İrfan Olucak; ´Devlet Başkanı, Cumhurbaşkan olarak yargı organlarını, Başkomutan olarak silahlı kuvvetleri denetletemiyor!´ Nizamı Alem Hak ve Adalet Platformu, Silahlı Kuvvetleri ve yargı organlarını denetimden muaf tutan Devlet Denetleme Kurulu Kurulması Hakkında 2443 Nolu Kanunun 3.Maddesinin f bendinin yürürlükten kaldırılması ve örtülü ödenek kanunu olan 5018 Nolu Kanunun 24. Maddesinin şeffaflaştırılarak yeniden düzenlenmesi talebiyle ilgili Cumhurbaşkanlığına, Başbakanlığa, Anayasa Mahkemesine, TBMM Başkanlığına, TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonu Başkanlıklarına ve Ak Parti Genel Sekreterliğine yazılı başvuruda bulundu.
Cumhurbaşkanı, Yargı ve TSK´yı denetletemiyor!
İrfan Olucak; ´Devlet Başkanı, Cumhurbaşkan olarak yargı organlarını, Başkomutan olarak silahlı kuvvetleri denetletemiyor!´ Nizamı Alem Hak ve Adalet Platformu, Silahlı Kuvvetleri ve yargı organlarını denetimden muaf tutan Devlet Denetleme Kurulu Kurulması Hakkında 2443 Nolu Kanunun 3.Maddesinin f bendinin yürürlükten kaldırılması ve örtülü ödenek kanunu olan 5018 Nolu Kanunun 24. Maddesinin şeffaflaştırılarak yeniden düzenlenmesi talebiyle ilgili Cumhurbaşkanlığına, Başbakanlığa, Anayasa Mahkemesine, TBMM Başkanlığına, TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonu Başkanlıklarına ve Ak Parti Genel Sekreterliğine yazılı başvuruda bulundu.
Nizamı Alem Hak ve Adalet Platformu Başkanı İrfan Olucak,diplomalı,makamlı,mevkili,üniformalı,apoletli ve mazbatalı örtülü ve açık ödenek hırsızlarıyla,mücadele için milli murakabe ve şeffaf muhasebe çağrısında bulundu. Silahlı Kuvvetleri ve yargı organlarını denetimden muaf tutan Devlet Denetleme Kurulu Kurulması Hakkında 2443 Nolu Kanunun 3.Maddesinin f bendinin yürürlükten kaldırılması ve örtülü ödenek kanunu olan 5018 Nolu Kanunun 24.Maddesinin şeffaflaştırılarak yeniden düzenlenmesi talebiyle ilgili Cumhurbaşkanlığına,Başbakanlığa,Anayasa Mahkemesine,TBMM Başkanlığına,TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonu Başkanlıklarına ve Ak Parti Genel Sekreterliğine yazılı başvuruda bulundu. Basın açıklaması yapan başkan İrfan Olucak şu açıklamalarda bulundu:
Cumhurbaşkanına bağlı Devlet Denetleme Kuruluyla ilgili 2443 Nolu Kanunun 3.Maddesinin f bendinde yargı organlarının ve Silahlı Kuvvetlerin denetim dışı bırakılması, kanun önünde bireysel ve kurumsal eşitlik ilkesine aykırı olduğu gibi şeffaf hukuk devleti anlayışı kriterlerine de aykırıdır. Bunun adı, adamına göre kanun, kurumuna göre hukuktur. Diğer bir ifade ile kendini la-yüs´el sanan devlet adamlarının varlığının delilidir. Bu kanun, hırsızların işine yaradığı kadar, dürüst ve namuslu devlet adamlarının da bozulmasına sebep olmaktadır.
2443 Nolu Kanunun kapsama alanına girmeyen kurumlar, basın yoluyla kamuoyuna yansıyan kanunsuzlukların ve yolsuzlukların odağı haline gelmiştir. Bu kurumlarda vuku bulan olaylar, ordu disiplini, yargı ve ordu yıpratılmasın gibi geçersiz gerekçelerle geçiştirilecek kadar basit hadiseler değildir. Kimse yargıyı ve orduyu yıpratmıyor ve yıpratmak da istemiyor. Asıl bu makamları ele geçiren, sorumlu sorumsuzlar yargıyı ve orduyu yıpratıyor. Hem de hoyratça. Milletimizi derinden üzen, huzurunu bozan ve bulundukları makamları kendi heva ve hevesi, siyasi görüşü, mezhebi ve ideolojisi uğruna heba edenler derhal tasfiye edilmeli ve yaptıklarının hesabı sorulmalıdır.
Başbakanın namus kefaleti altında bulunan,örtülü ödeneğin,sivil ve asker devlet erkanı tarafından nasıl soyulduğu ve talan edildiği basına ve kamuoyuna yansıdı. Kuvvet komutanlığı yapmış bir şahsiyetin, örtülü ödeneği kendi saplantıları heva ve hevesi, zevk ve sefası uğruna hoyratça kullanmasından ve müsrifçe harcamasından daha vahim bir hırsızlık olabilir mi? Diğer kurumlarda olup bitenler kim bilir ne boyutta?
Milli serveti ve mali kaynakları kullanma yetkisine sahip olanların, tasarrufları, şeffaf, saydam ve hesap verilebilir, kendilerinin de hesap verir konumda olmaları, millet ve devlet olmanın gereği ve zorunluluğudur.
Kanun teminatıyla la-yüs´el konumuna sahip kimselerin bulundukları kurumlarda olup bitenler, milletimizi hayret ve dehşete düşürmekle kalmayıp, hukuk sisteminde ve devlet şemsiyesi altında yaşadığına olan güvenini ve umudunu sarsmaktadır. Bu iki kurumda olup bitenleri, duymak, görmek ve izlemek milletimizin karabahtı haline gelmiştir. Milletimiz malum kurumlardan şom haberler duymaktan, bıktı, usandı ve tiksindi.
Milletimiz, bulundukları makamları şaibe altında bırakarak, kurumunun onur ve haysiyetini, namus ve şerefini ayakları altında çiğneyen, hukuk özürlü adaletten nasibi olmayan yargıçların ve süngüsünü milletinin kalbine saplamaya çalışan, milletin mukaddesatıyla savaş halinde olan, kanun ve nizam tanımayan komutanların, tahakkümü, tasallutu, zulmü ve ihaneti altında inim inim inliyor! Yok mu bu zifiri karanlık harbiyenin ve yargının aydınlık sabahı? Bu kara kardanadamlara kim dur diyecek ?
Milletimizi millet yapan değerlerle, milletimizin bizatihi kendisiyle ve mukaddesatımızla barışık olmayan, devletimizin kuruluş felsefesiyle uzaktan yakından alakası kalmamış şahsiyetlerin denetim ve teftişe tabi tutularak yaptıklarının ve yapmak istediklerinin hesabının sorulması, mebusların, Başbakanın ve Cumhurbaşkanının milletimize karşı asli görevi ve namus borcudur.
Devleti yönetenler, elinde yargı ve silah gücünü bulunduranların, denetim kanunundan muaf tutuldukları bir ülkede, cumhuriyet yönetiminden, hukuk düzeninden ve adaletten bahsedebiliyorlarsa, millet olarak sözün bittiği yerdeyiz. Millete hesap vermeyen devlet erkanı er geç tarih ve Allah huzurunda hesabını vereceklerdir.
Nizamı Alem Hak ve Adalet Platformu olarak gerçek sahibi milletimiz olan, devletin kurum ve kuruluşlarında olup bitenleri izlemeye, takip etmeye ve basın yoluyla kamuoyuna ve yetkili makamlara sunmaya devam edeceğiz. Bu kutlu ve mutlu mücadelemiz, milletimiz adına, yasama, yargı, yürütme ve komuta etme yetkisine sahip olanlar, kanun itaati ve adalet şuuruna sahip olana kadar devam edecektir. Bu milletin ve devletin sahipsiz olmadığını ve üç-beş çapulcuya terkedilmeyeceğini cümle aleme göstereceğiz. Sonucu ne olursa olsun, yılmadan, korkmadan, azim ve kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz.
Yolumuzun açık, ufkumuzun aydın olduğuna inancımız tamdır. Ölümü vuslat, hapsi halvet, sürgünü seyahat bilen ve ha bu can urganda çıkmış, ha yorganda diyebilen herkesi, eliyle, diliyle ve kalbiyle Nizamı Alem Hak ve Adalet Platformunu izlemeye davet ediyorum. ´Türkiye´nin nizamı, dünyanın intizamıdır.´
nizamialemhakveadaletplatformu@gmail.com
(30 Kasım 2010, 10:22)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
ÇYDD: Kürt kökenli, Alevi, PKK irtibatlı, ancak bursu kesilmemeli
ÇYDD ve ÇEV konulu manşetlerimiz
Tuğamiral´den Saylan´a: Kızları tanıştırın
Poyrazköy iddianamesinde ´Çağdaş Rezillik´ iddiaları
Poyrazköy manşetlerimiz
Poyrazköy İddianamesinde arama yap
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara
Fuhuş Çetesi soruşturmasıyla ilgili manşetlerimiz
Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz