2007'de Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davada 109. duruşma görüldü. Hrant Dink cinayeti davası kapsamında hazırlanan yeni iddianamede bulunduğu ileri sürülen Zirve Yayınevi cinayetiyle ilgili 79 belgenin araştırılarak tespiti ve mahkemeye gönderilmesi istendi.
07.01.2016 16:00 2007'de Malatya Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davaya 109. duruşma ile devam edildi. Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuksuz sanıklar emekli Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Ruhi Abat ile Murat Göktürk, Abdullah Atılgan, Levent Ercan Gelegen ve adli kontrol kararıyla elektronik kelepçe takılan sanıklar Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım ile Salih Gürler hazır bulundu. Elektronik kelepçe takılan sanıklardan Hamit Çeker Elbistan Adliyesinden, Cuma Özdemir ise Darende Adliyesinden video konferans sistemiyle duruşmaya dahil edildi. Duruşmaya, Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske ve çocukları da katıldı.
SAVCININ ESAS MÜTALAA TALEBİ
Mahkeme Başkanı Vedat Koç, dosyaya gelen belgeleri okudu. Daha sonra söz alan Savcı Burhanettin Olğun, okunan belgelere karşı bir diyeceğinin olmadığını söyledi. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan yeni iş bölümü gereğince celse arasında dosyanın tarafına tevdii edildiğini kaydeden Savcı Olğun, "Dosya üzerinde detaylı incelememiz devam ediyor. Esas hakkında yeni mütalaa verilecekse, yeni mütalaamızı hazırlamak üzere dosyanın yeniden tarafımıza tevdiini talep ediyorum" diye konuştu.
4 SAVCI DEĞİŞİKLİĞİ OLDU
İki celse arasında dosyaya bakan savcının yeniden değiştiği belirtildi. Davada esasa ilişkin mütalaasını 24 Şubat 2014’te mahkemeye sunan Cumhuriyet Savcısı Zafer Hazar, Bursa’ya tayini çıkınca yerine Cumhuriyet Savcısı Mehmet Özel dosyaya bakması için atanmıştı. Mehmet Özel ise Ekim 2015’te Yargıtay Cumhuriyet Savcılığına atandı. Bu atamanın ardından Zirve Davasının duruşma savcılığına Cumhuriyet Savcısı Necmettin Yıldırım atandı. Savcı Yıldırım, 21 Ekim 2015 tarihindeki Zirve’nin 108. Duruşmasında dosyanın taraflarına verilmesini, incelemenin ardından yeni deliller kapsamında genişletilmesi ya da yeni mütalaa hazırlanması için süre talep etmişti.
Mahkeme ise savcı Necmettin Yıldırım’ın deliller çerçevesinde gerekli görülmesi halinde soruşturmanın genişletilmesi ya da mütalaa hazırlanması için ek süre talebini kabul ederek duruşmayı 5 Ocak 2016 tarihine ertelemişti. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı, son yaptığı görevlendirme ile Zirve Davasının duruşma savcılığına Malatya Adliyesi’ne yeni atanan Cumhuriyet Savcısı Burhanettin Olğun’u atadı. Böylece Haziran ayından bu yana Zirve Davasında 4 savcı değişmiş oldu.
25 ARALIK KUMPASI DOSYASI MAHKEMEDE
Önceki duruşmada, sanık avukatları 17/25 Aralık yolsuzluk kumpası dosyası olarak bilinen davaya ilişkin iddianame örneğinin de dosyaya eklenmesi için ara karar almıştı. İki celse arasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, takipsizlik verilerek kapatılan 25 Aralık soruşturmasında sanıklara paralel yapı tarafından kumpas kurulduğu iddiasıyla 69 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin, Zirve Yayınevi cinayetlerine ilişkin dava dosyasına alındığı öğrenildi.
HURŞİT TOLON'UN AVUKATINDAN 79 ADET DİNK C5 BELGESİ TALEBİ
Tutuksuz sanık emekli orgeneral Hurşit Tolon'un avukatı İlkay Sezer, kesinleşen Poyrazköy Davası'na değindi. Sezer, "Bu davanın kesinleşme şerhinin celbini, Dink cinayeti ile ilgili son iddianamenin bahsi geçen ve Zirve Yayınevi cinayetiyle ilgili olduğu değerlendirilen 79 adet belgenin dosyanın celbini, İlker Çınar'ın beyanları değerlendirilirken dosyaya sunmuş olduğumuz ayrıntılı dilekçelerimiz ve beyanlarının sonradan çürütüldüğüne ilişkin olduğunu değerlendirdiğimiz delillerin de iddia makamınca dosya incelenirken dikkate alınmasını talep ediyoruz" şeklinde konuştu.
DİĞER SANIK TALEPLERİ
Tutuksuz sanıklardan emekli Albay Mehmet Ülger, özellikle C5 bürosu ile ilgili basında çıkan haberlerin dikkate alınarak, Zirve Yayınevi cinayeti ile ilgili olanların değil, bütün belgelerin dosyaya celbini talep etti.
Daha sonra söz alan Haydar Yeşil, iddia makamının mütalaasını sunmasının ardından beyanda bulunacağını kaydetti.
Dosyanın gizli tanığı ve sanığı İlker Çınar'ın ses ve görüntü kayıtlarının dijital versiyonlarının kendilerine verilmediğini aktaran Ruhi Abat, ifadeleri alınırken ses ve görüntü kayıtları alınmamışsa nedeninin araştırılmasını, iddianamenin word olarak hazırlanmış dijital örneğinin tarafına verilmesini, İlker Çınar ile ilgili varsa ses kayıtlarının ne zaman oluşturulduğu hususunun araştırılmasını talep etti. Abat, "Bu sahteliklerin neden gizlendiğini bilmek istiyoruz. Ben paralelciler gibi kimseye iftira atmadım. Ben bir şeyler yazmak istesem makale yazarım ve yayınlarım. Bütün bu yalanları her yerde anlatacağım" ifadelerini kullandı.
Okunan belgelere diyecek bir şeyinin olmadığını söyleyen bir diğer tutuksuz sanık Abdullah Atılgan, hakkındaki iddialarının çoğunun HTS kayıtlarına dayandığını, HTS kayıtlarıyla ilgili bilirkişi raporunda bu kayıtların sahtecilikle yapıldığının belirlendiğini belirtti. Atılgan, bu nedenle kendisine ait ham HTS kayıtlarının dikkate alınmasını talep etti.
SANIK: ŞU AN TERÖR BÜRODA GÖREVLİYİM, DEVLET BANA GÜVENİYOR
Terör suçuyla yargılandığını ifade eden tutuksuz sanık Murat Göktürk, "Her ne kadar terör örgütü suçlanması ile yargılanıyor olsam da şu an Terör Suçlarına bakan büroda görevlendirildim. Bu devletimizin ve komutanlarımın bana olan güvenini gösteriyor. Bu hususun dikkate alınmasını talep ediyorum" diye konuştu.
Kendisi hakkında 20 Kasım 2008 yılında Taraf gazetesine gönderilen ihbar mektubu hakkında konuşan tutuksuz sanık Levent Ercan Gelegen, bu ihbar mektubundan dolayı davaya dahil edildiğini söyledi. Gelegen, "Bu kapsamda bu ihbar mektubunun gazeteye ne şekilde gönderildiği hususunda o dönem gazetenin yazı işleri müdürlüğü görevini yapan Eray Özer'in tanık olarak dinlenmesini ve bu hususta ihbarın ne şekilde yapıldığının araştırılmasını talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Tutuksuz sanıklar Salih Gürler, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir ve Hamit Çeker adli kontrol hükümlerinin hafifletilmesini talep ederken, Emre Günaydın ise herhangi bir talebinin olmadığını söyledi.
MAKTULLERİN YAKINLARI: GERÇEKLERİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ
Mahkeme Başkanı Vedat Koç, maktullerden Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske'ye de söz verdi. Geske, gerçeklerin ortaya çıkmasını istediğini ifade etti. Diğer maktul Uğur Yüksel'in annesi Hatice Yüksel de, bu olaydan vazgeçmeyeceğini belirtti.
TALEPLERİN ÇOĞU REDDEDİLDİ
Mahkeme heyeti daha sonra ara kararlarını açıkladı. İddia makamının talebi doğrultusunda varsa kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini bildirmek veya esas hakkındaki yeni mütalaanın verilecekse yeni mütalaasını hazırlamak üzere iddia makamına yeninde süre verilmesine ve dosyanın iddia makamına tevdiine karar verildi.
Sanık Ruhi Abat'ın İlker Çınar'ın ses ve görüntü kayıtlarının dijital olarak tespit edilmediği ve tespit edilmemişse bunun nedeninin araştırılmasına yönelik talebi ile iddianamenin word formatında hazırlanmış dijital örneğinin dosyaya celbi yönündeki taleplerinin, beyanların alınırken ses ve görüntü kaydı yapılmasına ilişkin yasal bir zorunluluk bulunmaması ve adliyelerde UYAP sisteminin kullanılması nedeniyle belgelerin word ortamında hazırlanmadığı hususları dikkate alınarak, bu yöndeki kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin reddine karar verildi.
Sanık Levent Ercan Gelegen'in Taraf Gazetesine yapılan ihbarla ilgili teknik araştırma ve o dönemin yazı işleri müdür Eray Özer'in tanık olarak dinlenmesi talebinin reddine karar verildi.
Bazı sanıkların adli kontrol kararlarının yumuşatılmasına yönelik taleplerinin reddine karar verildi.
DİNK İDDİANAMESİ VE 79 ADET C5 BELGESİ İSTENECEK
Kamuoyunda "Dink Cinayeti Davası" olarak bilinen kamu davasının iddianamesinden bir örneğinin celbi için İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi ve İstanbul 14. Ceza Mahkemesi'ne ayrı ayrı müzekkere yazılmasına karar verildi.
Dink Cinayeti Davası olarak bilinen ve iddianame içeriğinde Malatya Zirve Yayınevi Cinayeti ile ilgili 79 adet belgenin araştırılarak, tespiti ve mahkemeye gönderilmesi için İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul 14. Ceza Mahkemesi, İstanbul TEM Şube Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı ve ilgili iddianameyi düzenleyen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ayrı ayrı müzekkere yazılmasına karar verildi.
Tutuklu sanık Varol Bülent Aral'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
DAVA 1 MART'A ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmayı, 1 Mart 2016 tarihine erteledi.
Zirve'de suç öldürülenlerde mi?
Malatya Zirve Katliamı ile ilgili tüm manşetlerimiz
(07 Ocak 2016, 16:00)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: