OdaTV davasına 3 aylık aranın ardından 13. duruşma ile devam edildi. Duruşma sonunda sanıklardan Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan tahliye edildi.
![]() ![]() ![]() |
14.09.2012 11:51 OdaTV davasına 3 aylık aranın ardından devam ediliyor. Ergenekon soruşturması kapsamında Odatv´de yapılan aramalar sonrasında gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener ve Soner Yalçın´ın da aralarında bulunduğu 13 sanık hakkında açılan davanın 13´üncü duruşması başladı.İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Çağlayan´daki İstanbul Adalet Sarayı´nın büyük salonunda yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, gazeteciler Soner Yalçın, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ile Yalçın Küçük katıldı. Tutuksuz yargılanan Nedim Şener, Ahmet Şık, Muhammet Sait Çakır, İklim Ayfer Kaleli, Ahmet Mümtaz İdil, Şükrü Doğan Yurdakul, Müyesser Yıldız ile Coşkun Musluk da duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, milletvekilleri Oktay Ekşi, Haluk İyidoğan ve Celal Dinçer ile partinin İstanbul il yöneticileri, gazeteciler Ahmet Hakan, Ayşenur Arslan ve Uğur Dündar ile sanatçılar Tarık Akan, Bedri Baykam ve Orhan Alkaya da izleyici olarak katıldı.
YALÇIN KÜÇÜK´ÜN SAVUNMASI
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci TÜBİTAK raporunun mahkemeye geldiğini belirterek rapora karşı beyanları almak üzere sanıklara söz hakkı verdi. İlk olarak konuşan tutuklu sanık Yalçın Küçük, savunmasını öğleye kadar sürdürdü. Hiçbir suçları olmadığını savunan Küçük, Biz mi kaos yaratacaktık. Böyle git gel yaptırmayın. Bize önce bir suç bulun sonra cezamızı verin. şeklinde konuştu. Küçük, mahkemeye yönelik, 100 seneden az ceza verirseniz sizi yargıçtan saymam. ifadelerini kullandı.
İddianamede yöneticilikle suçlandığını hatırlatan Küçük, Beni hafife almayın. Ben yönetirsem Odatv´yi böyle yönetmem. dedi. Konuşması salonda sık sık gülüşmelere neden olan Küçük, geçtiğimiz günlerde mahkemeye ulaşan TUBİTAK raporuna da değindi. Rapora güvenilmeyeceğini söyleyen Küçük, TÜBİTAK artık bir bilim yuvası değil. Orası yobazlar yuvasıdır. Oradan gelecek raporun İskenderağa cemaatinden gelecek raporla bir farkı olmayacaktır. diye konuştu.
Yargılaması devam eden davaların kararlarının önceden belli olduğunu iddia eden Küçük, Bu davalarda kimin tutuklanacağı, kimin ne zaman tahliye edileceğinin, planlandığını düşünüyoruz. Siz bu kararları kendiniz verdiniz sanıyorsunuz ama. dedi.
Mamak´ta, Silivri´de, DGM´de yargılandım, hapis yattım. Çok şükür yatmadığım cezaevi kalmadı. Siz bizi suçsuz olarak yargılıyorsunuz. Bizi 3 gün yargılayın. Verin cezamızı. Bizim suçumuz yok dedi. Ellerindeki kağıtları mahkeme heyetine gösteren Küçük,Bunları görüyor musunuz? Bunlar sizin iddianameniz. Ergenekon´u, PKK´yı, Odatv´yi ben yönetiyorum. Beni hafife almayın. Öcalan´ı da ben yönetiyorum. Bir tek beni, ben yönetemiyorum dedi.
Odatv ve Ergenekon davasına dikkat çeken Küçük, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ´un tutuksuz yargılanması gerektiğini belirtti. Küçük, Toplamışlar bütün subayları. Hepimiz içerdeyiz. Siz nasıl düşünüyorsunuz, bunu bilemeyiz diye konuştu.
Gazeteci Ahmet Hakan´ın Yalçın Küçük´ün bu davada birinci adam olduğunu bana inandıramazsınız, Ertuğrul Özkök´ün ise Bu çılgın adamı sevmeye başladım dediğini belirten Küçük, Beni erkeklere de sevdirmeye başladınız diye konuştu.
İfadesinde PKK lideri Abdullah Öcalan´la ilgili de Küçük, Abdullah Öcalan demiş ki, ´Yalçın Küçük´ün her sözünü duyduğum zaman şimşekler çakıyor.´ Siz de çakmıyor mu? Sizi tenzih ediyorum. Kimin ne zaman tutuklanıp tahliye edileceğine merkezi bir planlama ile karar verileceğine inanıyorum. Siz ise kendiniz karar vereceğinizi düşünüyorsunuz. Ama sizi tenzih ederim. Karar vicdandır. Beni nasıl tutuklu tutuyorsunuz? Savcı bey bir kez okuyun iddianameyi. Bu iddianame de Abdullah Öcalan´ı, PKK´yı yönettiğim söyleniyor. Bunu ciddiye alamazsınız. Bu Türk kavminin ilk öğretmeniyim ben, beni çıkartın ifadelerini kullandı.
SONER YALÇIN´IN SAVUNMASI
Odatv davasının bugünkü duruşmasında sanıklar savunmalarına devam ediyor. Tutuklu sanık Soner Yalçın, Türkiye´nin zihinsel ve ahlaki bir çöküntü yaşadığını ileri sürdü. TÜBİTAK raporuna da değinen Yalçın, raporda belgelerin virüs yoluyla gelip gelmediğine ilişkin bir bilgi olmadığını savundu. Yalçın, Kararınıza gerekçe olarak iki bayram arasında tahliye olmaz deseydiniz daha doğru olurdu. diye konuştu. Yalçın´ın bu sözü üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci araya girerek, Şüpheden sanık yararlanır evet. Ama bu hüküm sırasında olur. dedi.
BARIŞ PEHLİVAN´IN SAVUNMASI
Sanık Barış Pehlivan, 20 aydır tutuklu bir gazeteci olarak sanık sandalyesinde oturduğunu söyledi. Mahkemenin tutukluluk hallerinin devamına ilişkin verdiği kararda gerekçe olarak kaçma şüphesi ve delilleri karartma şüphesine değinmediğini belirten Pehlivan, O zaman ben neden tutukluyum. Sayın heyet kaçmayacağımı biliyorsunuz, delilleri karartmayacağımı biliyorsunuz. diye konuştu.
BARIŞ TERKOĞLU´NUN SAVUNMASI
Sanık Barış Terkoğlu da TÜBİTAK raporunda bazı dosyaların açılmadığının ortaya çıktığını belirterek, Açılmamış dosyanın davası mı olur? dedi. Adalete olan inancının artık kalmadığını söyleyen Terkoğlu, İzin verin hissiyatımı söyleyeyim. Bu salondan adalet çıkmaz. Bunu her gün güneşin doğuşunu, batışını görür gibi görüyorum. dedi.
Sanıkların savunmalarının ardından söz alan Yalçın Küçük´ün avukatı Hasan Fehmi Demir TÜBİTAK raporunun çelişkili olduğunu ve Türk yargı sisteminde şüpheden sanığın yararlanması gerektiğini söyledi. Bu sırada araya giren Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, bilgisayarlarda virüs bulunduğu, ancak davaya konu belgelerin virüsle taşındığı yönünde kesin tespit bulunmadığı belirtilen raporla ilgili, Sen bilirkişisin. Rapor yazıyorsan tam yaz yani. Yarım yamalak yazma. ´Bu dosyalar virüsle gönderildi´ de. Yüzde 100 diyemiyorsan da yüzde 99 diyebilirsin. Sorun buradan kaynaklanıyor. Biz bilgisayar mühendisi değiliz. Tabi ki mahkeme takdir hakkını kullanacaktır. Ama bir şey varsa net söyle. ifadelerini kullandı. Avukat Demir ise, O zaman savcı bu iddiasını ispatlasın. diye konuştu. Duruşma avukatların savunmalarıyla devam ediyor. ( Cihan)
2 SANIK TAHLİYE EDİLDİ
Duruşma sonunda alınan ara karar ile sanıklardan Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan tahliye edildi. Soner Yalçın, Yalçın Küçük ve Hanefi Avcı´nın tutukluluğunun devamına kararını verdi. Mahkeme duruşmayı 16 Kasım´a ertelendi.
TÜBİTAK´TAN YENİ RAPOR İSTENECEK
Mahkeme savcının talebi üzerine TÜBİTAK´a ek rapor verilmesi amacıyla yeni bir başvuruda bulunacak. Rapor için 20 günlük süre verilecek.
-CHP ile Ergenekon medya ve sanatçıları davayı protesto etti-
Bu arada, adliyede alınan güvenlik önlemleri kapsamında, duruşma salonuna sadece ana bloktan giriş yapılabiliyor. Salona çıkan diğer koridor ve geçişler güvenlik gerekçesiyle kapatılırken, asansörlerin de bu katta durmasına izin verilmiyor. CHP milletvekilleri, gazeteciler ve sanatçıların da aralarında bulunduğu bir grup, duruşmadan önce adliyenin önünde toplanarak, ´kalem bırakma´ eylemi yaparak, sanıkların serbest bırakılmasını istedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, CHP milletvekilleri Oktay Ekşi, Haluk İyidoğan ve Celal Dinçer, partinin İstanbul il yöneticileri, gazeteciler Ahmet Hakan, Uğur Dündar ve Ayşenur Arslan, sanatçılar Tarık Akan, Bedri Baykam ve Orhan Alkaya´nın da aralarında bulunduğu gruptakiler, tutuklu gazetecilerin fotoğraflarının olduğu dövizleri yere bırakarak, ´Zindanlar boşaltılsın, gazetecilere özgürlük´ pankartı açtı. Burada bir açıklama yapan gazeteci Ayşenur Arslan, ´Medya Mahallesi´nin ablası olduğum için benim konuşmam istendi. Bu da bana bir aile olduğumuzu, daha doğrusu olmak zorunda olduğumuzu hatırlattı. Biz gazeteciler, bu pankartın arkasında fotoğraflarımızda, yerde olmamalıyız. Siz kameraman ve muhabir arkadaşlarımızın yanında olmalıyız. Gazeteci olarak durmamız gereken yer o´ diye konuştu.
Cezaevlerinde tutuklu olarak yıllardır ceza çeken arkadaşlarının durumunu anlatabilmek için geldiklerini ve aslında durumun çok net olduğunu belirten Arslan, davada bazı sanıkların tahliye edilmesini beklediklerini ifade etti. Arslan, ´Umarım bugün arkadaşlarımızın bir bölümünü almak için yine Silivri´de olacağız. Yine hoplayıp zıplayacağız. Sonra içerde kalanları almak için burada buluşacağız. Yine Silivri´ye gideceğiz. Soner içerde benim için değil, bizim için yatıyor. Ben konuşmayayım diye yatıyor. Barış Terkoğlu sizin için yatıyor. Siz konuşamayın diye yatıyor. Bunu bilmek, gazeteciliğimizi bilmek ve gazeteciliğimizi sonuna kadar savunmak için buradayız´ şeklinde konuştu. Gruptakiler, açıklamanın ardından ellerindeki kalemleri, yerde bulunan pankartın üzerine bırakarak, gazetecilerin tutuklu olmasını alkış tutarak protesto etti. ( Cnnturk, Cihan)
(14 Eylül 2012, 11:51)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
OdaTV tahliyesine virüs reddi
Odatv virüs tahliyesi istedi
Odatv davası duruşmaları
Odatv iddianamesinde arama yap
Odatv ile ilgili manşetlerimiz
Odatv´ye TÜBİTAK şoku
´Oda´ya bu rapor olmaz dedim´
Karanlık Oda´nın virüs iddiası çöktü
Belgeleri kaydeden virüs tespit edildi
Virüs adı: Oda.. Hedefi: Ergenekon´u bozmak
Ergenekon medyası ´karanlık oda´da yapılandırıldı
Sabah Akşam ´Karanlık Oda´yı aydınlattı
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap
Kontrgerilla Medyası
Ergenekon davasını engelleme girişimleri
Flaş!!! Odatv´ye 2. baskın
Flaş!!! Odatv´ye baskın