor.

Patrikhane fesat ve ihanet odağı

www.pkkgercegi.com sitesinde ´PKK´nın dış ülkelerdeki faaliyetleri ve iç yapısı´, ´PKK´nın para kaynağı olan ülkeler´, ´PKK´nın Batı Avrupa´daki bürolarının tam listesi´, ´Kandil Dağı´nda yaşanmış tecavüz hikayeleri´ gibi konulara yer veriliyor. www.pontuslu.com´da KKTC ile ilgili haberler aktarılıyor, Rum ve Yunan mezalimi anlatılıyor. Türk-Yunan ilişkilerinin tarihi işleniyor. ´Pontus Gerçeği´, ´Laz Gerçeği´, ´Gürcü Gerçeği´ gibi başlıklar kullanılıyor. Fener Rum Patrikhanesi ve Pontus´u canlandırma hayalinden söz ediliyor. Fener Rum Patrikliği´nin Atatürk´ün tanımlamasıyla Bir fesat ve ihanet odağı. olduğu vurgulanıyor. ( Zaman)

Genelkurmay suçu itiraf etti; imzası bulunanlar yargılanmalı

TSK tarafından kurulan 42 internet sitesinde karalama ve kamuoyunu yanlış yönlendirme amaçlı birçok haber yer alıyor. Hukukçular yetkilendirme olmadığı halde internet sitelerinin fişlenmesi ya da yönlendirme amaçlı sitelerin kurulmasının görevi kötüye kullanma, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve hakaret suçlarını oluşturabileceğine dikkat çekiyor. Kanunda görevi kötüye kullanma suçunu işleyenler için bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Doç. Dr. Ali Kemal Yıldız, kanunlarda hangi birimin, hangi kapsamda işlemler yapabileceğine yönelik bilgilerin yer aldığını belirtiyor. Yetkilendirme yoksa yapılan işlemlerin hukuka aykırı olduğunu ve suç teşkil ettiğini vurguluyor. Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya, andıcın açıkça suç olduğu görüşünde. Kılıçkaya, konunun Türk Ceza Kanunu´ndaki ´halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama´ suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor. TCK´nın 216. maddesi şöyle: Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bilgi Üniversitesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Yaman Akdeniz andıç işlemlerinde kategorize edilmenin söz konusu olduğunu kaydediyor. Akdeniz, Ben kendi sitelerim için böyle bir andıçlama yapılsa ne yapardım diye düşündüğümde bu iş hakaret davasına kadar gider diyebiliyorum. ifadesini kullanıyor. TCK´nın hakaret suçunu düzenleyen 125´inci maddesinde şu ifadeler yer alıyor: Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. ( Zaman)

Ecevit döneminin yetkilileri de direktifi hatırlayamadı

2000 yılındaki Bülent Ecevit´in başbakanlığı döneminin Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, Star´a yaptığı açıklamada söz konusu direktifi hatırlamadığını söyledi. Özkan ?aradan çok zaman geçti, böyle bir direktif var mı hiç hatırlamıyorum? dedi. Dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Şağar da, ?Üzerinden çok zaman geçti, bu talimatı hatırlamıyorum. Başbakan´a sormak lazım? diyerek topu dönemin Başbakanı Ecevit´e attı. Dönemin Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ise ?Bu konuda emir olmaz, tavsiye olabilir. MGK raporlarına bakmak lazım. Talimatı hatırlayamadım? dedi.

Ankara´da cevabı aranan sorular

Genelkurmay´ın açıkladığı Başbakanlık direktifinin bulunamaması Başkent kulislerinde bazı soruları gündeme getirdi: Başbakanlık´tan Genelkurmay´a gönderildiği iddia edilen direktifin tarih ve sayı numarası ne, altında kimin imzası var? Direktif alındıktan sonra Genelkurmay resmi kayıtlarına geçirildi mi? Geçirildiyse tarih ve sayısı ne? Geçirilmediyse neden? DirektifBaşbakanlık´tan geldiğine göre Andıç´lar neden Başbakanlık´a gönderilmedi? Andıç´taki 35 siteyle ilgili düzenlemenin 5651 sayılı kanun uyarınca yapıldığı açıklandı. Ancak yasa 2007 yılında çıktı, niçin Nisan 2009´a kadar yenileme yapılmadı? Andıç´ta yer alan siyah ve gri propaganda için youtube ve benzeri siteler üzerinden yapılan faaliyetler nelerdir? Yasal dayanağı var mı? Bu sitelerde İktidar, Kürtler, Rumlar, Ermeniler, dindar kesim hakkındaki karalayıcı ve yaftalayıcı ifadeler hangi yasal gerekçeyle ve ne fayda gözetilerek yapıldı? Andıç´a göre herhangi bir cezai işlem yapıldı mı?

Andıç sitelerinin yapımcısı Ergenekon sanığı çıkmıştı

Genelkurmay´ın Başbakanlık´ın talimatıyla kurulduğunu açıkladığı psikolojik harp internet sitelerinin, Ergenekon bağlantısı daha önce ortaya çıkmıştı. Ergenekon davası tutuklu sanığı emekli Yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım´da ele geçen ´Hayhay´ isimli belgeye göre, psikolojik harp sitelerinin alt yapısını Ergenekon davası sanıkları Yıldırım ve ile askeriyede çalışan sivil memur Mehmet Bülent Sarıkahya hazırlamış.

İçerik ve yazılım desteği

Emekli Yüzbaşı Yıldırım´dan çıkan ?hayhay? isimli belgeye göre, psikolojik harp sitelerinin 35´in teknik altyapısını Yıldırım´ın sahibi olduğu şirket hazırladı. ?Hayhay? isimli belgeye göre; Yıldırım ile Sarıkahya Mecidiyeköy´deki Murat Muhallebicisi´nde buluşuyordu. Bu buluşmalarda irtica.net, gencizbiz.net, gençlik.info, pkkgerçegi.net, turkses.org, naksilik.com, turkatak.gen.tr, turkihsgenocide.net, ozgurgenc.net adlı sitelerin isimleri ile ´başkanlık siteleri´ denilen gnkur.org ve gnkur.net için yazılım ve içerik desteği konuşuldu.

Aynı şirketten

?Ortadoğu yazılım ile irtibata geçilmesi? ve ?F... Amiralle görüşülmesi? ifadelerinin dikkat çektiği notlarda, Ortadoğu Yazılım Hizmetleri A.Ş., 35 sitenin domain sağlayıcısı olarak dikkat çekiyor. Sitelerin alan adı alımı için verilen adresin ?hayhaytr@yahoo.com? olduğu ve bu adresinde Bülent Sarıkaya´ya ait olduğu tespit edilen ?ms3124829725@ttnet? ADSL aboneliğince kullanıldığı? iddia edildi.

4000´ler toplantıları

Ergenekon sanığı emekli Yüzbaşı Yıldırım´ın sahibi olduğu yazılım şirketi Naryaz ile Tr.net ve Orta Doğu Yazılım Hizmetleri A.Ş., ´4000ler.trnt.com` sitesi aracılığıyla muvazzaf subayında katıldığı çok sayıda toplantılar yapmıştı. ( Star)

Başbakan Erdoğan: TSK´ya verilen bütün direktifler inceleniyor

11 Kasım 2009: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TSK´ya verilmiş bütün direktiflerin geriye dönük olarak incelendiğini söyledi. Başbakan, Aydın Menderes´i İncek Alacaatlı köyü Çakırbeyi villalarındaki evinde dün ziyaret etti. Erdoğan, bu sırada Aydın Menderes ile röportaj için evinde bulunan özel bir televizyonun canlı yayın programına katılarak soruları cevaplandırdı. ´Başbakanlık´ın TSK´ya verilen direktiflerle ilgili geçmişe dönük bir çalışma başlattığı´ iddialarının hatırlatılması üzerine Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: Sürece yönelik olarak, şu anda arkadaşlarım konu üzerinde çalışmalarını sürdürüyorlar. Bugüne kadar neler oldu, neler olmadı, bunların hepsi şu anda masaya yatırıldı. İnceleniyor. Silahlı Kuvvetlerimizle de zaten irtibat halindeyiz. Nerede ne tür eksikler var, bunların üzerinde duruyoruz. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetler´imiz devletimizin güçlü unsurlarından bir tanesi ve tahribe gelmez. Onun için güç birliği, el birliği yapmamız lazım. Ama bu kurumlarımız arasında da yanlışları olanları, lekeli olanları da asla barındırmamamız lazım. Bu Silahlı Kuvvetler´imiz de olabilir, diğer güvenlik örgütlerimiz de, diğer tüm devletin birimleri de olabilir. Ne kadar yanlış tipler varsa bunları ayıklamamız lazım ki, yarınların Türkiye´si güçlü bir devlet eliyle yürüyecektir, kurulacaktır. Buna inanıyorum ve bunun adımlarını da kararlı bir şekilde atıyoruz.´ ( AA)

İnternet andıcı ´28 şubat temizliği´ getirdi

Gündemi sarsan ´internet andıcı´ skandalının ardından Başbakanlık tüm yasa ve yönetmeliklerde ´28 Şubat´ın izini temizlemek için harekete geçti. Batı Çalışma Grubu tarafından hazırlanan ünlü ´İrticayla Mücadele Belgesi´ni kaldırmak için harekete geçildiği öğrenildi. Genelkurmay´ın 6 Kasım´da düzenlediği bilgilendirme toplantısında, Genelkurmay bünyesinde, ´irtica ve terörle mücadele için´ bazı internet sitelerininkurulduğu açıklandı. ´Devletin kendi vatandaşları üzerinde psikolojik savaş yürüttüğünün´ itirafı sayılan açıklama tepki topladı. Radikal´e bilgi veren kaynaklar Genelkurmay´ın ´internet andıcına´ dayanak olarak gösterdiği belgenin 28 Şubat postmodern darbesinin kararlarının uygulanmasını takip için hazırlanan ´irtica ile Mücadele Strateji Belgesi´ olduğunu söyledi. Yaklaşık 100 sayfadan oluştuğu belirtilen gizli belge, Batı Çalışma Grubu (BÇG) tarafından hazırlanmıştı. Belge, irticai ve bölücü faaliyet yürüten her türlü kişi, kurum veya kuruluşun takip edilmesini öngörüyordu. 2006 yılında, belge ´suistimale açık´ bazı maddelerin iptal edilmesi gerekçesiyle Bakanlar Kurulu´nun gündemine geldi. Böylece, belge, AKP´nin rötuşundan geçmiş oldu.

Önce rötuş sonra temizlik

Radikal´e bilgi veren bir kaynak, konunun gündeme geliş şekli ve Genelkurmay´ın açıklamasının, Başbakanlığı ´daha kökten çözüm yolları üretmeye ittiğini´ söyledi. Genelkurmay´ın açıklamasının hemen ertesi günü Başbakanlık´ta üst düzey bürokratların katılımı ile bir dizi çalışma yapıldı. Buna göre 55, 56. ve 57. hükümetler döneminde çıkarılan irticai ve bölücü faaliyetlere ilişkin ´muğlak ifadeler içeren´ tüm yönetmelik, plan ve genelgeler iptal edilecek. Ve ´İrtica ile Mücadele Strateji Belgesi´ de iptal edilecek. Batı Çalışma Grubu, Ecevit´in Başbakanlığı döneminde ´Başbakanlık İrticayı Takip ve Koordinasyon Kurulu´na dönüştürüldü. Kurul ayda bir defa toplanarak, yapılan çalışmaları gözden geçiriyor. Ancak AKP´nin hükümet olduğu son yedi yılda, Kurul´un toplanma periyodu üç ayda bire çıkarıldı. Halen Kurulun toplanma periyodu zaman zaman aksıyor. AKP´nin, ismi, ´Başbakanlık Uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kurulu´ yaparak kaldırmak istediği biliniyor. ( Radikal)

İsmet Berkan: Direktifi iptal yetmez, hukuki altyapı iptal olsun

?Dün Başbakanlık çevrelerinden sızan haberlere göre Başbakanlık söz konusu internet izlemesine ve internette yalan haber/propaganda yayan sitelerin kurulmasına temel oluşturduğu söylenen ve geçmişi 28 Şubat kararlarına kadar uzanan bazı genelgelerin iptali için çalışmaya başlamıştı. Bakın, bu haberin ve alttan alta devam eden kavganın çok büyük bir önemi var. Bütün mesele, bir devletin, kendi vatandaşlarına karşı propaganda ve dezenformasyon yapıp yapamayacağı meselesi. Bizim devletimiz yaptı böyle şeyleri, belki bugün bile yapmaya devam ediyor. Burada bir ayrım yapmamız lazım: Bu sefer bir Ergenekon çetesinden veya ordu içindeki bir cuntadan söz etmiyoruz. Hatta bu sefer sadece Türk Silahlı Kuvvetleri´nden de söz etmiyoruz. Bu sefer devletten söz ediyoruz. Hükümet direktif veriyor, asker veya başka bir kurum (mesela İçişleri Bakanlığı´na ne gibi direktifler verildi aynı dönemde) bunu yerine getiriyor, Türk halkına yalan söyleniyor, halka karşı psikolojik operasyon yapılıyor. Bu devlet bunu hep yapıyor. Bu sefer birkaç iyi adam ortaya çıktı ve direktifleri iptal ediyor diye kendimizi güvencede hissedemeyiz. Bu devletin bir daha hiçbir zaman kendi halkına karşı böyle şeyler yapamamasının hukuki güvencesine ihtiyacımız var... Genelkurmay´ın bu belgesiyle halka karşı yapılan onca işten sadece bir tanesini görmüş olduk. Demokratım diyen hükümet bütün bunların tam bir listesini çıkarır ve geçmişte yapılanlardan ötürü özür dilerdi. Şimdi direktifi iptal etmek yetmez. Çünkü bugün iptal edilen direktif yarın yeniden verilebilir. Hukuki güvence istiyoruz.? ( Radikal)

´İnternet andıcı´nın Ecevit´e elden imzalatıldığı bu sebeple kayıtlarda yeralmadığı iddia edildi

03 Aralık 2009: Genelkurmay ile Başbakanlık arasında polemik konusu olan ´internet andıcı´na dayanak gösterilen belgenin Bülent Ecevit´in Başbakan olduğu 57. Hükümet döneminde, ´elden imzalatıldığı için´ Başbakanlık kayıtlarında olmadığı iddia edildi. Genelkurmay´ın 6 Kasım´da düzenlediği basını bilgilendirme toplantısında, Genelkurmay bünyesinde, ´irtica ve terörle mücadele için´ bazı internet sitelerinin kurulduğu açıklandı. ´Devletin kendi vatandaşları üzerinde psikolojik savaş yürüttüğünün´ itirafı sayılan açıklama tepki topladı. Bunun üzerine Genelkurmay, topu Başbakanlığa atarak çalışmanın ´talimatla´ yapıldığını duyurdu. Başbakanlık´ta en az iki defa kapsamlı ´arama´ yapılmasına karşın belge bulunamadı. Bunun üzerine Başbakanlık´taki ´belge avı´ genişletildi. Bir yandan 28 Şubat döneminde irticayla mücadele kapsamında hazırlanan belgeler, ´ayıklanmak´ için seçilirken, bir yanda Genelkurmay´ın sözünü ettiği belge arandı. Başbakanlık talimatının da 57. Hükümet döneminde Başbakan Bülent Ecevit´e, askerler tarafından elden imzalatıldığı ve bu nedenle Başbakanlık kayıtlarında yer almadığı iddia edildi. Ancak, vefat etmiş merhum Ecevit tarafından doğrulanamayacağı ve ayrıca Ecevit´in en yakın çalışma arkadaşlarının bile bu andıçtan habersiz oluşu sebebiyle bu iddia gerçekçi bulunmuyor. ( Radikal)

Abdullah Harun

(10 Kasım 2009, 11:05), son güncel.: (03 Aralık 2009)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

Başbakanlık: G.kurmay´ın andıcı yalan

´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ manşetlerimiz

Flaş!!! Subaydan andıç ihbar mektubu

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=1112