Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılanan 15 sanığın avukatlığını yapan Hüseyin Ersöz, paralel yapının bilirkişi ayağının soruşturulması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir dilekçe verdi. Somut bulgular gösterilen dilekçede, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde uzman bilirkişi olarak görev yapan çeşitli isimler hakkında soruşturma talep edildi. Öte yandan benzer içerikte bir başka suç duyurusu da bir Ergenekon sanığından geldi. Eski Bordo Bereli emekli Albay Levent Göktaş, Zekeriya Öz, eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Mutlu Ekizoğlu ve bazı paralel polisler hakkında kumpas gerekçesiyle soruşturma talep etti.
Tamamı >   12.10.2014

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir vatandaşın 22 Ocak 2014'te yaptığı suç duyurusu üzerine 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını yürüten polisler hakkında soruşturma başlattı. 17 Aralık operasyonunun Türkiye'ye maliyeti konusundaki hususların araştırılması için emniyete talimat yazısı yazıldı. 17 Aralık soruşturmasını başlatan savcı, paralel yapıyla bağlantılı olduğu ileri sürülen Zekeriya Öz idi.
Tamamı >   12.8.2014

Twitter mesajlarında Başbakan Erdoğan hakkında isim vermeden ağır tehditler savuran savcı Zekeriya Öz hakkında HSYK'dan sonra Başbakan Erdoğan da harekete geçti. Erdoğan, Savcı Öz hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile HSYK'ya ayrı ayrı şikayette bulundu. Öte yandan Başbakan Erdoğan dün akşam atv-ahaber ortak yayınında ve bugün Meclis grup toplantısında Paralel yapı ve Gazze dramı konusunda önemli mesajlar verdi.
Tamamı >   22.7.2014

Fetullah Gülen'in avukatları, müvekkilleri hakkında gizli bir soruşturma yürüttüğü gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet savcısı Fuzuli Aydoğdu ile Başsavcı Vekili Faruk Erşen Yılmaz hakkında disiplin ve adli soruşturma başlatılması ve dosyadan el çektirilmesi için HSYK'ya şikayette bulundu. Avukatlar, Yılmaz ve Aydoğdu hakkında suç duyurusu da yaptı. Gülen'in avukatları Ankara cumhuriyet savcısı Serdar Coşkun hakkında da benzer bir girişimde bulunmuş, HSYK oy çokluğuyla savcı Coşkun hakkında inceleme kararı almıştı. Ancak kararı onaylamayacağı ve kadük bırakacağı anlaşılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise HSYK'ya tepki göstermişti.
Tamamı >   21.7.2014

Başbakan Erdoğan, cemaatin ABD'den yayın yapan Today's Zaman gazetesinin yöneticisi Bülent Keneş hakkında, twitter'daki paylaşımlarıyla kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda Keneş'in paralel örgütün basın kolu adına bu faaliyetleri yaptığı ileri sürüldü. Dilekçede paralel yapının medya uzantısıyla ilgili değerlendirmeler de yer aldı. Paralel medyada şok etkisi yapan suç duyurusu ve bunun bizzat Başbakan'dan gelmesi çok konuşulacak gibi görünüyor.
Tamamı >   10.7.2014

MİT TIR'ları için arama emri veren Savcı Aziz Takcı'nın hakim eşi Selma Rahşan Takçı'nın usulsüz şikayeti üzerine soruşturma başlatan Savcı Ahmet Mithat Temel, bir skandala imza attı. Polise kanunsuz emir vererek Yenişafak bilgisayarlarına 'siber suç'tan el konulmasını istedi. Savcının kanunsuz emrine uyan polis de gazeteye yazı yazarak soruşturma konusu haberi yapan, yayınlayan ve yayınlanmasında sorumlu bulananların bildirilmesini istedi. Olaya tepki gösteren Yenişafak ise, polis talimatına uymadı ve savcı hakkında Adalet Bakanlığı ile HSYK'ya suç duyurusunda bulundu. Usülsüz soruşturma başlatmak ve bir gazeteyi basacak kadar ileri gitmek gibi skandal girişimler, paralel yapının iyice köşeye sıkıştığı ve bu nedenle çılgınca hamleler yapmaya başladığı şeklinde değerlendiriliyor.. Öte yandan basına yönelik bu skandal baskın girişimi Odatv davasında yaşanan iki ayrıntıyı hatırlattı.. Bu ayrıntıların paralel yapı ile bağlantılı olduğu da görülüyor.
Tamamı >   3.7.2014

Fetullah Gülen'in, kendisini paralel yapılanma liderliği ve üyeliği ile suçlayanlara karşı açtığı davalar yargıdan ret kararı ile dönmeye başladı. İlk davalar 'Gülen grubuna üyeliğini kanıtla' diyerek reddedildi. Gülen'in reddedilen davaları çoğunlukla Başbakan Erdoğan'ın kendisiyle ilgili suçlamaları üzerine açtığı davalar teşkil ederken, reddedilen davalardan birinin de gazeteci-yazar Abdurrahman Dilipak'a benzer gerekçelerle karşı açtığı dava olduğu öğrenildi. Gülen'in Başbakan Erdoğan'a açtığı dava sayısı 245'i bulurken, bazı medya kuruluşları, gazeteciler ve kendisi hakkında suç duyurusunda bulunan tüm kişilere karşı açtığı davalar ise çok daha fazla sayıya ulaştı. Gülen'in açtığı yüzlerce dava, adliyeleri adeta kilitlemiş durumda. Öte yandan tek ceketi olduğunu ileri sürerek ABD'deki küçük bir odada mütevazi ve fakir bir yaşam sürdürdüğünü savunan Gülen'in 17 Aralık'tan beri açtığı tazminat davalarının masrafı 400 bin TL'yi buldu.
Tamamı >   10.6.2014

Başbakan Erdoğan'ın internette yayınlanan bazı ses kayıtlarının montaj olduğu bilirkişi raporuyla doğrulandı. TÜBİTAK, konuşma bütünlüğünü sağlamak için sadece tüm kelimelerden oluşan bir montajdan farklı olarak, kelimelerin dahi parçalanmış hecelerden oluşturularak, istenen yeni kelimelerin türetilerek ses kaydının oluşturulduğunu belirtti. Diğer deyişle, Erdoğan'ın söylemediği kelime ve cümleler ses kaydına konulmuş. Bu haber gündeme düşmeden hemen önce aynı savcılık, eski Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın, gazeteci Metehan Demir ile yaptığı iddia edilen ve kamuoyunu sarsan telefon görüşmesi kaydının da aynı yöntemle montajlanarak üretildiğinin belirlendiği açıklamasını yapmıştı. Başbakan Erdoğan ile Egemen Bağış'ın ses kayıtlarını aynı çevrelerin yaptığı ve montajladığı anlaşılıyor. Bu gelişmeler üzerine savcılık, montajları yapan ve yayınlayan kişilerin izini sürmeye başladı. Kayıtların aynı teknikle üretilmesi ve peşpeşe yayınlanmış olması, cemaat tabanlı paralel yapılanma üzerindeki şüpheleri daha da arttırdı. Bu şüpheye neden olan çok sayıda somut bulgu gösteriliyor.
Tamamı >   6.6.2014

AB Bakanı Egemen Bağış'la gazeteci Metehan Demir arasında gerçekleşen ve kamuoyunu sarsan telefon konuşmasının montaj olduğu bilirkişi raporuyla doğrulandı. TÜBİTAK açıklamasında şok bir ayrıntı yer aldı. Buna göre, konuşma bütünlüğünü sağlamak için sadece tüm kelimelerden oluşan bir montajdan farklı olarak, kelimeler dahi parçalanmış hecelerden oluşturularak, istenen yeni kelimeler türetilmiş ve ses kaydı oluşturulmuş. Diğer deyişle, bahsi geçen kişilerin söylemediği kelime ve cümleler üretilerek ses kaydına konulmuş. Bu gelişme üzerine savcılık, montajı yapan ve yayınlayan kişilerin izini sürmeye başladı. Cemaat tabanlı paralel yapılanmadan şüphelenilirken, buna dair çok sayıda bulgu gösteriliyor.
Tamamı >   6.6.2014

Paralel polis müdürlerinin yalanı ortaya çıktı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta 17 ve 25 Aralık darbe girişimine temas ederek 'Polis, benim için dönemin başbakanı diye fezleke hazırlamış. Başbakanı, kabinesini indireceğiz ve ardından da hükümeti kuracağız zannettiler' demişti. Gündeme bomba gibi düşen bu açıklamaların ardından, dönemin polis müdürleri 'dönemin başbakanı' ifadesinin fezlekede yer almadığını iddia etmişti. O ifadelerin 2012/656 esas numaralı 25 Aralık soruşturmasında bulunduğu ortaya çıktı. 'Paralel polisler', Erdoğan'ın dile getirdiği fezlekeyi 25 Aralık'tan 10 gün önce yazmış. 17 ve 25 Aralık'ta İstanbul'da, İzmir ve diğer bazı illerde çeşitli savcılar tarafından birbirinden bağımsız soruşturmaların düğmesine peş peşe basılmış, yerel seçim öncesi hükümet adeta bir sivil darbe ile devrilmek istenmişti.
Tamamı >   3.6.2014

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Fetullah Gülen liderliğindeki paralel yapılanma iddialarına yönelik soruşturma derinleştiriliyor. Soruşturmayı yürüten Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu Savcılığı, Gülen'in geçmişe yönelik hakkında verilen tüm 'takipsizlik' ve 'beraat' ile sonuçlanan dosyalarını da yeniden inceliyor. Savcılık Gülen'i, 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmak amacıyla, örgüt kurmak, yönetmek ve darbeye teşebbüs' iddialarıyla soruşturuyor. Savcılığın dosyaya eklediği 2000 yılındaki davanın iddianamesi ile Gülen hakkındaki suç duyurularından bazılarının tam metni bu habere eklenmiştir.
Tamamı >   29.5.2014

Dersane tartışmalarında açıklanması yasak olan çok gizli bir MİT belgesini yayınlayan Taraf muhabiri Mehmet Baransu ile Taraf sorumlu yazı işleri müdürü Murat Şevki Çoban hakkında dava açıldı. İddianamede, MİT'in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgileri ifşa etmek suretiyle suç işledikleri kaydedilen şüphelilerin 'Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme', 'Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri basın ve yayın yoluyla ifşa etme ve 'MİT'in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgiyi basın yoluyla ifşa etme' suçlarını işledikleri belirtildi. Anadolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde önümüzdeki günlerde yargılanmasına başlanacak olan iki şüpheli için 26'şar yıldan 52'şer yıla kadar hapis cezası isteniyor. Öte yandan açılan davanın ilerleyen süreçte Gülen liderliğindeki paralel yapılanma konulu diğer davalarla birleştirilebileceği belirtiliyor. Zira Baransu ve Taraf hakkında açılan dava konusu eylemler için daha önce sivil toplum kuruluşlarınca da suç duyuruları yapılmıştı. Adalet Platformu ile Abdullah Harun'un suç duyuruları üzerine harekete geçen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Taraf gazetesi sorumlularına, muhabir Mehmet Baransu ve gazeteci Emre Uslu'ya paralel yapılanma ile bağlantılı şekilde yayıncılık yapma ve mevcut hükümeti devirmek için darbe girişimine katılma suçlamasıyla darbe soruşturması başlatmıştı. Bu gelişme 5 Şubat 2014 tarihinde Taraf gazetesinde sürmanşetten duyurulmuştu.
Tamamı >   22.5.2014

Soma İçin Erdoğan'a 'Cehenneme Git' diyen Alman Der Spiegel dergisi muhabiri Hasnain Kazim, kamuoyunda tepkilerin giderek çoğalması üzerine Türkiye'yi terketti. Spiegel, 'Birkaç günlüğüne can güvenliği için Kazim'i Türkiye'den dışarı çıkardık' açıklamasını yaptı. Öte yandan Alman medyasında son günlerde giderek yoğunlaşan şekilde Erdoğan düşmanlığı kampanyası yürütülüyor. Başbakan Erdoğan'ı Nazi lideri Hitler'e açıkça benzeten haberler dahi yayınlanıyor. Spiegel dergisi bir adım daha ileri giderek Türkiye ile ilgili haberlerini Türkçe vermeye başladı. Gittikçe yayılan karalama kampanyasının Türkiye'de 3 ay sonra gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bağlantılı olduğu ileri sürülüyor. Başbakan Erdoğan'ın Almanya'daki Türkler arasında çok sevildiği biliniyor. İşte buradan hareketle derin Alman devletinin harekete geçtiği ve Ağustos ayında Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Almanya'dan oy kullanabilecek olan ve Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinde oldukça kritik bir rol oynaması beklenen yüzbinlerce Türk işçisinin Başbakan Erdoğan aleyhine dönmesini amaçladığı iddia ediliyor.. Öte yandan Alman medyası ile vakıf ve siyasetçilerinin başını çektiği Batı'nın Soma maden faciasına yakın ilgisi Gezi olaylarında da gözlenmişti. Yayıncılık faaliyetinin de ötesine geçen derin faaliyetler, Taksim Gezi olaylarına somut destek ve hatta Hatay'daki Gezi eylemlerine katılımcı sağlamak için para dağıtmaya kadar varmıştı. Bu olay üzerine düzenlenen operasyonda biri Alman diğeri İngiliz iki yabancı vakfa baskın yapılmış, gözaltılar yaşanmıştı. Savcılık ifadelerinin ardından yabancı uyruklu kişiler sınır dışı edilmiş, evlerde bulunan çok miktarda paraya el konulmuştu.. Diğer yandan konuyla yakından bağlantılı bir başka konuda aylardır hiç bir gelişme yaşanmaması tepki çekiyor. Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle aylar önce suç duyurusunda bulunmuştu. Suç duyurusunda ABD, İngiliz ve özellikle Alman vakıflarının Gezi olaylarına aktif destek verdiğini gösteren somut bulgular sıralanıyor, bu vakıflar hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması talep ediliyordu. Suç duyurusunu yakından takip ettiklerini belirten Platform, daha önce basına bir kaç kez dile getirdikleri şüphelerinin giderek güçlendiğini vurguladılar. Buna göre; dilekçeyi 2 Aralık 2013'te ilk kez teslim etmek istediklerinde savcının dilekçede Koç grubunun da suçlanmakta olduğunu dile getirdiğini ve dilekçeyi almaktan imtina ettiğini, kendilerinin de bunun üzerine dilekçeyi Başsavcıvekili Oktay Erdoğan'a elden teslim ettiğini dile getirdiler. İlerleyen süreçte paralel yapılanmaya ve bu yapılanmanın yargıda etkin şekilde örgütlenmiş olduğuna ve yine Koç grubunun da bu yapılanmayla bağlantı olduğuna ve ayrıca paralel yapılanmayla bağlantılı olduğu iddia edilen Savcı Muammer Akkaş'ın, Koç grubunun Ergenekon Terör Örgütü ile bağlantısına dair bir soruşturmayı cemaate menfaat karşılığı sürüncemede bıraktığına dair iddianın gündeme gelmesi üzerine 15 Ocak 2014'te bir kez daha basın açıklaması yaptıklarını, dilekçelerinin paralel yapılanma uzantılarınca engellendiğine dair şüphelerini aktardıklarını belirttiler. Bu haberimiz üzerine görüşlerine başvurduğumuz Platform yetkilileri, çok sayıda somut delillere rağmen aylardır soruşturma başlatılmamasının şüphelerini giderek güçlendirdiğini ve dilekçenin örtbas edilmesine izin vermeyeceklerini vurguladılar.
Tamamı >   21.5.2014

Yeraltı dünyasının önemli isimlerinden Kürşat Yılmaz, Hrant Dink'i paralel yapının öldürttüğü iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. 'Gülen Terör Örgütü, cinayeti bana teklif etti' diyen Yılmaz'ın dilekçesinde; Gülen, eski askeri hakim, hakim, savcı, emniyetçiler ve önemli bir siyasi ismin de aralarında bulunduğu 15 kişi şüpheli olarak yer aldı. İddiasını daha önce de açıklayan ve mahkemeye dilekçe vermiş olan Yılmaz, -iddiasına göre ciddiye alınmayarak- Dink davasında tanık olarak dinlenmedi.
Tamamı >   14.5.2014

Fetullah Gülen'in daha önce ortaya çıkmamış vaaz görüntüleri dün akşam yayınlandı. Bazıları camideki cemaate, biri ise muhtemelen özel bir toplantıda yapılan 4 adet vaaz konuşmasında, yayıncı Sevilay Yükselir'in iddiasının aksine paralel yapıyı gösteren şok edici içeriğe rastlanmadı. Ancak Yükselir'i haklı çıkaran çok önemli bir ayrıntı söz konusu. O da bahsi geçen vaaz görüntülerinin Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu üyesi bir hakimden çıkması.. Hakimden ele geçen belgelerin de paralel yapıyla özdeşleşen birtakım kurumların antedini taşıdığı belirtiliyor.
Tamamı >   6.5.2014

Fetullah Gülen hakkında açılan soruşturmalar giderek artıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına verilen 50'den fazla suç duyurusunun birleştirildiği ve Gülen hakkında 'dini dolandırıcılık' ve 'suç örgütü kurmak'tan üç ayrı soruşturma başlatılmış olduğu ileri sürüldü. Gülen hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'darbe girişimi' suçlamasını da içeren bir soruşturmanın başlatıldığı ortaya çıkmış, o dosyanın da Ankara'ya yapılan çok sayıdaki suç duyurusu üzerine açıldığı öğrenilmişti.
Tamamı >   2.5.2014

Başbakan Erdoğan'ın dün, 'İadesi için hukuki süreç başlayacak' dediği Fetullah Gülen hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından darbe girişimi suçlamasıyla bir soruşturma başlatıldı. Soruşturmanın, yetkililerin çeşitli açıklamaları ve çok sayıda vatandaşın suç duyuruları üzerine başlatıldığı öğrenildi. İlerleyen saatlerde bu soruşturmanın Adapazarı'ndan yapılan bir suç duyurusu üzerine başlatıldığı Gülen'in avukatı tarafından ileri sürüldü.
Tamamı >   30.4.2014

Fetullah Gülen'in 'Twitter'da kendisine hakaret ettiği, iftirada bulunduğu ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği' iddiasıyla Sabah yazarı Sevilay Yükselir hakkında bulunduğu suç duyurusunda takipsizlik kararı verildi. Savcının Gülen'e adeta hukuk dersi verdiği kararın gerekçesinde, Yükselir'in gazetecilik faaliyetinde bulunduğu, hakaret etmediği belirtildi. Yükselir, savunmasında, Gülen hakkında dile getirdiği iddiaların Başbakan Erdoğan'ın ileri sürdüklerinden farklı olmadığını belirtmişti. Gülen, dershane ve 17 Aralık sürecinde aleyhinde çıkan ve hatta içinde adının geçmedikleri de dahil, çeşitli haber ve yazılar için 1000'e yakın dava açmış bulunuyor. Bu süreçte çeşitli sivil toplum kuruluşları ve kişiler tarafından Gülen aleyhinde çok sayıda suç duyurusu yapılmıştı. Gülen, bu suç duyurusu sahiplerinin her birine karşı da suç duyurusunda bulunmuş, adliyelerin adeta kilitlenmesine neden olmuştu.
Tamamı >   29.4.2014

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun makam odası dinlenerek sızdırılan Suriye tapesi soruşturmasında Taraf gazetesi yazarlarından Önder Aytaç dün akşam gözaltına alındı. Aytaç, ifade vermesinin ardından bu sabah serbest bırakıldı. Aytaç'ın cemaate ait Samanyolu TV'de katıldığı bir programda yaptığı açıklamalar, bakanlıktaki güvenlik toplantısının dinlenmesinden daha önceden haberdar olduğunu gösteren bir içerik taşıyordu. Diğer taraftan aynı kapsamda gözaltına alınmaya çalışılan diğer Taraf yazarları Mehmet Baransu ile Emre Uslu'ya ise ulaşılamadı. Baransu'nun ABD'ye kaçtığı ileri sürülürken, Uslu'nun ise 1 hafta önce gittiği Belçika'da olduğu öğrenildi.
Tamamı >   29.3.2014

Taraf gazetesine şok!.. Adalet Platformu ile Abdullah Harun'un suç duyuruları üzerine harekete geçen savcılık, Taraf gazetesi sorumlularına, muhabir Mehmet Baransu ve gazeteci Emre Uslu'ya paralel yapılanma ile bağlantılı şekilde yayıncılık yapma suçlamasıyla soruşturma başlattı.
Tamamı >   5.2.2014