30 Fetö Sanığına 245 Yıl Hapis

Adana, Adıyaman, Ankara, Aydın, Bursa, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Malatya ve Tekirdağ'da görülen az sanıklı Fetö davalarından sanıklara örgütteki konumları göz önüne alınarak 7-18 yıl arası hapis cezaları verildi. Davalardan birinde eşiyle birlikte yargılanan Halil Karagöz, duruşmada FETÖ'den 'Gönüllü hizmet hareketi' olarak bahsetti. Bu hareketin hiçbir dünyevi ve siyasi amacının olmadığını iddia eden Karagöz, bu hareketin içerisinde 'memnuniyetle' yer aldığını, bu harekete katıldığı için pişmanlık duymadığını anlattı. Karagöz, 'İddia makamının mütalaası aymazlıktır, hukuksuzluktur, adaletsizliktir' diye konuştu. Mahkeme heyeti, Halil Karagöz'e 'silahlı terör örgütü yöneticisi olmak' suçundan 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırırken, eyleminde herhangi bir pişmanlık duymaması ve yargılamanın son aşamasına kadar 'örgüt kararlılığı' sergilemesi gibi hususları dikkate alarak cezasında herhangi bir indirime gitmedi. Eşi Meryem Karagöz de 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 9 yıl hapis cezasına mahkum edildi ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.

16.02.2019 19:22 Adana, Adıyaman, Ankara, Aydın, Bursa, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Malatya ve Tekirdağ'da görülen az sanıklı Fetö davalarında sanıklara örgütteki konumları göz önüne alınarak 7-18'er yıl arası hapis cezaları verildi.

Adana: 3 Sanığa 2-10'ar Yıl Hapis

Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davasında "silahlı terör örgütüne" üye olma suçundan yargılanan 3 sanıktan birine 10 yıl 6 ay, diğerlerine 2 yıl 1'er ay hapis cezası verildi.

6 Şubat'ta Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, örgütün "mahrem imamı" olduğu iddia edilen tutuklu sanık Korhan Kalır, eski astsubaylar tutuksuz M.Ç. ve Y.E.B. ile avukatları katıldı.

Sanık Kalır savunmasında, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "FETÖ üyesi değilim. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim." dedi.

Diğer sanıklar da önceki aşamalarda etkin pişmanlığa dair detaylı savunma verdiklerini ifade ederek, beraatlerine karar verilmesini istedi.

Cumhuriyet savcısı ise esas hakkındaki mütalaasında sanıkların üzerlerine atlı suçtan cezalandırılması ve tutuklu sanık Korhan Kalır'ın hükmünün yanı sıra mevcut halinin devamına karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.

Mahkeme heyeti, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan sanık Korhan Kalır'ı 10 yıl 6 ay, sanıklar M.Ç. ile Y.E.B'yi ise etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde 2 yıl 1'er ay hapis cezasına çarptırdı.

Adana: Hücre Evinde Yakalanan Sanığa 8 Yıl Hapis

Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin davada, örgütün "gaybubet evi" olarak adlandırılan hücre evinde yakalanan sanık 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

11 Şubat'ta Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Erdoğan Yılmaz, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Sanığın avukatı da duruşma salonunda hazır bulundu.

Sanık Yılmaz savunmasında, FETÖ üyesi olmadığını iddia ederek, tahliyesini ve beraatini istedi.

Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, Yılmaz'ın, örgüt mensuplarınca "gaybubet evi" olarak adlandırılan hücre evinde yakalanması ve dosya kapsamındaki mevcut delil durumu dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Yılmaz'ı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırarak, tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Adıyaman: Büyük Bölgeci Ablaya 8 Yıl Hapis

Adıyaman'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davada yargılanan sanık, 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

8 Şubat'ta Adıyaman 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Van T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan sanık Hatice Atmaca, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBIS) ile katıldı.

Son sözleri sorulan sanık Atmaca, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, beraatini istedi.

Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaasında, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bağlı birçok kurumda çalıştığını, örgüt içerisinde "büyük bölgeci" olarak görev yaptığını belirterek, kuvvetli delil durumu dikkate alınarak cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Atmaca'ya "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası verdi.

Ankara: Cumhurbaşkanı Gül'ün Doktoruna 7 Yıl Hapis

Ankara'da, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün doktoru ve eski Cumhurbaşkanlığı Sağlık Müdürü Sedat Caner'e, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olduğu gerekçesiyle 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

5 Şubat'ta Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada dava karara bağlandı. Yargılama sonunda Caner'i, FETÖ kapsamında "terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum etti.

Mahkeme hükümle birlikte, yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir karakola imza verme şartıyla tutuklu sanık Caner'in tahliyesini kararlaştırdı.

Caner'in, iddianamede ve Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünde de "terör örgütüne üye olmak" suçundan cezalandırılması talep edilmişti.

İddianamede, Caner'in, 2012-2015 arasında 11. Cumhurbaşkanı Gül'ün doktoru ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık Müdürü olarak çalıştığı, İstanbul Koşuyolu Yüksek İhtisas Hastanesinde görev yaparken, FETÖ/PDY ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihracına karar verildiği belirtilmişti.

Caner'in, adına kayıtlı GSM hattı ile FETÖ'nün tepe yönetiminde yer alan Tuncay Delibaşı ve Hamdi Akın İpek ile yoğun telefon görüşmesi ve mesaj trafiği olduğuna yer verilen iddianamede, sanığın, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in çağrısının ardından Bank Asya'daki hesabını artırdığı ve ByLock kullandığı da kaydedilmişti.

Ankara: Mahrem İmama 15 Yıl Hapis

Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Jandarma Genel Komutanlığındaki yapılanmasında "mahrem imam" konumunda bulunan Abdulkadir Erdoğan, terör örgütü yöneticiliği suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

13 Şubat'ta Ankara 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın karar duruşmasına sanık ve avukatı katıldı.

Esasa ilişkin mütalaaya karşı savunması alınan sanık, üzerine atılı suçu reddetti ve beraat talebinde bulundu.

Soruşturma safhasındaki itiraflarını reddeden Erdoğan, terör örgütüyle ilgisinin olmadığını savundu.

Sanığın son sözlerini dinledikten sonra hükmü açıklayan heyet, Abdulkadir Erdoğan'a terör örgütü yöneticiliği suçundan 15 yıl hapis cezası verdi.

Ankara: TSK'daki 4 Mahrem İmama 8-10'ar Yıl Hapis

Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) asker yapılanmasında mahrem imam konumunda bulunan 4 sanık, 8 yıl 1 ay 15 gün ile 10 yıl arasında değişen sürelerde hapis cezalarına çarptırıldı.

7 Şubat'ta Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar ve avukatları katıldı.

Mahkeme Başkanı Muhammet Karaca, sanık ve avukatların esasa ilişkin mütalaaya karşı savunmalarını dinledikten sonra sanıklardan son sözlerini sordu.

Sanıkların tamamı, FETÖ ile ilgilerinin olmadıklarını öne sürüp beraat talebinde bulundu.

Müzakereden sonra hükmünü açıklayan heyet, Sanıklardan Muhammed İkbal Üzek'i silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Sanıklardan Yusuf Polat'ı aynı suçtan 9 yıl 4 ay 15 gün hapisle cezalandıran heyet, sanık Yavuz Amasya'ya 8 yıl 9 ay, Fatih Cangür'e de 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verdi.

Heyet, hükümle birlikte sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Firari sanık Hakan Semerci'nin dosyası ise ayrıldı.

Aydın: Para Kasasına 10 Yıl Hapis

Aydın'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kentteki "para kasası" olduğu gerekçesiyle yargılanan sanık Sami Solak, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

8 Şubat'ta Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Solak, avukatı ve yakınları katıldı.

Hakkında "örgütün para kasası" olduğu yönünde tanık beyanları bulunan Solak, suçlamaları reddetti.

Silahlı terör örgütü üyesi olmadığını savunan Solak, "Ben hangi eylem ve olaya katıldım ki 7 aydır tutuklu yargılanıyorum. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığa 10 yıl hapis cezası vererek tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Aydın Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün kentteki çatı yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 30'u tutuklu 64 sanık hakkında 148 sayfalık iddianame hazırlanmış, örgütün "kentteki para kasası" olduğu belirtilen firari Sami Solak, operasyonla Aydın'da yakalanmış ve dosyası ayrılmıştı

Bursa: Fetö İddiasıyla Yakalama Kararı Çıkarılan Komutana Adam Öldürmekten 8 Yıl Ceza

Bursa'da, Gemlik ilçesinde askerinin kafasına miğferle vurarak ölümüne sebep olan komutan hakkında karar verildi. Hakkında FETÖ üyeliğinden de yakalama kararı çıkarılan komutan 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Şehit Er Gökhan Kılıç'ın eşi karardan sonra mahkeme salonunun kapısında baygınlık geçirdi.

5 Şubat'ta Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesinde, 'ölüme sebep olmak' suçundan hakkında 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanık Osman Hancı hakkında karar verildi. Mahkeme heyeti karardan önce Hancı'nın son sözlerini sordu. Hancı son sözlerinde, "Ben başkasının yerine nöbet tutarken buraya düştüm. Keşke bir kamera olsaydı da her şeyi çekseydi. Ben kimseye vurmadım. Suçu işlemedim. Vicdanım rahat" ifadelerini kullandı.

Son sözün ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti daha sonra kararını açıkladı. Heyet sanığın suçu işlediğine kanaat getirerek, Hancı'ya Askeri Ceza Kanunu 118/4 maddesi gereğince 10 yıl hapis cezası verdi. Heyet verilen cezaya takdir indirimi yaparak sanığın 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

Kararın ardından davayı ilk günden bu yana takip eden Şehit Er Gökhan Kılıç'ın eşi Belma Kılıç sinir krizleri geçirdi. Genç kız 3 aylık evliyken kaybettiği eşinin katil zanlısına verilen cezayı az bulurken, zanlı hakkında aynı zamanda geçen günlerde FETÖ soruşturması çerçevesinde yakalama kararı çıkarıldığını hatırlatarak, "Benim kocamı öldüren bir terörist ve bu teröriste 8 yıl mı ceza verildi" diye isyan etti.

Şehit Er Kılıç'ın babası Halis Kılıç da adliye çıkışında yetkililere seslenerek, "Terörle suçlanan bir kişi bir askeri öldürüyor ve 8 yıl hapis cezası alıyor. Bu duruma bir el atın, böyle bir kanun, böyle bir adalet yok" dedi.

Davanın geçmişi

Olay, Bursa'nın Gemlik ilçesinde meydana geldi. Astsubay Başçavuş Osman Hancı vatani görevini yapan er Gökhan Kılıç'ın (20) nöbet sırasında telefonla konuştuğunu gördü. Hancı Kılıç'ın başına miğferle vurdu ve Kılıç birkaç saat sonra rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Burada yapılan muayenesinde, beyin kanaması geçirdiği tespit edilen Kılıç, ameliyata alınsa da tedavi gördüğü yoğun bakım ünitesinde 54 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti. Soruşturma kapsamında Kılıç'ın başına miğferle vurup, ölümüne neden olduğu öne sürülen Astsubay Başçavuş Osman Hancı, gözaltına alındı. Hancı, ifadesinde, "Kompozit başlığı yerinden çıkarmadan yavaşça kafasına sürttüm" dedi. Osman Hancı, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine konuldu

Gaziantep: Bölge Doktorlar Sorumlusuna 8 Yıl Hapis

Gaziantep'te, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davada, eski öğretmene 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi.

4 Şubat'ta Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık Beyzade Yetimakman ile avukatı katıldı.

Sanık Yetimakman, önceki beyanlarını tekrar ettiğini ifade ederek, "Örgüt üyesi değilim. Hayatım boyunca kimse benden zarar görmedi. Ben devletime, milletime bağlı öğretmen olarak görev yaptım. Ciddi sağlık sorumlarım bulunmaktadır. Beraatimi talep ederim." dedi.

Cumhuriyet savcısı, sanığın ByLock kullandığını ve örgütün Gaziantep bölge doktorlar sorumlusu olduğunu belirterek cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Beyzade Yetimakman'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası vererek, yurt dışına çıkış yasağının devamına karar verdi

Gaziantep: Okul Müdürüne 7 Yıl Hapis

Gaziantep'te, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davada, örgütle iltisakı nedeniyle kapatılan okulun müdürü 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

11 Şubat'ta Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık Şahin Şahin katılmazken, avukatı hazır bulundu.

Sanık avukatı, Şahin'in herhangi bir terör örgütüyle bağlantısının bulunmadığını savunarak suçsuz olduğunu iddia etti.

Duruşma savcısı, sanığın, örgütle iltisakı nedeniyle kapatılan özel okulun müdürü olduğunu, evinde örgüt toplantıları düzenlediğini, görev yaptığı okula düzenlenen operasyon sırasında bilgisayarların sabit disklerini silerek delilleri yok etmeye çalıştığını belirterek cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanık Şahin'e "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası vererek yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmetti.

Gaziantep: 4 İşadamına 2-10'ar Yıl Hapis

Gaziantep'te, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davada, iş adamı Cahit Erbalcı ve oğlu ile iki kuzeni 2 yıl 1 ay ile 10 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.

5 Şubat'ta Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Cahit Erbalcı ile tutuksuz sanıklar oğlu Mahmut, yeğenleri İbrahim ve Levent Erbalcı ile avukatları katıldı.

Sanık Cahit Erbalcı, savunmasında hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek "Bu yapı ile 2012 yılında irtibatımı kestim. Kaçma şüphem yoktur, tahliyemi ve beraatimi talep ederim." dedi.

Tutuksuz sanıklar da FETÖ/PDY ile irtibatlarının olmadığını öne sürerek beraat talebinde bulundu.

Cumhuriyet savcısı, esasa ilişkin mütalaasında, Cahit Erbalcı'nın örgütle bağlantılı çok sayıda dernek ve vakıfta kurucu olduğunu, örgütsel toplantılarda himmet toplamak için iş adamlarına baskı yaptığını, örgütün sözde "mütevelli heyetinde" yer aldığını, "Gaziantep bölge imamı" firari sanık Mehmet Kocatürk ile periyodik olarak görüştüğünü, örgüt elebaşı ile görüşmek için ABD'ye gittiğini, Türkiye'de toplanan paraları ülke dışına çıkarttığını ve evinde yapılan aramada "lale figürü" ele geçirildiğini belirterek sanığın örgüt içerisinde ekonomik olarak gerçekleştirdiği faaliyetler nedeniyle FETÖ'nün Gaziantep'te kuvvetlenmesine vesile olduğunu kaydetti.

Sanıklar İbrahim ve Levent Erbalcı'nın "silahlı terör örgütüne üye olmak", Mahmut Erbalcı'nın ise "silahı terör örgütüne yardım etmek" suçunu işlediğini belirten savcı, sanıkların cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Cahit Erbalcı'ya "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 10 yıl hapis cezası vererek tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Sanıklar İbrahim ve Levent Erbalcı'ya "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 9'ar ay hapis cezası veren heyet, sanık Mahmut Erbalcı'yı ise "silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırdı.

İstanbul: Yargıçları Fişleyen Hakim-Savcı Çifte 6 ve 8 Yıl Hapis

İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) yargı yapılanmasına ilişkin soruşturmada ByLock kullandığı ve örgüt talimatı doğrultusunda meslektaşları hakkında bilgi topladığı belirtilen eski savcı Mecit Yıldırım "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 4 ay, eşi eski hakim Sultan Yıldırım da aynı suçtan 6 yıl 8 ay hapis cezasına mahkum edildi.

8 Şubat'ta İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya hakimlikten atılan tutuksuz sanık Sultan Yıldırım katılırken, meslekten çıkarılan tutuklu sanık Mecit Yıldırım'a bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) bağlanıldı.

Duruşmada, daha önce verilen mütalaaya karşı diyecekleri sorulan Sultan Yıldırım, beraatine karar verilmesini istedi.

Sanık Mecit Yıldırım ise 17 Temmuz 2016'da gözaltına alındığını ve 31 aydan beri tutuklu olduğunu belirterek, "Gözaltı kararını eşimle bildiğim halde, kendim giderek teslim oldum. Hiçbir delil karartma durumum yoktur. Hiçbir tanığa baskı yapmadım. Oğlumla her hafta telefonla görüşüyorum. Bana, 'Baba ne zaman geleceksin?' diye soruyor. Oğlum şu anda anaokuluna başladı. Kızımı 17 aylıkken bıraktım, haftaya doğum günü var. Tahliyeme karar verilsin." dedi.

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, tanık beyanlarına göre, sanık Sultan Yıldırım'ın örgütün hakim ve savcı evlerinde sorumlu olarak görev yaptığını belirtti.

Kastının yoğunluğu ve sanığın konumu sebebiyle, örgüte sağladığı faydayı dikkate alan mahkeme, sanığı "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan, alt sınırdan uzaklaşarak önce 8 yıl hapis cezasına çarptırdı. Duruşmalardaki tutum ve davranışları ile pişmanlık göstermesini dikkate alan heyet, sanık hakkındaki cezayı 6 yıl 8 aya indirdi.

Mahkeme, sanık Mecit Yıldırım'ın ByLock kullanıcısı olduğunu, ByLock üzerinden örgütsel yazışma yaptığının tespit edildiğini, bu yazışmalarda adliyelerde görev yapan hakim ve savcılarla ilgili bilgiler paylaşıldığını belirterek, tanık beyanlarına göre sanığın grup sorumlusu olduğu, hakim ve savcılardan himmet topladığı, HSYK seçimlerinde ve yerel seçimlerde kime oy verileceğine ilişkin toplantıya gelen ve sorumluluğunda olan şahıslara karşı talimat verdiği, örgüt tarafından açılan hakim ve savcı evlerinde kaldığını vurguladı.

Sanığın konumu gereği örgüte sağladığı faydayı dikkate alan mahkeme, Mecit Yıldırım'ı "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan önce 10 yıl hapis cezasına mahkum etti. Sanığın duruşmalardaki tutum ve davranışları ile pişmanlık göstermesi nedeniyle cezayı 8 yıl 4 aya düşüren mahkeme, Yıldırım'ın tutukluluk halinin devamına hükmetti.

AK Parti'nin karşısındaki en güçlü adaya oy istemiş

Dava dosyasında yer alan ve soruşturma sırasında alınan ifadelere göre, sanık Mecit Yıldırım'ın savcı olarak görev yaptığı dönemde örgüt üyesi hakim-savcıların "abiliğini" yaptığı ve toplantılar düzenlediği anlatılıyor.

Aynı dosyada haklarında soruşturma olan hakim-savcılardan alınan beyanlara göre de, sanık Mecit Yıldırım'ın sorumluluğunda toplantı yapıldığı, bu toplantıya eşi Sultan Yıldırım'ın da iştirak ettiği, sanık Mecit Yıldırım'ın hakim-savcılardan örgüt adına himmet topladığı, yapılan toplantılarda HSYK seçimlerinde bağımsız adaylara oy talep ettikleri, yerel ve genel seçimlerde AK Parti'nin karşısındaki en güçlü adaya oy verilmesini istedikleri ifade ediliyor.

Sanık Mecit Yıldırım'ın ByLock yazışmalarından da, örgüte mensup hakim-savcılara ilişkin himmet ve izdivaç durumlarıyla ilgili "örgüt abisi" tarafından bilgiler istendiği anlaşılıyor.

Davanın iddianamesinde her iki sanığın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor

İzmir: Ege Bölgesi Altınşehir Yeniden Yapılanma Sorumlusu Koca ile Karısına 18 ve 9 Yıl Hapis

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Ege Bölgesi'nde "Altınşehir" adı altında yeni yapılanmasını organize ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan sanığa indirimsiz 18 yıl 9 ay, aynı soruşturma kapsamında tutuklanan eşine ise 9 yıl hapis cezası verildi.

4 Şubat'ta İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Halil Karagöz ve eşi Meryem Karagöz ile avukatları katıldı. İddia makamı, önceki duruşmada verdiği mütalaasını tekrar ettiğini belirterek, Halil Karagöz'ün 'silahlı terör örgütü yöneticisi olmak' suçundan, Meryem Karagöz'ün ise 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan cezalandırılması ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

"Memnuniyetle yer aldım"

Hakkında suçlamaları kabul etmediğini dile getiren Halil Karagöz, FETÖ'den "Gönüllü hizmet hareketi" olarak bahsederken, bu hareketin hiçbir dünyevi ve siyasi amacının olmadığını iddia ederek, bu hareketin içerisinde "memnuniyetle" yer aldığını söyledi.

Bu harekete katıldığı için pişmanlık duymadığını anlatan Karagöz, "İddia makamının mütalaası aymazlıktır, hukuksuzluktur, adaletsizliktir" diye konuştu. Yaklaşık 18 aydan bu yana tutuklu olduğunu belirten Meryem Karagöz ise "Atanamadığım için kapatılan Özel Yamanlar Kolejinde çalışmak zorunda kaldım. Eğer bu hataysa, hatam budur. Bir eğitimci olarak, silahlı terör örgütü üyesi olma suçlamasını kabul etmiyorum. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum" ifadelerini kullandı.

İndirim yapılmadı

Mahkeme heyeti, Halil Karagöz'e 'silahlı terör örgütü yöneticisi olmak' suçundan 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırırken, eyleminde herhangi bir pişmanlık duymaması ve yargılamanın son aşamasına kadar "örgüt kararlılığı" sergilemesi gibi hususları dikkate alarak Karagöz'ün bu cezasında herhangi bir indirime gitmedi.

Meryem Karagöz'ü 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 9 yıl hapis cezasına mahkum eden heyet, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Halil Karagöz'ün gözaltına alındığı sırada ele geçirilen 448 bin dolar, yaklaşık 20 bin lira ve 765 euronun elde ediliş biçimi, kaynağının belli olmaması ve suç ürünü para olması gerekçesiyle müsaderesine, ayrıca savunması sırasında duruşma savcısına hakaret ettiği gerekçesiyle aynı sanık hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmasına da karar verildi.

Olay

FETÖ'nün İzmir'de "Altınşehir" adı altında yeniden yapılanmasına yönelik Temmuz 2017'de başlatılan soruşturmada, örgütün Ege Bölgesi'ndeki faaliyetlerini organize ettiği belirtilen Halil Karagöz ve aynı soruşturma kapsamında eşi Meryem Karagöz tutuklanmıştı. Sahte pasaportla yakalanan sanıkların örgüte ait 442 bin 15 doları yastık içerisinde sakladıkları tespit edilmişti.

İzmir: İnsan Kaynakları Sorumlusuna 9 Yıl Hapis

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında yargılanan, örgütün sözde 'insan kaynakları' sorumlusu sanık, 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

8 Şubat'ta İzmir 17. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanık Mehmet Ak ve avukatı hazır bulundu. Duruşma savcısı, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla kapatılan Bank Asya'da hesap açtırarak bu hesaba yüklü miktarda para yatıran sanığın, örgüt mensuplarına iş bulan bir şirkette yönetici olduğunun tespit edildiğini ifade ederek, tanıkların beyanlarının da bu yönde olduğunu söyledi.

Başka bir mahkemede yargılan FETÖ sanığı G.D.'nin, Mehmet Ak ile ilgili "Sanığın 2006-2015 arasında Ege Bölgesi'ndeki tayinlerden sorumlu olduğu ve cemaatin insan kaynaklarını yöneten kişi olduğu" beyanını da hatırlatan savcı, örgütün kriptolu haberleşme programı 'ByLock'u kullanan sanığın, buradaki yazışmalarda "Örgütte özel sektörün şirketleriyle elemanları arasında irtibatı, istihdamı ve bütünlüğü sağlamak amacıyla çalışan kişi olduğu" hususunu da göz önünde bulundurarak, 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan cezalandırılmasını talep etti.

İddia makamının esasa yönelik mütalaasını kabul etmediğini, suçsuz olduğunu savunan Ak, aleyhine olan tanık beyanlarını da reddederek, beraat ve tahliyesini istedi.

Mahkeme heyeti, 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına mahkum ettiği Mehmet Ak'ın tutukluluk halinin de devamına karar verdi.

İzmir: KPSS Hırsızlığına Katılan Sanığa 11 Yıl Hapis

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan yargılanan sanık, 2010'da yapılan Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) sorularının örgüt tarafından sızdırılmasına bağlı olarak da hapse mahkum edildi.

8 Şubat'ta İzmir 17. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu bulunduğu Isparta Yalvaç T Tipi Kapalı Cezaevinden SEGBİS ile bağlanan Hüsnü Çelik ve avukatı hazır bulundu. Duruşma savcısı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2010'da ÖSYM tarafından düzenlenen KPSS'de soruların FETÖ tarafından çalınarak örgüt mensuplarına dağıtılmasına ilişkin sanığın dosyasının İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının dosyasıyla birleştirildiğini belirterek, sanığın sınavdan önce soruları alarak kamu zararının oluşmasına iştirak ettiğine kanaat getirildiğini ifade etti.

2009'da 61, 2010'da 105 doğru cevap

Sanık Hüsnü Çelik'in 2009'da düzenlenen KPSS'de eğitim bilimleri testinde 120 sorudan 61'ine, 2010'daki sınavda ise 120 sorudan 105'ine doğru cevap verdiğini kaydeden savcı, sınavın iptal edilmesiyle birlikte sanığın 120 sorunun 73'ünü doğru cevapladığını belirterek, 2009'daki KPSS'de genel yetenek testinden 60 sorudan 49'una doğru cevap verdiği halde 2010'daki sınavda 60 sorunun 59'una cevap verdiğini söyledi.

2009'da düzenlenen KPSS'nin genel kültür testindeki 60 sorunun 11'ini doğru yanıtlayan sanığın 2010'da ise bu soruların 59'una doğru cevap verdiğini hatırlatan savcı, Çelik'in 'kamu kurumunun zararına dolandırıcılığa teşebbüs' suçundan cezalandırılmasını talep etti.

Öte yandan savcı, örgütün kriptolu haberleşme programı olan ByLock kayıtları, bilirkişi raporları, kapatılan Bank Asya kayıtları, tanık ve gizli tanıkların ifadeleriyle elde edilen somut delillerin de göz önünde bulundurularak Çelik'in 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamına yönelik mütalaasını mahkeme heyetine sundu.

Hakkındaki suçlamaları reddederek, FETÖ ile iltisaklı olmadığını savunan Çelik ise beraatını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Çelik'i, 'silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçundan 9 yıl 2 ay hapis cezasına, 'kamu kurumunun zararına dolandırıcılığa teşebbüs'ten ise 2 yıl 2 ay 7 gün hapis ve 100 lira adli para cezasına çarptırdı. Toplam 11 yıl 4 ay 7 gün hapis cezasına mahkum edilen sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Kayseri: Örgüt İmamlarınca Ankesörlü Telefonla Aranan Pilot Subaya 7 Yıl Hapis

Kayseri'de, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında örgütün imamları ile ankesörlü telefonlarla ardışık şekilde görüştüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan 12. Hava Ulaştırma Üssü 222. Hava Özel Filo'da görevli pilot ihraç subaya mahkemece 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

5 Şubat'ta Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada tutuklu sanık M.H.K. ile avukatı hazır bulundu.

Örgüt imamlarının Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensuplarıyla irtibat kurması ve deşifre edilmelerini önlemek, örgütsel gizliliği korumak amacıyla kontörlü veya sabit telefon hatlarından görüşme yaptığı tespit edilen sanık M.H.K. üzerine atılı suçlamayı reddederek, tahliyesini ve beraatını istedi.

Ardışık arama ile arandığı, FETÖ yayını kitaplarda parmak izi çıktığı iddiası ve ihbar hattına gelen şikayetler hakkında konuşan sanık M.H.K. "12. Hava Ulaştırma Üssü'nde 222. Özel filoda görevli pilottum. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Geçen hafta çocuğum dünyaya geldi, beraatımı ve tahliyemi istiyorum" dedi.

Mahkeme heyeti yapılan yargılama sonucu tutuklu sanık M.H.K.'ya 'silahlı terör örgütü üyesi olma' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası vererek, infaz kesinleşinceye kadar tahliyesine karar verilmesine hükmetti.

-İtirafçı askere 2.5 yıl hapis

Ayrıca yine aynı mahkemede başka dosyada tutuklu yargılanan ihraç asker Y.E.Ç. etkin pişmanlıkta bulunup tüm bildiklerini mahkemeye anlatırken, mahkemece 2 yıl 6 ay hapis cezası ile tahliyesine karar verildi.

Kayseri: 3 Sanığa 6-7'şer Yıl Hapis

Kayseri'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında yargılanan 2'si tutuklu 3 sanığa, 6 yıl 3 ay ile 7 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları verildi.

5 Şubat'ta Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesinde ayrı ayrı görülen duruşmalarda, tutuklu sanıklar eski subay Fırat Ş. ile eski astsubay Yusuf A. ve tutuksuz yargılanan Abdurrahman A. ile avukatları hazır bulundu.

Sanık Yusuf A. suçlamaları kabul etmeyerek "Ardışık arama yaptığım öne sürülen telefonumu kısa süre kullandım. Orduda görevli olduğum zaman da bu hattı kullanıyordum. Tarafıma sorulan aramaları hatırlamıyorum. Suçsuzum, beraatimi istiyorum." dedi.

Sanık Fırat Ş. de hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek "Dosyamda görüldüğü gibi örgütle hiçbir bağlantım yok. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.

Tutuksuz yargılanan Abdurrahman A. da savunmasında, suçlamaları kabul etmediğini kaydederek "Yazılı savunmama ekleyeceğim bir şey yok. Adaletinize güveniyorum." dedi.

Cumhuriyet savcısı mütalaasında sanıkların cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti Fırat Ş. ve Yusuf A'ya "terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6'şar ay, Abdurrahman A'ya 6 yıl 3 ay hapis cezası vererek tutuklu sanıkların tahliyesine hükmetti.

Kayseri: Eyalet Ablasına 7 Yıl Hapis

Kayseri'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davada yargılanan ve örgütün sözde "eyalet ablası" olduğu iddia edilen sanık, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

7 Şubat'ta Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, tutuksuz sanık Merve Özlem Şentürk ve avukatı hazır bulundu.

Şentürk, savunmasında, örgütün "eyalet ablası" olduğu ve örgüte ait gizli haberleşme programı ByLock'u kullandığı iddialarının doğru olmadığını öne sürdü.

Hakkındaki tanık beyanlarını kabul etmeyen sanık Şentürk, "Ben ByLock kullanmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum. Üniversitede okurken bir kaç kere sohbetlerine katıldım. Üzerime suç atan şahısları tanımıyorum. ByLock'taki yazışmaları kabul etmiyorum. Suçsuzum, beraatimi istiyorum." dedi.

Sanık avukatı da müvekkilinin üzerine atılı suçları kabul etmediğini belirterek, tanık beyanlarının çelişkili olduğunu iddia etti.

Duruşma savcısı, mütalaasında, sanığın "terör örgütüne üye olmak" suçundan cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanık Şentürk'e "terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

Malatya: 3 Sanığa 2-7'şer Yıl Hapis

Malatya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davalarda yargılanan 3 sanık, 2 yıl 2 ay 7 gün ile 8 yıl 1 ay 15 gün arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.

14 Şubat'ta Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde ayrı ayrı görülen karar duruşmalarına, tutuksuz yargılanan Abdullah Engin ve O.Y ile avukatları katıldı.

Üzerlerine atılı suçları kabul etmeyen sanıklar, mahkemeden beraat talebinde bulundu.

Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaasında, sanıkların örgütsel faaliyetlerde bulunduklarını, Bank Asya'ya para yatırdıklarını ve örgüte yakın derneklerle bağlantılarının olduğunu belirtti. Savcı sanıkların, haklarındaki tanık beyanları ve kuvvetli delil durumları dikkate alınarak, cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Engin'e "terör örgütüne üye olmak" suçundan 8 yıl 1 ay 15 gün, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan sanık O.Y'ye ise 2 yıl 2 ay 7 gün hapis cezası verdi.

Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki diğer davada ise tutuksuz yargılanan Murat Dönmez'e "terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verilerek, hüküm kesinleşinceye kadar hakkındaki adli kontrolün devamını kararlaştırdı.

Tekirdağ: İhraç Edilen Eski Polise 12 Yıl Hapis

Tekirdağ'da, meslekten ihraç edilen polis memuru, "Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olma" suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

14 Şubat'ta Tekirdağ 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık M.A.B. ve avukatı katıldı.

M.A.B, ifadesinde FETÖ ile ilgisinin olmadığını ve ByLock'u kullanmadığını savundu.

Sanığın avukatı da müvekkilinin suçsuz olduğunu ileri sürerek, tahliyesini talep etti.

Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanığın suçunun sabit olduğunu ve emniyet rapor ve HTS kayıtlarına göre ByLock kullanıcısı olduğunun tespit edildiğini belirterek, cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanığın, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.

Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
Paralel yapı-Yargılandıkları davalarda Fetö'nün terör örgütü olduğunu kabul etmeyen sanıklar

(16 Şubat 2019, 19:22)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=13975