Ergenekon davasında 304. duruşma görülüyor. Duruşmada sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarının alınmasına devam ediliyor. Duruşmada ´internet andıcı´ dosyasından tutuklu yargılanan emekli Korgeneral Mehmet Eröz, esas hakkındaki savunmasını yapıyor.
27.05.2013 12:18 Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün de aralarında bulunduğu 66´sı tutuklu 275 sanıklı Ergenekon davasının 304. duruşması başladı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay, Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Tuncay Özkan´ın da aralarında bulunduğu 42 tutuklu sanık katıldı.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Ankara GATA Hastanesi´nde tedavi gören Yüksek Askeri Şura (YAŞ) Üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve emekli Tuğgeneral Levent Ersöz´ün de aralarında yer aldığı, tutuklu 24 sanık ise duruşmaya gelmedi.
SANIK MEHMET ERÖZ´ÜN SAVUNMASI
Duruşmada, Genelkurmay eski Harekat Başkanı emekli Korgeneral Mehmet Eröz, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin son savunmasını yaptı. Eröz, büyük bir samimiyetle savunmasını yaptığını, Genelkurmay Başkanlığı´ndan mahkemeye gönderilen evrakların da kendisini doğruladığını söyledi.
Savcıların iddianameyi mütalaaya dönüştürdüklerini öne süren Eröz, ?45 yıl boyunca TSK´ya hizmet ettim. Üniformamı da gururla taşıdım. Burada anlattıklarıma mütalaada hiç değinilmemiş. Yargılama boyunca da pek çok usül hatası yapıldı ve delil değerlendirilmesi bölümü de atlandı. Atılı suçlamaları kabul etmiyorum? dedi.
Dava konusu internet andıcında parafı olan Eröz, internet andıcının yeni kurulacak 4 siteyle ilgili olduğunu, andıçta eski sitelere atıf bile yapılmadığını kaydetti.
Eröz, kendisiyle ilgili Ergenekon terör örgütünün amaçları doğrultusunda askeri müdahale ortamını oluşturmak amacıyla belirtilen internet siteleri vasıtasıyla kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerini diğer sanıklarla birlikte icra ve organize ettiği ve ´İnternet Andıcı ile bu sitelere hukuki koruma sağladıkları şeklindeki iddianın mütalaada yer aldığını söyledi.
Eröz, İmzasız, sahte bir ihbar mektubuna itibar ediliyor ancak, korgeneral rütbesine kadar 45 yıl süreyle Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) üniformasını şeref ve gururla sırtında taşımış şahsıma, tanık ve belgelerimize inanılmıyor dedi.
İnternet Andıcı´nın hazırlandığı Bilgi Destek Dairesi´nin bağlı olduğu Harekat Başkanlığı´nda Ağustos 2008 tarihinde göreve başladığını anlatan Eröz, Bilgi Destek Dairesi, MGK kararlarının uygulanması ile ilgili olarak, hükümetin verdiği direktifler kapsamında yıkıcı, bölücü ve irticai faaliyetler ile terörle mücadele faaliyetlerine yönelik bazı internet sitelerinin izlenmesi ve bilgilendirme amacıyla işletilmesi görevlerini yerine getirmekteydi şeklinde görev tanımı yaptı. Başbakanlıkta ´İrtica´ ve ´Terörle mücadele´, ´Asılsız soykırım iddiaları ile mücadele´ konularında çalışma grupları bulunduğunu anlatan Eröz Bu kurulların çalışmalarına katılınıyor, alınan kararlar doğrultusunda internet sitelerden bilgi toplanıyor ve siteler işletiliyordu şeklinde konuştu. Genelkurmay Başkanlığı´nın, ?İnternet Siteleri ile ilgili uygulamasının Başbakanlığın ilgili plan ve direktifleri çerçevesinde yürütülen yasal bir faaliyet olduğunu bildirdiğini ifade eden Eröz, ?Genelkurmay Başkanlığı´nın yazısında hukuki dayanak olarak gösterilen Hükümet direktifleri internet andıcının hazırlanmasından 22 ay sonra, Başbakanlık tarafından yürürlükten kaldırılmıştır. Yani andıç hazırlanırken Milli Siyaset Belgesi ve TÜMAS (Türkiye´nin Milli Askeri Strateji Belgesi) dahil söz konusu mevzuat yürürlükteydi diye konuştu.
12 Haziran 2009 tarihinde basında yer alan İrtica İle Mücadele Eylem Planı sonrası Bilgi Destek Dairesine evrakların imhasına yönelik herhangi bir emir vermedim diyen Eröz, Harekat Başkanlığın arşivleme faaliyetlerine ilgili yönerge ve emirler kapsamında emir beklemeden başlanmış ve Harekat Başkanlığı´nca ayrıca emir verilmemiştir dedi. Bilgi destek Dairesi´nde normal yazışmaların haricinde askeri evrak veya belge olarak nitelenmeyen ve diğer dairelerle kıyaslanamayacak sayı ve hacimde yazılı doküman bulunduğunu belirten Eröz, bunların aslında hiç beklemeden imha edilmesi gerektiğini, ancak bir ihmal sonucu biriktiğini, hepsi birlikte imha edilirken de çok sayıda doküman imha ediliyormuş hissini verdiğini belirtti.
Taraf Gazetesi´nde ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ olduğu iddia edilen belge yayınlandığında kendisini dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ile Hırvatistan´da, Bilgi Destek Daire Başkanı Tümgeneral Mustafa Bakıcı´nın ise Pakistan´da olduğunu anlatan Eröz 13 Haziran 2009´da Daire Başkanlığı´na vekalet eden Albay Dursun Çiçek´i de evime çağırarak gelişmeler hakkında ayrıntılı bilgi aldım. Maalesef, emrimde çalışan bir subay ile ´cep telefonu ile yaptığım´ tek bir konuşma aleyhime delil olarak gösterilebilmektedir ifadelerini kullandı.
İnternet Andıcı dosyasında eski Genelkurmay Başkanı´nın da aralarında bulunduğu emekli korgeneral ve tümgeneral rütbesinde sanıkların yer aldığına dikkat çeken Eröz, Genelkurmay başkanı (İlker Başbuğ) ve Genelkurmay 2. Başkanı (Hasan Iğsız) ile birlikte Genelkurmay Karargahının büyük çoğunluğu terör örgütü üyesi olarak yargılanmaktayız. Sanıkların hepsi Genelkurmay Karargahında çalışan personeldir. Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri´nden atama yoluyla gelmişlerdir. Aralarında sadece yasal hiyerarşik bağ mevcuttur. Bunun dışında herhangi bir yasadışı ilişki bulunmamaktadır. Bu suçlamalarla görev yaptığım dönemdeki Genelkurmay Karargahı, adeta suç işlemiş bir örgüt durumuna sokulmaktadır diye konuştu.
Genelkurmay karargahının hiyerarşik şemasını salondaki perdeye yansıtan Eröz Bu tablodaki kişiler hayatlarının 40-50 yılını TSK içerisinde başarı ile geçirmiş, pek çok kritik görevlerde denenmiş, başarılı bulunup takdir edilerek bu rütbelere terfi ettirilmiş ve böylesi kritik ve onurlu görevlere getirilmişlerdir. Şimdi nasıl oluyor da ben, 45 yıl sonra korgeneral rütbesiyle böyle bir göreve atanmakla bir anda terör örgütü üyesi oluyorum. Şu tabloya bir bakın. Genelkurmay Karargahını terör örgütü olarak gösteren bu tabloyu Türk halkına hiç kimse kabul ettiremez. Bu tabloya bakan herkes bu davada yargılananın ben, arkadaşlarım ve komutanlarım değil, TSK ve Genelkurmay olduğunu, bunun ancak siyasi bir dava olabileceğini görecektir ifadelerini kullandı.
Eröz mütalaanın bin 532 sayfasında yer alan Orijinal andıç B Kodlu olduğu için arşiv bekleme süresinin 5 yıl olduğu, söz konusu andıcın hazırlandıktan 5 ay gibi kısa bir süre geçmesinden sonra (3 Eylül 2009 tarihinde) imha edilmesi cunta yapılanmasının delil karartma ve diğer yasadışı faaliyetlerinin delili olarak görülmüştür şeklindeki iddiaya değindi. Eröz, Bilgi Destek Daire Başkanlığı, göreve başlamamdan bir yıl sonra, 27 Ağustos 2009 tarihinde Harekat Başkanlığı´ndan alınarak Genelkurmay Genel sekreterliğine bağlanmıştır. Yani evrak Bilgi Destek Dairesinin Harekat Başkanlığına bağlı olduğu dönemde değil, Genelkurmay Genel Sekreterliği´ne bağlı olduğu dönemde imha edilmiştir. Dolayısıyla, internet andıcının orijinalinin neden 5 yıl beklemeden imha edildiği Genelkurmay Başkanlığına sorulmalıdır diye konuştu.
Eröz Türkiye Cumhuriyeti´nin en önemli kurumlarından olan TSK´nin böyle bir dava ile yargılanarak itibarsızlaştırılmasından kimlerin fayda sağladığını Türk Milleti çok iyi bilmektedir. Sanırım sizler de farkındasınız diyerek savunmasını tamamladı.
SANIK SEDAT ÖZÜER´İN SAVUNMASI
Duruşmada İnternet Andıcı dosyasının tutuklu sanığı emekli albay Sedat Özüer de mütalaaya ilişkin son savunmasını yaptı. Özüer Bilgi Destek Dairesi´ndeki bölücü faaliyetleri takipten sorumlu şubenin müdürü olarak PKK gerçeği, Terör ve güvenlik isimli internet sitelerini yasalar ve emirler çerçevesinde işlettiğini söyledi. Özüer, sitelerin, çalıştırıldıkları 10 yılık süre içinde hiçbir şikayete konu olmadığının altını çizerek, haklarında idari ve yasal herhangi bir soruşturma yapılmadığını söyledi.
Özüer sözlerini şöyle devam etti: Mazimizde 35 yıllık onurlu bir hizmet vardır. Bu 35 yılda, emrinde çalıştığımız, emrimizde çalışan yüzlerce, binlerce subay, astsubay, sivil memur, ve hatta terhis ettiğimiz kahraman mehmetçikler var. Hakkın rahmetine kavuşanlara Allah´tan rahmet diliyorum. Ama geride kalan ve kalpleri bizimle atan bu insanların hepsinin tek bir dileği var. Mutlu ve adaletli bir Türkiye. Bunu yaratmanın sorumluluğu sizin omuzlarınızdadır. Davanın bu aşamasının sonuna yaklaşıyoruz. Burada vereceğiniz karar; sadece beni ve ailemi değil, beni tanıyan herkesi etkileyecektir. Adalet yerine getirilmelidir. Çünkü adalet olmayan yerde devlet olmaz!, Devlet olmayan yerde de hiçbir şey olmaz.
Savunmaların alınmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı yarın saat 09.30´a erteledi.
ERÖZ´ÜN İFADESİ BAŞBUĞ´U TUTUKLATMIŞTI
28.05.2013 10:02 İnternet Andıcı´nın hazırlandığı dönemin Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanı olan emekli Korgeneral Eröz, 9 Ekim 2012 tarihinde mahkemeye verdiği dilekçesinde Başbuğ´un internet sitelerinden haberi olmadığı şeklindeki beyanlarının doğru olmadığını ifade etmişti. Eröz´ün dilekçesinde ?Sayın Başbuğ´a andıçla ilgili olarak defalarca bilgi verilmiştir. Başbuğ´un haberi olmasaydı, 4 Kasım 2009 tarihinde ikinci ihbar mektubu ekinde yer alan internet andıcını gördüğünde bizler hakkında işlem yapmaz mıydı?? ifadelerine yer verilmişti.
Ersöz´ün İlker Başbuğ´u suçlayan dilekçesinin ardından emekli Orgeneral Hasan Iğsız´ın da aralarında bulunduğu bazı isimler de İlker Başbuğ´un İnternet Andıcı´ndan haberi olduğunhu ve andıcın Başbuğ´un onayına sunulduğunu açıklamışlardı. Bu iddialar üzerine eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılmış ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
(27 Mayıs 2013), son güncel.: (28 Mayıs 2013)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Genelkurmay´ın provokasyon siteleri ya da ´internet andıcı´ konulu manşetlerimiz
Flaş!!! Mütalaa: Ergenekon var
Ergenekon ve benzer davaları engelleme girişimleri
Ergenekon, Balyoz ve benzer davalarda delil tartışmaları
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap